Güncelleme Tarihi:
"Diriliş Ertuğrul", "Mehmetçik Kutülamare" ve "Yunus Emre" gibi dizileriyle tanınan yapımcı ve senarist Mehmet Bozdağ'ın yapımcılığını üstlendiği "Kuruluş Osman", bugün ilk kez izleyiciyle buluşacak.
Bozdağ, Burak Özçivit'in "Osman Gazi" rolünü canlandırdığı diziyi ve diğer projelerini anlattı. Türkiye'nin yanı sıra farklı ülkelerde de merakla beklenen dizi, her çarşamba ATV ekranlarında yayınlanacak.
İzleyicinin tepkisini çok merak ettiğine işaret eden Bozdağ, "Kuruluş Osman'da kendi ezberimizi bozmamız gerektiğine inandım. Beş yıl bir diziye hayat verdik. Senaryosunu yazıp tasarladık, hikayeyle birlikte ekrana getirdik. Ben bambaşka bir proje hazırlamayı hayal ettim. Bir süre sonra her gün aynı yemekten yerseniz bıkma durumu var. Sadece izleyici açısından değil, kendimiz üretirken de heyecanlanıyoruz. Nihayetinde izleyiciye iş yapıyoruz ama evvela kendime de iş yapmak istiyorum. Yazdığım işten, tasarladığım dünyadan mutlu olmak istiyorum. O yüzden temel ilkemiz, kendi izleyip de beğenmeyeceğimiz bir işi izleyiciye izletmemek." ifadelerini kullandı.
"Bir üst çıtaya çıktı"
Bozdağ, dizi için yeniden bir dünya kurulduğunu aktararak, "Çadırlar, aksesuarlar tamamen değişti. Yepyeni kaleler, çarşılar yapıldı, şehirler inşa edildi. Kostümden ve hikayelendirme mantığımız değişti ama ruhundan bir şey koparmadı, bir üst çıtaya çıkarabildik." diye konuştu.
Her proje yayına girdiğinde heyecanlandığını vurgulayan yapımcı, şöyle devam etti: "Neden Haçlılar, Moğollar değil de biz Türkler bu coğrafyada 6 asır sürecek bir devleti kurabilme başarısını gösteriyoruz? Bugün bu soruyu sorup cevabını bulmak daha kolay. Ancak o dönemde yaşasaydık ve Kayı Boyu'nun bir ferdi olsaydık derdimiz ne olurdu? Osman Gazi'nin rüyası neydi? yaşadığı zorluklara karşı nasıl bir ruh haline bürünüyordu? Hakeza düşmanların Türkleri yok etme stratejisi neydi? gibi sualler zihnimi hep meşgul ediyor."
Bozdağ, Osman Gazi'nin mücadelesine başlarken bir devlet kurma hayalinin olup olmadığının tartışılabileceğine değinerek, "Biz de tarihi bir belgesele imza atmıyoruz. O yüzden ben Osman Gazi'nin bir hedefi ve gayesi olduğunu düşünüyorum. Öyle olmasaydı bu muvaffakiyetin gerçekleşmeyeceğine inananlardan biriyim. Tarih kendisini belgeler üzerine inşa eder. Roman belgelerle hayal gücünün bir araya gelmesi sonucu oluşur. Sinemada hayal gücü var, tarihi belgelerle hemhal olmak zorundasınız. Aynı zamanda hayal ettiğinizi birileri oynamak zorunda." değerlendirmesinde bulundu.
Tamamı el işçiliği yüzlerce çadır ve kilim Türkmenistan'dan Dizi için Türkmenistan'da tamamı el işçiliği olan yüzlerce çadır ve kilim yapıldığını anlatan Bozdağ, şunları kaydetti: "Bu kadar büyük bir çalışmayı bu kadar kısa sürede yapabilen ender ekiplerden biriyiz. Sadece Türkiye açısından söylemiyorum, dünyada da öyle. Türkiye'nin en büyük platosu var burada ve muazzam bir ekip çalışıyor. Biz sadece iyi bir dizi yapmadık, iyi bir endüstri kurduk. Bu anlamda da bugün bütün dünyaya iş yapan bir şirket haline geldik. Yakında Özbekistan devletine yaptığımız bir diziyi hayata geçireceğiz."
