Didomido: ‘Yarım yüzlü kız’ olarak devam edecek miyim bilmiyorum

◊ Bir sosyal medya fenomeniyken şimdi viral listelerini zorluyorsunuz. Nedir bu işin sırrı?

- Bu işin bir sırrı var mı? Bilemem, benim yer aldığım ilk iş ‘Nimet’ olmuştu. Tabii ki bazı temellere dayanarak ve hissederek bu işi yaptım. Ama bu işin bir sırrı olup olmadığını söyleyebilmem için devamlılığını tam olarak sağlamış olmalıyım.

◊ Hikayeniz nerede başladı? Müziğe ilginizi ne zaman keşfettiniz?

- Müziğe kendimi bildim bileli ilgim vardı. Çocukluğuma ait, şarkı söylediğim, kendi başıma konserler verdiğim bir sürü videom var. Sadece bu ilgiyi eyleme dökmek şans eseri oldu. Instagram’da videolar çekerek girdim bu yola ve beni bambaşka yerlere götürdü. Ben bile geri dönüp baktığımda şaşırıyorum.

◊ ‘Nimet’ ile çok dinlendiniz. Şimdi ‘Yarım’ ile yolunuza devam ediyorsunuz. İlk şarkının rüzgarı bu şarkıyı nasıl etkiledi?

- ‘Nimet’ çıktığı andan beri etkisini kaybetmeyen bir şarkı. Hâlâ çok fazla dinleniyor ve seviliyor. Dinamikliğini koruyan bir şarkı olduğundan sadece ‘Yarım’ için değil, belki de bundan sonraki şarkılarıma bile faydası dokunacaktır. Çünkü ‘Nimet’, beni bambaşka dinleyicilerle tanıştırıyor ve eminim ki o dinleyiciler “Bu kızın başka şarkısı var mıdır acaba?” diye merak ediyordur.

◊ Şarkı şimdiden YouTube trendlerde. Bu başarı size hangi kapıları açtı?

- Hayranlık duyduğum, işlerini hep merak ettiğim insanlarla tanışıyorum ve çalışabilme fırsatı elde ediyorum. ‘Nimet’in de ‘Yarım’a duyulan ilginin de en büyük etkisi bu benim için. Çünkü sektörü yolda öğrenenlerden biriyim ve ne kadar kendi alanında başarılı insanlarla tanışırsam, benim için o kadar iyi olur.

◊ Yüzünüzü yarım gösterdiğiniz için yer yer mini linçlere de kurban gidiyorsunuz. Sosyal medyanın yükseldiği dönemde yaşamak herkese her şeyi deme hakkını sağlıyor mu?

- Sosyal medyada belki de en az linç yiyen insanımdır. Çünkü üç yıldır beni takip eden belirli bir kitle var ve onlar bu duruma saygı gösteriyorlar, alıştılar ama şarkılarımı yayınladıkça, yeni gelen kitle, durumu anlamakta güçlük çekiyor ve acımasızca eleştirebilme hakkını görüyor kendisinde. Bu sadece benim için geçerli değil, sosyal medyadaki herkes bu acımasızlığa maruz kalıyor maalesef.

◊ Kliplerde de maske kullanımına devam ediyorsunuz. İmaj, bir sanatçı kimliği oluştururken ne kadar önemli?

- Bu imaj, benim için planlı bir durum değildi. İmaja dönüşürken, ben de olanı biteni herkes gibi izliyordum. Akışına bıraktım ve bunca yıl böyle tanınmışken, kendime bu şekilde bir hatıra bırakmak istedim. O nedenle bu bir imaj mı, tam olarak ben de bilmiyorum. Devamında böyle olmasam bile, hâlâ ‘yarım yüzlü kız’ olarak anılırsam, o zaman bir imaj olduğunu anlarız.

FENOMENLİK DEĞİL KARİYER İSTİYORUM

◊ Tam Z kuşağı olarak bahsedilen kuşağın mensubusunuz. Dolayısıyla sektör algısı, imaj algısı farklı işliyor. Didem’in gözünde kariyeri boyunca neler yapması lazım, hangi adımları bilinçli ve istikrarlı atıyor?
- Ben kariyerine daha minik adımlarla başlamış biriyim ve ilk işte başarı elde etmeyi mükemmellik olarak görmüyorum. Kariyerimi detaylı bir şekilde inşa etmeye çalışıyorum, eğitim alıyorum ve sürekli kendimi geliştirmeye çalışıyorum. ‘Fenomenlikten sanatçılığa geçmenin’ içini, elimden geldiğince doldurmak istiyorum.

◊ Hedefleriniz ve amaçlarınız neler? Önümüzdeki günlerde bizi neler bekliyor?
- Bu yolda olan herkesin hedefi aynıdır muhtemelen.
Kendi şarkılarını yapan, müziğin tamamen içinde yer alan bir sanatçı olmak istiyorum. ‘Nimet’ çok ilgi görmüştü ve bu süreç benim için çok garipti.
Sonrasında çok uzun bir ara verdik ama artık çalışmalara başlıyoruz. Kendim de yazıyorum, çok güzel isimlerle de görüşüyoruz. Sürekli üretmek istediğim bir dönemdeyim.

AMACIM GİZEMİ CANLI TUTMAK DEĞİL 

◊ Yüzünüzün yarısının sürekli kapalı oluşu dinleyicilerinizin çok ilgisini çekiyor. Gizemi canlı tutma çabası diyebilir miyiz?
- Gizemi canlı tutmak değil de bu yola ‘yarım yüzlü kız’ olarak başladığım için hem şarkımın adını hem kendimi yarım olarak gösterdiğim bir iş; bir hatıra bırakmak isteği olduğunu söyleyebilirim. Devamında ne olacağını inanın ben de bilmiyorum, süreci beraber göreceğiz.