'Helikopter' 14 Kasım'da sahnelenecek

Tuncer Cücenoğlu'nun kaleme aldığı oyun, 2019'da yaşama veda eden yazarın anısına, 14 Kasım'da Kats Sahne'de izleyicilerin beğenisine sunulacak.

Eser, yeni tip koronavirüs (Kovid-19) tedbirleri kapsamında hijyen ve mesafe kurallarına uygun olarak sahnelenecek.

Oyunun dramaturgluğunu ve yönetimini üstlenen Kemal Başar, AA muhabirine yaptığı açıklamada, Tiyatro Keyfi'nin bu sezon "Helikopter" oyununun yanı sıra "Bana Amy De - Amy Winehouse Müzikali", "Öylesine Hikayeler" ve "Cyrano de Bergerac" oyunlarını sahnelediğini dile getirdi.

Başar, Tiyatro Enstitüsü'nün büyük ödülünü alan "Helikopter" oyununun Cücenoğlu'nun önemli eserlerinden biri olduğunun altını çizerek, "'Kızılırmak', 'Kara Koyun' ve 'Çığ'dan sonra üçüncü kez bir Tuncer Cücenoğlu oyunu yönetiyorum. Ona, 'Helikopter'i yapacağız ve birlikte izleyeceğiz' diye söz vermiştim. Prömiyerde aramızda olacağından eminim." dedi.

"Helikopter" oyunu ile İstanbul'da yılın komedisini sahneleyeceklerini söyleyen Başar, şunları aktardı: "Elbette başka tiyatrolar tarafından da yılın komedileri gelecek. Ama yılın en iyi komedilerinden biri olarak Helikopter'i izleyeceksiniz. Pandemi şartlarında olabilecek en üst düzey yapımı yaptık. Tek başına insan, hiçbir değer ifade etmiyor. Tiyatro, ekip işi. Tiyatroda yıldız da oyunun kendisi ve bu yıldızı parlatacak en üst düzey oyuncularımız var. Metin Yıldız, Ercüment Aydın, Levent Tayman, Bora Kırkım, Eka Gelashvili ve Burak Acar, hepsi üst düzey oyuncular. Onların varlığıyla sanırım ben de 70 küsur rejiden sonra en iyi oyunlarımdan birini yaptım. Sabırsızlıkla seyircileri bekliyoruz."

"Tiyatro insanın ruhunu doyuruyor"

Kemal Başar, tiyatronun eğitici bir yönünü olduğuna işaret ederek, "Biz eğitimci değiliz. Sanat yapıyoruz. Ancak tiyatronun, izleyiciye empati kurdurduğu, genel anlamda düşündürdüğü, başkalarını anlama, dinleme yetisi kazandırdığı, estetik ve güzellik de kattığı için eğitsel bir yanı olduğunu düşünürüm. Sanırım seyirciler bu oyunda da çok güldükten sonra evlerine gidip düşünebilecekler. Düşünen, bunu söyleyen, yazan ve sosyal medyada paylaşan da bizim asıl kazancımız olacak. Çünkü tiyatro para kazanılacak bir iş değil. Tiyatro insanın ruhunu doyuruyor." ifadelerini kullandı.

Provalar esnasında pandemi nedeniyle çok dikkatli olduklarını ve ekibin tedbir amaçlı koronavirüs testi yaptırdığını vurgulayan Başar, sözlerini şöyle sürdürdü: "İçişleri Bakanlığının pandemi genelgesine tamamen uymasından dolayı oyunlarımızı Kats Sahne'de oynayacağız. Ayrıca tüm oyunlarımızda açık biçim, ortada oynama, minimal yapı var. Çünkü biz her oyunumuzda orta oyunundan yola çıkan sahnelemeler yapıyoruz. Kendi kültürümüze dayanan evrensel işler yapıyoruz. Avrupa'daki başarımızın da bu nedenle olduğunu biliyoruz. Dünyadaki bütün önde gelen tiyatrolarda da bu söz konusu. Sanatın her anlamında kendi kültürlerinin üstüne eklemeden evrensel işler yapılamaz."