Bozdağ, Celaleddin Harzemşah ile Cengiz Han'ın hikayesini hep merak ettiğine dikkati çekerek, "Özbekistan Kültür Bakan Yardımcısı Ozodbek (Nazarbekov) sağ olsun ziyaretimize geldi. Bizim dizinin de hayranı. Böyle bir projelerinin olduğunu söyledi. Biz gidip araştırma yaptık. Özbekistan'ı gezdik. Nihayetinde ortak proje üzerinde mutabakata vardık, anlaşma yapıldı. Artık çekimlere başlamak üzereyiz. Onun için de dev bir plato ve dekor kuruyoruz. Yine büyük bir iş olacak. 13 bölümlük bir hikaye, 60'ar dakikadan her bölümü." dedi.
Celaleddin Harzemşah'ın İslam alemi için çok önemli bir kahraman olduğunu söyleyen Bozdağ, şöyle konuştu:
"Zalim Moğollara karşı bir set olabilmeyi başarmış ender adamlardan biri. Kendi hayat hikayesi de zorlu, çileli. Büyük mücadelelerle geçmiş bir hayat hikayesine sahip. Onun hikayesinde Doğu Türklüğünü algılamış olacağız Türkiye açısından. Özbekistan için de şöyle önemli bir proje; kendi tarihinin yeniden, küllerinden dirilmesi gibi bir şey var. İnşallah çok ses getireceğini düşünüyorum. Özbekistan'da da çok yakından takip ediliyor. Özbek ve Türk oyuncularla ortak yapacağız bu projeyi. Güzel bir işe imza atacağımızı düşünüyorum."
Oyuncular "Alp"lik eğitimi için günlerce dağda kaldı
Bozdağ, birçok farklı devletten de benzer taleplerin geldiği bilgisini vererek, "İyi bir projenin ekrana getirilmesi için şuna dikkat etmek gerekiyor. Sadece bir alanda iyi olmanız yetmiyor. İyi bir oyuncu olur ama iyi bir sanat yönetmeni olmaz, iyi bir senaryo olmazsa hiçbir şey yapamazsınız. iyi bir senaryo ve iyi bir sanat ekibiniz olur ama.... oyuncularda o kabiliyet yoksa olmaz. Bu bir bütün. Biz ekip olarak çok iyi çalışıyoruz. Başta yönetmenimiz Metin Günay olmak üzere herkes canla başla bu projeyi ekrana getirebilmek için çalışıyor. Ekip, işi daha yukarı çıkarabilmesi için artık bizleri zorlar hale geldi. Sanat işçisinden kostüm tasarımına terzisine kadar herkes bu projeyi çok güzel yapmak için emek sarf ediyor." şeklinde konuştu.
"Kuruluş Osman"ın hazırlık sürecinden bahseden Mehmet Bozdağ, sözlerini şöyle sürdürdü: "Özellikle oyuncular yoğun bir eğitim sürecinden geçti. 'Alp'lik eğitimi almaları için onları dağlarda bıraktık. Ekip ruhu oluşması için çeşitli vazifeler verdik. İki-üç gün dağda zaman geçirdiler. Hatta öyle ki sadece oyuncular değil birkaç sahneyi biz, 300 kişi şehre gelmeden, 2 saat uzaklıktaki bir alanda çektik zaman kaybı olmasın diye. Ekip 5 gün orada kaldı. O yüzden birazcık zorlu bir iş. Bir odada geçen sadece bir entrika işi değil. Bir ruhu yansıtmaya çalışıyoruz. O ruhun çekileceği mekanlar, kameranın açısına giren ağaçlar, hattın geçtiği dere yatağı bile önemli. Onlara çok titizlikle bakıyoruz. Böyle de başarı geliyor. Bugün bütün dünya Osman'ı bekliyor."
