Güncelleme Tarihi:
İspanyol dilinin en büyük yazarlarından biri kabul edilen ve 2 yıl önce Meksika’da hayatını kaybeden Kolombiyalı gazeteci-yazar Gabriel Garcia Marquez’in külleri ülkesine gönderildi. Meksika’daki evinde 87 yaşında hayata veda eden Nobel ödüllü yazarın külleri, yazarlık kariyerinin başladığı Kolombiya’nın tarihi liman şehri Cartagena’ya taşındı. Şehirde, Marquez’in ailesi, arkadaşları ve yerel yetkililerin katıldığı bir törenle yazarın anısına bronz bir büst dikildi ve küllerinin bir kısmı büstün altındaki taşa konuldu. Kalan küller ise 2014’e kadar yıllarca yaşamını sürdürdüğü Meksiko şehrinde bırakıldığı belirtildi.
30 YIL MEKSİKA’DA YAŞADI
Latin Amerika’da ‘Gabo’ lakabıyla tanınan Kolombiyalı yazar Gabriel Garcia Marquez 1928’de Kolombiya’nın kuzeyindeki Aracataca kasabasında dünyaya geldi. Büyükbabası ve büyükannesi tarafından büyütülen Marquez, hukuk eğitimini gazetecilik kariyeri için yarım bıraktı. 1954’te çalıştığı gazete tarafından Roma’ya gönderilen Marquez, Paris, New York ve Barcelona’da da yaşadı. 1980’li yıllarda bir gerilla grubuyla ilişkisi olduğu suçlamasıyla karşı karşıya kalınca Meksika’da sürgün hayatı yaşamaya başlayan Marquez, daha sonra Kolombiya hükümeti ile ülkenin en büyük gerilla hareketi Kolombiya Devrimci Silahlı Kuvvetleri (FARC) arasında görüşmeler yapılmasına yardımcı oldu.
Edebiyatta ‘büyülü gerçekçilik’ akımının öncülerinden Marquez’in, düşsel Macondo köyünün ve köyü kuran Buendia ailesinin geçmişini anlatan en tanınmış romanı ‘Yüzyıllık Yalnızlık’, ‘Kolera Günlerinde Aşk’, ‘Kırmızı Pazartesi’, ‘Yaprak Fırtınası’, ‘Bir Kayıp Denizci’ ve ‘Anlatmak İçin Yaşamak’ Türkçeye çevrilen yapıtları arasında yer alıyor. Ünlü yazar 1982’de Nobel Edebiyat Ödülü’ne lâyık görülmüştü. Meksika’da yaklaşık 30 yıl yaşayan Marquez, yaşam öyküsünü anlattığı ‘Anlatmak için Yaşamak’ adlı son eserini 2002’de yayımladı.