"İnsan ilişkilerini anlattığımız harika bir oyun"

Oyunda rol alan Metin Yıldız, yaklaşık 3 aydır büyük bir özveriyle oyunun provalarını yaptıklarını aktararak, "Heyecanlıyız. Böyle güzel bir oyunu yazdığı için Tuncer Cücenoğlu'nu saygı, sevgi ve rahmetle anıyorum. Pandemi sürecinde biz aslında sadece bir oyun değil, aynı zamanda insanların içinde bulundukları durumu ve bu zorlu şartları unutup tiyatro izleyebilecekleri bir alan yaratmaya çalışıyoruz. Umarım herkes oyuna gelir ve beğenir. Çünkü tiyatro çok büyük emeklerle ortaya çıkıyor. Özellikle pandemi sürecinde bütün tiyatrolar ayakta kalmaya ve seyircisiyle buluşmaya çalışıyor. Biz de onlardan biriyiz." diye konuştu.

Eserde bir denizcilik bakanını canlandırdığını söyleyen Yıldız, "Oyunda, deprem bölgesine helikopterle hareket ederken, helikopterimiz düşüyor. Ben, müsteşarım, özel kalem müdürüm, korumam, bir muhabir ve kameraman dağ başında kalıyoruz. Oyun aslında bundan sonra başlıyor. Helikopter, statünün, insan ilişkilerinin dağ başında olsa dahi nasıl işlediğini anlattığımız harika bir oyun." değerlendirmesinde bulundu.

"Provalar zamanında çok keyif aldık"

Oyuncu Levent Tayman da oyunda mekan, ülke ve zamanın belli olmadığına işaret ederek, şunları aktardı: "Bizim de ne olduğumuz belli değil oyunda. O yüzden bir denizcilik bakanlığı var ve hangi ülkeye ait olduğunu bilmiyoruz. Kemal Başar, oyunun içinde bu armoniyi koydu ve hikayeye böyle başladık. Biz okuma provaları yapmaya başladıktan sonra oyun bambaşka bir yere gitmeye başladı. Çünkü Kemal Başar'ın kafasında başka bir şekilde şekillenmişti oyun ve biz de hayretler içerisinde kaldık. Sonra da o hayreti devam ettirdik ve provalarda çok keyif aldık."

"Tiyatro iyileştirir"

Oyuncu Ercüment Aydın ise çok yoğun bir şekilde oyuna çalışırken aynı zamanda pandemi dolayısıyla oldukça zorlandıklarını söyledi.

Kovid- 19 dolayısıyla sıkıntılı bir süreç yaşandığına dikkati çeken Aydın, "Bunu hep beraber aşacağımıza inanıyorum. Böyle bir zamanda birbirimize kenetlenmemiz gerektiğini düşünüyorum." dedi.

Aydın, daha önce Ukrayna ve Kuzey Makedonya'da sahnelenen oyunu yazan Cücenoğlu'nun Türk tiyatrosunda önemli bir yeri olduğunun altını çizerek, şöyle konuştu:

"İnsanlar zor durumda kaldıkları zaman gerçek yüzleri ortaya çıkmaya başlar. Biz bu oyunda biraz bunu göreceğiz. Özellikle birinci perde ile ikinci perde arasında çok ciddi bir farklılık var. Seyirciyi şaşırtacağımızı düşünüyorum. En önemlisi de ekip olarak birbirimize çok iyi geldik. Enerjimiz çok iyi tuttu. Bundan sonra da tiyatro seyircisiz kalmasın. Her zaman da şunu söylüyoruz; Tiyatro iyileştirir."

Reji asistanlığını Zeynep Yaylıcıoğlu'nun, çevre düzenini Metin Gümüşoğlu'nun üstlendiği eser, 25 Kasım'da yeniden Kats Sahne'de seyirciyle buluşacak.