'Ah Canım' Ahmet: Hayal ettiğim müziğin peşinden gidiyorum

17 yıl önce çıkardığınız albümden sonra uzun süre ortalarda gözükmediniz. Nerelerdeydiniz?
- Özkan Uğur’la yollarımız ayrılınca yeni bir yol arayışına girdim. O yıllar içinde müzik konusunda işbirliği kurabileceğim bir yol arkadaşı bulamadım. Tabii müzik çalışmalarım yalnız da olsam devam etti. Bu sene Kenan Doğulu ile yollarımız kesişti. Güvenebileceğim ve işbirliğimizin sağlam adımlarla ilerleyeceğine inandığım Doğulu ile yeni bir çalışmaya imza attık.

Ne anlatıyor ‘Bla Bla Bla’?
- Bir dans şarkısı. Pop müzik ve pop art tasarımların sentezinden oluşuyor. Yaptığım işin değerinin toplumumuzun algısında ayrı bir yeri olduğunu düşünüyorum. Bu çalışma bugüne kadar gerçekleştirdiğim müziklerin yanında çok farklı bir yere sahip. Aslı’nın da yaratıcılığının ve sesinin de katkısıyla hayallerimizdeki müziği ürettik.

Müzik dünyasında değerinizin bilinmediği, ‘Ah canım vah canım’ diye dertlendiğiniz bir dönem oldu mu?
- Müziğimi seven ya da sevmeyen herkesin canı sağ olsun. Hayal ettiğim müziği evrensel boyutta üretiyorum ve paylaşmaya devam ediyorum.

Müzik tarzınızın özeti nedir?
- Bundan 20 yıl önce tarzım o dönemin genel müzik anlayışının çok dışındaydı. Bugün de hayal ettiğim müziğin peşinden gidiyorum. Su akar yolunu bulur, her zaman bu böyle oldu.

Hâlâ adınızı söyleyince akla 90’ların gelmesine bozuluyor musunuz?
- Hayır. Hatta 90’lar denilince ilk akla gelen isimlerden olmak hoşuma gidiyor.

Peki 90’lardan günümüze müzik nasıl şekil değiştirdi?
- 90’lar dünyada ve ülkemizde iyi müzisyen, aranjör ve yorumcuların ortaya koydukları yüksek performanslı bir dönemdi. Türkiye’deki müzisyen ve yorumcular gençlerin yaşam enerjisinden beslendi. 90’larda çok iyi şarkılar yapıldı, samimi ve içtendi. Güçlü şarkılarla güçlü karakterler ön plana çıktı. 2000’lerde dünyada ve müzik sektöründe dijital çağ başlamıştı. Tüm bu gelişmeler yaşanırken, sanatsal değeri yüksek işler az ve öz gerçekleşir oldu.