İyi bir yemek seksten daha zevkli olabilir

Yemek kitapları, ekranda siyasilerle söyleşiler, köşe yazıları... Çok farklı alanlarda görüyoruz sizi....

- Belki birbirinden bağımsız ve farklı görünebilirler ama hepsinin temelinde hayat ve insan var. Ve hepsi birbirinden besleniyor.

Eşiniz bir dönem milletvekilliği ve bakanlık yaptı. Onun konumu sizin kariyerinizi nasıl etkiledi?

- Ben hiçbir zaman birinin eşi kadrosundan bir yere gelmedim. Bu sıfatı koluma takıp sokağa çıkmadım. Ben hep Aynur’dum. Aynur olarak dostluklar kurdum, sevip sevildim.

Televizyonda neredeyse her kanalda yemek programları var... Çoğunu anlı şanlı şefler hazırlıyor... Onların arasından nasıl ayrışmayı düşünüyorsunuz?

- ‘Tatlı Sohbetler’in diğer yemek programlarından farklı bir konsepti var. Daha hayatın içinden, evimizden, mutfağımızdan, dolabımızdan, elimizin altındaki malzemelerle kısa sürede tarifler hazırlıyoruz. Gerçekten mutfağa giriyor, bir laboratuvara girmiyoruz. Bir yandan da ünlü dostlarımla sohbet ediyoruz. Bence şimdiden tüm o programların arasından ayrıştım.

Freud’a göre insanın en temel dürtüsü açlık ve cinsellik. Peki sizce cinsellik ve yemek arasında nasıl bir bağ var?

- Doyum arayan ya cinselliğe yönelsin ya da tencerenin başına, mutfağa koşsun. Ama tabi bir de hayat gerçeği var; insanoğlu her zaman arzularının dürtülerinin peşinde koşar ama bir şeyler hep eksik kalır. Ben mutfağımda yüzde yüz doyum vaat ediyorum.

MUTFAĞIN DA CİNSELLİĞİN DE TEMELİNDE DOYUM VAR

“Erkeğin kalbine giden yol mideden geçer” derler... Sunulan yemek bir ilişkide bu kadar belirleyici midir?

- “Erkeğin kalbine giden yol mideden geçer” doğru. Ayrıca her erkek mutfakta pişer.

Nasıl yani?

- Erkekler renk renk, çeşit çeşit baharatla tatlandırılır. Bazen yeme de yanında yat olur. Bazen de acısı fazla kaçar, işte o zaman da sizin tadınız kaçar. Kiminin tuzu eksik olur, kimin ki fazla. Kiminin de tadı, tuzu tam yerinde, kıvamında olur. İşte o erkek, mutfağa da, hayata da lezzet katar. Evden, mahalleye taşar kokusu... Mis gibi çikolatalı sufle gibidir. Kaşığı batırınca fos diye sönmesi de muhtemeldir. Bazen de terbiye etmek gerekir. İster sütle, ister şarapla. Damak tadınıza göre artık... Bazen de dibi tutar bu erkeklerin. Ocak batar, mutfak batar, ev batar... Hayatınız kafadan batar. Sonra sil baştan başlanır her şeye. Cinselliğin de mutfak gibi tadı damağınızda kalanı da vardır, bir daha asla ağzınıza sürmeyeceğiniz de. Yani erkek, mutfak ve cinsellik arasında son derece organik, orgazmik, kimi zaman da dramatik bir bağ var.

Madem mutfakla cinsellik arasında orgazm bağı kuruyorsunuz... Bazılarına göre iyi bir yemek yemek seksten daha zevklidir... Sizce?

- Bizim mutfakta pişen, benim elimden geçen her yemek, her lezzet bu kategoriye girmeye aday.  “İyi bir yemek seksten daha zevkli olabilir”. Bu iş biraz da ne yediğinize ve kiminle seviştiğinize bağlı.

Mutfak deneyimleriniz size cinsellik adına ne gibi keşifler sağladı?

- Mutfağın da, cinselliğin de temelinde haz, doyum, tatmin var. Hani “Elinin lezzeti var!” derler ya; burada hiç mütevazı olamayacağım, benim elimde lezzet var... Yaptığım yemeklere, dokunduğum insanlara lezzet, tutku, aşk ve şehvet katıyorum. Yani kısacası mutfak bana elin lezzetini öğretti.

Yemeklerin libidoyu arttırdığı gerçekliğine ne kadar inanıyorsunuz?

- Tabii bazı yemekler libidoyu artırabilir. Özellikle libido ünlüsü çikolata, ceviz, fındık, fıstık. Hatta bazen enginar. Ama tabii bu demek değil ki; bunları yiyince libido tavan. Libido için bırakın bunları yemeyi, hapı bile yutsanız olmaz. Önce içinizden gelsin, sonra her yemek libido zaten.

Siz libido için mutfağınızdan neler önerirsiniz?

- Elinizde şahane bir meyve tabağı, yüzünüzde dişi bir tebessüm, üzerinizde sadece bir önlük... Yeter de artar bile!

Yemeğin insanın karakterini ve kişiliğini yansıttığı söylenir. Sizin kişiliğinizi tanımlayan bir sofrada hangi yemekler olur?

- Benim sofram kahvaltı olur. Çünkü güne en pozitif ve mutlu başladığım öğün. Kahvaltıda yöresel bir lezzet, dokunuş olmalı. Ege’nin bol yeşilliği, zeytini, zeytinyağı, Edirne’den güzel bir beyazpeynir, sonra şahane Erzincan tulumu, Tunceli’nin yufka ekmeği, Rize’nin Anzer balı, Kayseri’nin tahinli pidesi... Barış ve hayat dolu bir sofra. Benim gibi, ruhum gibi.