Güncelleme Tarihi:
Hem ana yarışmada ‘Altın Aslan’ hem de ilk yapıtlara verilen ‘Genç Aslan’ için mücadele edecek ‘Sivas’ın yönetmeni ile Venedik’te görüştük.
Sevgili Kaan, Venedik Film Festivali’nin Başkanı Alberto Barbera verdiği bir söyleşide size büyük yer ayırarak “Örneğin Türkiye adına yarışacak ‘Sivas’ filmi olağanüstü bir yapıt. Genç bir yeteneği sinema dünyasına tanıtmak istedik. Bunu fazlasıyla hak ediyor” dedi.
Benim için büyük bir onur. Venedik Film Festivali’ne bireysel olarak başvurdum. Sanırım heyecanla karşıladılar. İki dalda birden mücadele etmek güzel ama inanın bir beklentim yok. Sadece ‘Sivas’ın izlenmesini istiyorum. Çünkü hayvanları çok seviyorum.
Sinemaya ilginiz nasıl başladı?
Ortaokuldan beri sinemaya düşkünüm. Küçük belgesellerle başladım. Konu her zaman hayvanlardı. Çünkü hayvanlara karşı aşırı bir sevgim var. Özellikle de köpeklere. ‘Sivas’ 11 yaşında bir çocukla bir dövüş köpeğinin öyküsü. Anadolu’da çeşitli çoban köpekleri var. Bu köpek, ki adı filmde Çakır, ‘Ala’ türü ve Sivas yöresi kökenli bir safkan. Türkiye’de pek çok cins çoban köpeği var. Çoğu da dövüştürülmek için kullanılıyor.”
Peki Çakır’ın bir eğiticisi oldu mu sette?
Hayır, sahibinden aldık ve Doğan, yani filmde ki adıyla Aslan’ı üç ay bir araya getirdik. Çakır, Doğan İzci’ye, Doğan İzci de Çakır’a alıştı. Birbirlerini sevdiler ve böylece eğitilmiş bir köpekle çalışmış olduk.
Filmin kahramanı Çakır ne oldu?
Sahibinden satın almak istedik. Büyük paralar istedi ve maalesef vazgeçmek zorunda kaldık.
Venedik’te beklentiniz?
Daha öncede söyledim. Beklentim yok. Filmin böylesine prestijli bir festivalde gösterime girmesi, dev yapıtlarla aynı bölümde yarışması bile büyük bir prestij. Film Antalya Film Festivali’ne de katılacak. Türk seyircilerle buluşacak.
1 milyon liraya çıktı
Bu filmin senaristi, yönetmeni, yapımcısı, tanıtımcısı ve distribütörü benim. Kültür Bakanlığı’ndan 200 bin lira yardım gördük. Benim dışımda ağabeyim biraz katkıda bulundu ve yaklaşık 1 milyon liraya mal oldu. Çekimler ise 8 hafta sürdü.