aa-kultur-sanat
Oluşturulma Tarihi: Şubat 09, 2019 14:42
Müzik tarihinin önemli figürleri üzerine yaptığı araştırmalarla tanınan yazar Evin İlyasoğlu, Yapı Kredi Kültür Sanat'ın şubat ayı etkinlikleri kapsamında geçen yıl aralık ayında okuyucularla buluşturduğu "Ben Leyla Gencer-La Diva Turca" adlı kitabını anlattı.
Taksim'deki Yapı Kredi Kültür Sanat'ın Loca'sına konuk olan İlyasoğlu, biyografi yazmanın zor bir iş olduğundan bahsederek, hayatta olan birinin yaşamını kaleme almanın daha zor olduğunu söyledi.
İlyasoğlu, Gencer'in hayatı hakkında bugüne kadar birçok kitap yayımlandığından bahsederek, "Bu kadar kitap varken 'ben neler yapabilirim, neler üzerine koyabilirim' düşüncesiyle hareket ettim. Kitap içerisinde aralarda Leyla Hanım'ın iç konuşmalarını yazdık. O iç konuşmalar gerçekten bence kitabın en alımlı yönü oldu." diye konuştu.
Kitabın editörü Fahri Güllüoğlu ve proje asistanı Seren Akyoldaş'ın çalışmaya çok emek verdiğini dile getiren İlyasoğlu, "Bazen bana kitabı baş aşağı bile çevirmeyi önerdiler. Onların önerilerine karşı çıkmadım ama bazen gözyaşları içinde 'olmaz' dediğim şeyler de oldu. Biz aslında bir yeni Leyla Gencer kitabı yarattık." dedi.
"Dünyayı kasıp kavuran bir insandı"
Evin İlyasoğlu, kitabı özgün bir şekilde hazırlamak adına zorlandıklarına vurgu yaparak, şöyle devam etti: "Olimpos'un tepesinden dünyamıza inmiş Leyla Hanım gibi biri için çok şey yapmak gerekti. Bunun için kendi düşlemsel kurgumu oluşturdum kitapta. 'Elveda Geçmişin Gülümseyen Rüyaları' diye başladım ve bu bölümde Milano'daki La Scala Tiyatrosu'nda yapılan töreni anlattım. Aynı zamanda kah Leyla Hanım sözleri alırken kendisi o sahneyi anlattı, kah kitapta sözü ben aldım. Yani böyle bir kurgu yaptım ve bu kurguyu da çok sevdim. Hakikaten hayal gücümü kullandığım bir alan oldu. Leyla Hanım için de sanırım bu yazılanlar ona layık oldu. Çünkü o da hayal gücü çok yüksek bir insandı."
Kitapta Leyla Hanım'ın özel hayatına da yer verdiklerini söyleyen İlyasoğlu, "Kitabı daha insancıl hale getirebilmek için onun aşklarına, insan olarak yumuşak karnına, sosyal çevresine, kendini yenilemesine yer verdik. Mesela İtalya'ya ilk gittiği zamanlarda bir kafeye oturuyor. Öyle fazla giysisi, kendisini süsleyecek pek fazla eşyası da yok ama dikkati çekmesi lazım. Her gün kafeye gidiyor ve oturuyor bir köşeye, aynı sandalyeye; bir gün şal alıyor üzerine ya da bir gün kocaman bir broş takıyor ya da saçına kocaman bir topuz yapıyor. Aslında çok basit şeylerle her gün bir başkası oluyor ama Leyla olarak oturuyor oraya. İşte bu da bir sahne. Böyle bir insan, aynı zamanda tüm dünyayı kasıp kavuran bir insan." değerlendirmesini yaptı.
İlyasoğlu,
Leyla Gencer'in oynadığı eserler hakkında tüm verilerin bir ansiklopedik bilgi gibi kitapta yer aldığını da aktararak, daha önce Gencer hakkında kitap yazan Zeynep Oral'ın ders notlarından birçok konuda yararlandığını sözlerine ekledi.
Etkinliğin yönetimini üstlenen gazeteci Serhan Yedig de Leyla Gencer hakkında yazılan diğer kitaplara değinerek, Gencer'in yakın arkadaşı müzikolog Franca Cella, Zeynep Oral ve Prof. Dr. Ünal Öziş'in yazdığı eserlerden bahsetti.