Güncelleme Tarihi:
Muğla Sıtkı Koçman Üniversitesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Abuzer Kızıl başkanlığında, arkeologlar tarafından gerçekleştirilen kazı çalışmalarında elde edilen tarihi eserler ve parçalar, kazı evine getiriliyor.
Eserler ve parçalar, buradaki laboratuvarda temizlenip, restore ediliyor.
Bölge, arkeolojik çalışmaların yanı sıra tarihi zenginlikleriyle de ziyaretçilerini büyülüyor. Anadolunun en iyi korunmuş tapınaklarından olan Zeus Tapınağı, tiyatro, agora ve tonozlu mezarlar antik kente gelen ziyaretçiler tarafından yoğun ilgi görüyor.
Milattan önce ikinci yüzyılda inşa edilen Zeus Tapınağı'nın da içinde bulunduğu antik kentteki arkeoloji çalışmaları tapınak, agora, nekropol alanı ve tiyatroda devam ediyor.
Parçalar, kentin tarihsel süreciyle doğru orantılı
Kazı Başkanı Doç. Dr. Abuzer Kızıl, nekropol alanında çıkarılan kiremit mezar parçaları üzerinde çalıştıklarını söyledi.
Parçaları birleştirilerek bir bütün haline gelen mezarların yeni versiyonlar ortaya koyabildiğini aktaran Kızıl, buluntuların Arkaik ve Bizans Dönemi aralığında geniş bir zaman dilimine tarihlendiğini ifade etti.
Kızıl, daha önceden hiç tahmin etmedikleri değişik kap formları ve mezar tipleri ortaya çıkarttıklarını bildirdi.
Arkeolojik çalışmaların önemli bir ayağını laboratuvar çalışmalarının oluşturduğuna dikkati çeken Kızıl, şunları kaydetti: "Şu an üzerinde çalıştığımız eserler Roma ve Bizans dönemine ait kiremit mezarlar. Yine bu sene bölge için ilginç olarak nitelendirebileceğimiz keramoplastik pişmiş toprak mimari süsleme unsurları son derece önemli. Onları değerlendirmeye çalışıyoruz. Aslında kentin tarihsel süreciyle doğru orantılı her türlü eserler, restore edilerek değerlendirilmeye arkeoloji bilimine kazandırılmaya çalışılıyor."
Kızıl, mimari ögelerinin yüzde 90'ını mevcut olan Zeus Tapınağı'nı, proje dahilinde ayağa kaldırmak için çalıştıklarını dile getirdi.