İstanbul'a düşen 4 yakışıklı prens: CNBLUE

Tüm dünya gençliğini saran, hızlı bir ivmeyle yükselen, virüs gibi yayılan bir çılgınlık Kore’nin popüler müziği “Kpop”! Sanılanın aksine PSY ve “Gangnam Style”  ile pek de alakalı değil bu akım. Kpop’un kendine has kuralları, fan kitlesi, dinamikleri var.

 Kore’nin popüler müzik endüstrisi, bireysel şarkıcılardan ziyade müzik gruplarından oluşuyor. Bu gruplardan biri de kendine özgü müziğiyle dikkati çeken, Asya’yı fethetmekle kalmayıp dünyanın pek çok yerinde hatırı sayılır fan kitlesine sahip olan CNBLUE.

4 üyeden oluşan Code Name Blue: CNBLUE, 2009 yılında resmi çıkışlarını yaptı. Grup, müzik tarzıyla Amerikan pop rock grubu Maroon 5’a benzetiliyor.  Kendi şarkılarını yazıp besteleyen, sahnede enstrümanlarını kendileri çalan CNBLUE, son Korece albümleri “2gether”ı 14 Eylül’de yayımladı.

3 Kasım’da başlayan Japonya turnesi öncesi İstanbul’a gelen grup, ABU TV Şarkı Festivali’nde 2gether stüdyo albümlerinin tanıtım şarkısı olan CINDERELLA ile sahne aldı. Karşılaştıkları yoğun ilgi ve tanınırlık düzeyine oldukça şaşıran bu 4 genç yakışıklıya müziklerini, kendilerini ve Türkiye-Kore arasındaki özel bağı sorduk.

6 yıldır müzik piyasasında bulunan ve saygın konumunu her geçen gün perçinleyen grubun son albümü: “COLORS”. 

�

Özellikle vurguladığınız bir konu CNBLUE’nun özgün müziği. Son albümünüz de oldukça farklı bir müzik altyapısına sahip. COLORS nasıl bir albüm oldu? Biraz bahseder misiniz?

YONGHWA:  Bu albümde bambaşka bir müzik tarzı ortaya koyduk. Dinleyicilerin farklı renkler görüp  farklı duygular hissedeceği bir albüm oldu. 

“Cinderella” şarkısını yazan CNBLUE grubunun lideri ve ana vokali Jung Yonghwa, daha önce yaptığı açıklamalarda, ilham aldığı şeyin “her kızın içindeki Cinderella olma arzusu” olduğunu söylemiş, kızların beklediği “PRENS”lerin kendileri olduğunu eklemişti. 

Hangi özellikleriniz sizi, kızların beklediği PRENSler yapıyor?

YONGHWA: Minhyuk son derece nazik biridir. Fakat baterisini çalarken güçlü kişiliği ortaya çıkar. Jungshin uzundur.

Tek özelliği UZUN olması mı?

YONGHWA: Evet, Jungshin sadece uzundur. Jungshin çok uzun boyludur ve güvenilir bir insandır. Arkanızı ona rahatlıkla yaslayabilirsiniz.

MINHYUK: Jungshin çok tatlı ve sevimli olmasının yanında oldukça erkeksi ve maskulen bir yapıya sahiptir.

YONGHWA: İki yüzü var. Bana gelince, ben …. Hmmm…

JUNGSHIN: Yonghwa çok eğlenceli, esprili bir insan. Çok da yetenekli bir aktör, onu televizyon dizilerinde görebilirsiniz…. Tabi şarkı da söyleyebiliyor. Bütün bu özellikleri onu “prens” yapmaya yetiyor.

MINHYUK: Ayrıca Yonghwa çok iyi, güvenilir bir liderdir.

Peki, Jonghyun?

YONGHWA, MINHYUK, JUNSHIN (aynı anda): Karizmatik!

YONGHWA: Onun yaptığı her hareket, onunla ilgili her şey karizmatik; o baştan ayağa KARİZMA!

Tüm Asya çapında çok ciddi büyüklükte  fan kitleniz var ve oldukça popülersiniz. ABD’de konserler veriyorsunuz. Avrupa ve Arap ülkeleriyle de ilgileniyor musunuz? Bu bölgelere CNBLUE müziğini yaymak için planlarınız var mı?

YONGHWA: Dünya turuna çıktık ancak turne kapsamında Avrupa ya da Arap ülkeleri yer almıyordu. Aslına bakılırsa biz de bu ülkelere gitmeyi ve müziğimizi daha çok kişiye duyurmayı istiyoruz.

MINHYUK: Özellikle Türkiye’ye, İstanbul’a geldiğimiz ve Türkiye’deki fanlarımızla buluştuğumuz için çok mutluyuz. 

Türkiye ve Güney Kore Cumhuriyeti arasındaki güzel ilişkiye, özel bağa gelelim.  Kpop ve Kdrama’ların(Kore dizileri) son yıllarda popülaritesinin Asya dışına da yayılmasıyla Türklerden de Kore’ye özel ilgi duymaya başlayan kişi sayısı arttı ve artmaya devam ediyor. Türkiye’deki yeni nesil, bu vesileyle Kore ile olan özel bağımızı öğrenirken Kore’de durum nasıl? Yeni Kore nesli, iki ülkenin dostluğunun farkında mı?

YONGHWA: Buraya gelince grubumuzun Türkiye’deki popülaritesinin ne kadar büyük olduğunu fark ettik. Türkiye’deki kalabalık fan kitlesini gördüğümüzde çok şaşırdık, çok da minnettar olduk. Biz de iki ülke arasındaki özel bağın farkındayız.

JONGHYUN: Küçüklüğümden beri Kore ve Türkiye arasındaki dostluğa dair çok şey duydum. Belki iki ülke arasında 13 saatlik uçuş mesafesi var fakat biz Türkiye’yi çok yakın hissediyoruz.

MINHYUK: Sabahın erken saatlerinde İstanbul sokaklarında gezme fırsatımız oldu ve insanlar bize selam verdi. “Merhaba”laştık. Oldukça dostça karşılandık. MERHABA! (Türkçe)

MERHABA!

Ve hoşçakalın CNBLUE!

Müzik kalitesini ispatlamış bu başarılı grubun eğlenceli,sıcakkanlı, mütevazı PRENSlerine gönül kaptırmamak mümkün mü?