Bozdağ, "Kuruluş Osman"ın Arap ülkelerinde, Balkanlarda ve Latin Amerika'da yayınlanacağını bildirerek, "Dünyanın her yerinde kahraman ecdadımızın hikayesi, onların muzafferiyet duygusu, fetih ruhu, insanlığa bakış açısı, dünyayı yeniden tasarlama kuvvetleri ve kudretlerini bütün cihan izleyecek." yorumunu yaptı.
Malazgirt Zaferi'ni konu edinen bir sinema filmi yapmak istediğini dile getiren Bozdağ, "Bunlar çok ama sadece sizin hayal kurmanız yetmiyor. Ona göre bir araştırma ekibi, senaryo ekibi, kostüm tasarım ekibi gerekiyor. Türkiye'de bu anlamda daha yeni yeni endüstri kuruluyor. Dolayısıyla bu endüstrinin de bir üst seviyeye gelmesi lazım ki işi yapabilesiniz. Başımdan birçok hikaye geçti. Onları anlatmak istemiyorum. Yazıyorum onları. Bir kitap çıkaracağım. Aslında hayallerinize ulaşabilmeniz için endüstrinin ve diğer insan kaynaklarının da o seviyede olması lazım. Bizim bakış açımızın da o seviyede olması lazım. Buna yeni yeni vakıf olmaya başlıyoruz. İki-üç yıl içinde bu dediğim birçok hikayeyi yapabilir hale geleceğiz. 5-6 yıl evvel yola çıktığımda Türkiye'de bir film platosu kurmayı hayal ediyordum. Şu anda Türkiye'nin en büyük film platosunu kurduk, başardık, muzaffer olduk. Bundan sonraki süreçte daha hızlı yol alacağımızı düşünüyorum." diye konuştu.
Mehmet Bozdağ, 2020 şubat ayında vizyona girmesi planlanan "Türkler Geliyor: Adaletin Kılıcı" filmini, Fatih Sultan Mehmet akıncılarının Balkan fütuhatını hangi mantıkla yaptığı üzerine kurduklarına vurgu yaparak, sözlerini şöyle tamamladı:
"Boşnak Bogomillere yapılan zulme dur diyebilmek için verdikleri zorlu mücadele ve bu mücadelenin neticesinde, bir cihan devletinin o topraklarda nasıl 6 asır kalabildiğini öğrenmiş, idrak etmiş oluyoruz. Enteresan. Filmi çektik, fragman hazırlandı, daha Türkiye'de yayımlanmadı ama uluslararası pazarlama alanında gösterime girdi. Dünyanın birçok yerinde sinemalar için bize talep geldi. Kore'de girecek. Orta Doğu coğrafyasında girecek. Aşağı yukarı 20-25 ülkede sinema seyircisiyle buluşacak. Şimdiden çok büyük ilgi var."
Yönetmenliğini Metin Günay'ın üstlendiği "Kuruluş Osman"nın başrollerinde Özçivit'in yanı sıra Ragıp Savaş ve Saruhan Hünel de yer alıyor.
Kadronun öne çıkan isimleri arasında Nurettin Sönmez, İsmail Hakkı, Tuğrul Çetiner, Ayşegül Günay, Alma Terzic, Emre Basalak, Abdül Süsler, Eren Hacısalihoğlu, Özge Törer, Buse Arslan, Aslıhan Karalar, Serhan Onat, Uğur Arslan, Açelya Özcan, Emel Dede, Yiğit Uçan, Ali Sinan Demir, Şevket Çapkınoğlu, Ayşen Gürler ve Yaşar Aydınlıoğlu bulunuyor.