CERN’de neler olup bittiğini anlamak isteyenlere...
Güncelleme Tarihi:
‘Higgs Bozonu’, ‘Büyük Hadron Çarpıştırıcısı’, ‘Tanrı Parçacığı’ gibi pek bilmediğimiz ama günlük hayatımızda büyük etkisi olan kavramların ne olduğunu anlamak istiyorsanız ‘CERN-Bilimi Hızlandırıyoruz’ sergisini görmelisiniz.
Bu sergide sizi ne bekliyor?
- Evrenin 13.7 milyar yıllık serüveni. ‘Büyük patlama’yla başlayan bu yolculuk boyunca CERN’de yapılan büyük keşiflerin hikâyeleri ve kullanım alanları; fotoğraflar, videolar ve maketlerle anlatılıyor.
CERN nedir, ne değildir?
- Bir kısmı Fransa, bir kısmı İsviçre topraklarında kalan bu merkez, 1954’te kuruldu. Burada yer alan ‘Büyük Hadron Çarpıştırıcısı’nın ne işe yaradığını İstanbul Bilgi Üniversitesi Yüksek Enerji Fiziği Uygulama ve Araştırma Merkezi Müdürü ve CERN -ATLAS Deneyi Ulusal Koordinatörü Prof. Dr. Serkant Ali Çetin anlatıyor: “Parçacıkları insan gibi düşünelim. Birini tanımak için ismini bilmeniz yetmez. Onun başkalarıyla etkileşimine de bakmanız gerekir. Nasıl davranıyor? Birinin bir davranışı karşısında bozuluyor mu, seviniyor mu? Biz de parçacıkları anlamak için birbirleriyle nasıl etkileştiklerine bakıyoruz. Bunun için de onları önce hızlandırmamız, sonra da çarpıştırmamız gerekiyor. Büyük Hadron Çarpıştırıcısı bunu yapıyor.”
Burada keşfedilenler ne işimize yarıyor?
Prof. Dr. Serkant Ali Çetin: “İnsan merak ettiği ve şaşırdığı sürece yaşar. İnsan olmanın farkı budur. Yeni şeyler öğrendikçe bilgi üretiriz, ‘bavulu’ doldururuz. Günü gelince uygulamalı bilimciler, mühendisler bu bilgi bavulunu açıp buradan topluma fayda sağlayacak şeyler yapar. Şu an sesimi kaydettiğiniz akıllı telefonun dokunmatik ekranı 1973’te CERN’deki hızlandırıcı kontrol odasındaki ihtiyaç vesilesiyle keşfedildi. ‘World wide web’ (www) CERN’de keşfedildi. Tomografi cihazları tamamen parçacık bilgisine dayanır. Bunun gibi, güvenlikten iletişime pek çok farklı alanda CERN’de yapılan keşiflerin izlerini bulmak mümkündür.
Prof. Dr. Serkant Ali Çetin
Prof. Dr. Serkant Ali Çetin: “‘Az bilmek mutluluktur’ diye bir laf var. Bu sergiye daha az bilgiyle yani mutlu olarak giriyorsunuz, yeni şeyler öğrenmiş ve daha bilmediğiniz pek çok şey olduğunun farkına varmış olarak çıkıyorsunuz. Yani bir parça mutsuz olarak... Ama korkmayın, bu iyi bir şey. Çünkü bu mutsuzluk size soru sordurur. Bu serginin en büyük amacı da bu; size yeni sorular sordurmak.”
23 Temmuz’a kadar haftanın her günü 09.00-18.00 saatleri arasında santralİstanbul’da görülebilir. 12 yaşından büyük herkese açık. Giriş ücretsiz.
Galaksinin Koruyucuları Geri Döndü - Sinefil
