Kariyer yaptığım şarkıların yarısı Sabahattin Ali şiirleri
Güncelleme Tarihi:
‘Ben Sana Vurgunum’, ‘Melankoli’ gibi besteledikleri Sabahattin Ali şiirleri yıllarca dillerden düşmedi. Ali ve Aysun Kocatepe çifti şimdi ‘Sabahattin Ali 110 Yaşında’ konseriyle geliyor. Kocatepe çiftiyle Zorlu PSM’de verecekleri konser öncesinde buluştuk; projeyi, evliliklerini ve aralarındaki aşkı konuştuk.
Bu sene ‘Sabahattin Ali 110 Yaşında’ projesine başladınız. Sabahattin Ali size ne ifade ediyor?
Ali Kocatepe: Hem kendi dünyasını hem de toplumu bu kadar güzel gözlemleyip şiir ve hikâyelerinde anlatmak her edebiyatçıya kısmet olmaz. Onun şair olarak en büyük özelliği, şiirlerinde gizli bir melodi barındırıyor olması. Sekiz şiirini besteledim, her birini bestelerken ayrı bir heyecan duydum. Melodiler adeta şiirlerin içinden yanardağ gibi fışkırdı. Yaşasaydı, ben ‘Melankoli’yi bestelediğimde 70 yaşında olacaktı. Onunla tanışıp sohbet etmeyi çok isterdim. Ben bir yaşındayken onu katlettiler...
‘Ben Sana Vurgunum’, ‘Melankoli’, ‘Meskenim Dağlar’, ‘Geçmiyor Günler’ ve ‘Yaşamak’ gibi bestelediğiniz Sabahattin Ali şiirleri arasında sizi en etkileyen hangisiydi?
Ali Kocatepe: Bestecilik kariyerimde ilk ‘Altın Kelebek’ ödülümü 1979’da ‘Melankoli’yle aldım. Kariyerimi sağlamlaştıran şarkıların yarısı Sabahattin Ali şiirlerinden bestelendi. İlk göz ağrım ‘Melankoli’. Sahnede her zaman en çok alkış alan ‘Ben Sana Vurgunum’. En iyi yorumladığım ‘Benimsin Diyemediğim’. Beni en çok uçuran dizeleriyse ‘Yaşamak’ şiirinin içinde geçen, “Yaşamak, yatağından seller gibi taşmaktır / Yaşamak, kartal gibi göklerde dolaşmaktır / Yaşamak, asırları bir hamlede aşmaktır” dizeleri.
Bu dizelerden hayat adına çıkardığınız ders ne oldu?
Ali Kocatepe: Hayat çok acımasız. Fikir özgürlüğü, olmazsa olmazımız. Hayatın her anını en iyi biçimde değerlendirmeliyiz. Şartlar ne olursa olsun kendimizi ifade edebilmeliyiz. Toplumdan kopuk yaşayamayız. Haksızlıklara duyarsız kalmamalıyız.
Peki Sabahattin Ali bugün yaşasaydı sizce neler hissederdi?
Ali Kocatepe: Bugün yaşananlar, onun zamanında da farklı biçimlerde yaşanıyordu. Baskılara o da göğüs gerdi. O da düşüncelerinden dolayı hapislerde yattı. O da izlendi, gözlendi ve sonunda da faili meçhul bir cinayete kurban gitti. O günlerde Nâzım’ın, Sabahattin Ali’nin yaşadıklarını bugün az mı yazar-çizer yaşıyor? Her geçen gün dünya üzerindeki sömürü büyüyor. Yaşasaydı, “90 yıldır yazıyorum ama hâlâ boşuna” der, üzüntüsünü vurgulardı.
BEN ONA ‘ALOŞ’ DERİM, O BANA ‘BEBEĞİM’ DER
32 yıldır evlisiniz. Müzik olmasa bu birliktelik devam eder miydi?
Aysun Kocatepe: Müzik başlangıçta ortak tutkumuzdu. Ben de yorumculuğa başlayınca ortak işimiz oldu. Birlikteliğimizin nedeni hiçbir zaman müzik olmadı. Biz özel yaşamımızda ortak hobileri olan, birbirine yetebilen bir çiftiz.
Peki nedir sırrınız?
Aysun Kocatepe: Eşim aynı zamanda en yakın arkadaşım. Çok tartışırız. Her zaman aynı düşüncede olmasak da tartışmayı, anlaşmayı ve uzlaşmayı başarabiliyoruz.
Nasıl anlatırsınız aranızdaki aşkı?
Ali Kocatepe: Önce bir elektrik gerek. Kıvılcım çakacak, büyümeye başlayacak. Aşk olacak ve tutkuya dönüşecek. İşte kritik viraj burada. Beraberlik yumuşak bir geçişle ve sevginizle yoğrularak çok güzel bir arkadaşlığa dönüşüyor. Bunun için gözünüzü kör eden aşkın şiddetinin azalması lazım. Birbirinizi daha iyi tanımanız ve anlamanız lazım. Biz o degrade geçişi iyi yapanlardan olduk.
Vaktiyle Ali Bey’in çapkınlıkları bilinirdi. Kıskanmadınız mı hiç?
Aysun Kocatepe: Ali tekeşli bir karaktere sahip. Bekârlığında yaptığı çapkınlıklar beni hiç ilgilendirmiyor. İyi ki yaptı. İyi ki o kadar ilişki yaşadı. Bunlar Ali’yi olgunlaştırmış. Gözü hiç dışarda olmadı ve bu konuda beni hiç üzmedi. Ona her zaman güvendim ve hiç yanılmadım. O da bana hep güvenmiştir.
FAZLA MÜZİK DİNLEMİYORUZ
Ali Kocatepe: “32 yıldır Aysun’dan başka bir kadınla hiç ilişkim olmadı” dediğimde beni yakından tanımayanlar çok şaşırıyor. Arkadaşlarım zaten farkında. Ben tekeşliyim ve laf olsun diye ilişki kurmam.
Hiç ayrı odalarda yattığınız olmadı mı?
Aysun Kocatepe: Ali kendisine ikinci bir oda hazırladı. Bazen kitap okurken veya televizyon seyrederken farklı saatlerde yattığımızda ve birbirimizi rahatsız etmek istemediğimizde yan yana olan ayrı odalarda yatıyoruz.
Ali Kocatepe: Bunu imkânı olan çiftlere tavsiye ediyorum. Özlemek mutluluğun formüllerinden biri...
Birbirinize taktığınız lakaplar var mı?
Aysun Kocatepe: Bazen ‘Aloş’, bazen ‘Cücü’ derim.
Ali Kocatepe: ‘Bebeğim’ derim.
Sadece müzik konuşan, biraz disiplinli ve sıkıcı bir çift misiniz?
Ali Kocatepe: Biz fazla müzik konuşmayan, arkadaş canlısı ve çok eğlenceli bir çiftiz. Yani tarifine pek uymuyoruz. Fazla müzik dinlemiyoruz. Az sayıda konsere gidiyoruz. Haftanın iki-üç günü sinemadayız. Tiyatroyu seviyoruz. Sıklıkla yemeğe çıkarız.