Güncelleme Tarihi:
Kaplanoğlu, "Bebek anne ile kendisini bir zannetmektedir. Bu filmin temelinde, aslında bu anlamdaki ayrılığın, diğer bir deyişle görünmez bağlılığın hikayesi var. 'Aslı', 'Bağlılık' adını verdiğim üçlemenin de ilk filmi. İkincisi 'Hasan' ki şu an onun çekimlerindeyim. Bağlılık Üçlemesi’nin hikayelerini ana karakterler üzerinden kuruyorum." şeklinde yorum yaptı.
"Bağlılık Üçlemesi"nin ilk halkası olarak hayata geçirdiği yeni filmi 20 Eylül'de vizyona girecek olan Kaplanoğlu, filmin hikayesini ve Oscar yolculuğunu yaptığı yazılı açıklamayla değerlendirdi.
Açıklamasında, bir önceki filmi "Buğday"ın 5 yılda tamamlandığını aktaran Kaplanoğlu, "Buğday'ı bitirir bitirmez, bu süreçte birçok hikaye biriktirdiğimi fark ettim. Buğday'ın aynasından dünyaya bakmak, insana bakmak bana pek çok şey çağrıştırdı. Özellikle günümüz insanının çelişkileri, dışıyla içinin barışık olmaması, söylediğiyle yaptığının birbirini tutmaması, düşünce, eylem ve kalp arasında açılan mesafeler bana birçok hikaye yazdırdı." ifadelerini kullandı.
Bir çoğunun senaryosu tamamlanmış ondan fazla öyküsü olduğuna değinen Kaplanoğlu, şu değerlendirmelerde bulundu: "Nasip olursa hepsini çekmek isterim tabii. 'Aslı' filmi de bunlardan bir tanesi. Bu senaryoyu yazarken aklımda en yakınımdaki annelerin, genç annelerin yaşadıkları meseleler vardı. Bebekle birlikte yaşamanın getirdiği zorluklar, iş hayatı, işe dönme isteği ya da isteksizliği, çocuğa ayrılan zamanın giderek azalıyor olması
Bununla birlikte yaşlılardan, büyük anneler, babaanneler, anneanneler ve dedelerden ayrı yaşama tercihlerimiz nedeniyle artık çalışan anneler bebekleri bakıcılara ya da kreşlere bırakmak zorundalar. Her durumda da aslında bir şekilde gözleri arkada kalıyor. Bebek ve anneyi birbirinden ayıran modern hayat, sanırım hem annede hem de bebekte travmalar yaratıyor."
Kaplanoğlu, İngiliz psikolog Adam Phillips'in "Bebek sütten kesildiği anda ayrı bir vücuda sahip olduğunu anlar" sözünü hatırlatarak, "Bu, bebek için en büyük travmadır. Çünkü bebek anne ile kendisini bir zannetmektedir. Bu filmin temelinde, aslında bu anlamdaki ayrılığın, diğer bir deyişle görünmez bağlılığın hikayesi var. 'Aslı', 'Bağlılık' adını verdiğim üçlemenin de ilk filmi. İkincisi 'Hasan' ki şu an onun çekimlerindeyim. Bağlılık Üçlemesi’nin hikayelerini ana karakterler üzerinden kuruyorum. Sıradan, bildiğimiz, çok yakınımızda olan, hatta kendimizin hikayelerini anlatıyoruz. Yaşadığımız ve yaşamakta olduğumuz anın, olayların gerisindeki gerçekliği ve bizi birbirimize bağlayan görünmez bağları görmeye çalışıyorum." ifadelerine yer verdi.
ASLI İLK DİJİTAL FİLMİM
Semih Kaplanoğlu, filmin Oscar yolculuğunu ise şu sözlerle değerlendirdi: "Daha önce 2010’da 'Bal' ile Oscar deneyimim oldu. O dönemki yabancı Oscar kurulunun yöneticisi 'Bal’ın ilk beşe çok yaklaştığını söylemişti. Belki bu sefer bir sonuç alırız. Olursa eğer, ilk kez bir Türk filmi ilk beşe girmiş olacak. Bütün ekip olarak bu konuda hem ortak yapımcımız, hem Kültür ve Turizm Bakanlığı hem de yurt dışındaki dağıtım ve tanıtım şirketleri ile koordine bir şekilde çalışıyoruz. Doğrusu ben şimdiye kadar seyircileri hiç yabancı-yerli diye algılamadım, düşünmedim. Çünkü yerliyken yabancılar, yabancıyken de çok yerliler var."
Kaplan Film ve Sinehane ortak yapımı olan "Aslı"nın başrollerini Kübra Kip ve Ece Yüksel paylaşıyor.