Babaların da sesini duyun!
Güncelleme Tarihi:
Gökalp Gökulu bir reklamcı, fakat ondan önce bir baba… Dünyaya hep annelerin gözünden bakanlar, bu kez farklı bir şey yapsınlar. Babaların da sesi duyulsun. İşte bu nedenle Babababa adlı kitabını yazmış.
“Çocuklu dünya anne merkezli kurgulanmış. Bunda haklılık payı da var. Biyolojik olarak mucizevi bir dönüşüm yaşıyorlar bu süreçte. Tıp ve psikoloji ve hatta sosyoloji annedeki bu dönüşümün her aşamasını hafta hafta gün gün takip etmiş, ama kimse bu zaman zarfında babalar ile ilgili pek de bir şey yazıp çizmemiş. Babalığa sanki hep bir yedek destek ünitesi gibi davranılmış. Biz Aslı ile bu şehirde tanıştık, sevgili olduk ve birlikte olmaya ikimiz karar verdik. Ayrı işlerimiz, hayatlarımız vardı, hepsini birleştirdik ve çocuğumuz yokken nasıl istersek öyle yaptığımız, kafamıza göre takıldığımız bir hayatımız oldu. Çok da mutluyduk ve eğleniyorduk. Hamilelik ile birlikte her şey değişmeye başladı. Bir anda sevgilim anneye dönüşmeye başladı ve ister istemez beni ikimizin yola çıktığı bu hayatta görece daha yalnız bıraktı. Başrolde olduğun bir filmde bundan sonra anne ve bebek arasında yardımcı erkek oyuncu olarak devam edeceğinin söylenmesi gibi bir şey aslında.
'AAA! HERKESE AYNI ŞEY OLUYORMUŞ!'
Yeni görevini anlamak, bu yeni ilişkinin içinde yeniden kendini bulabilmek epey zaman alan bir süreç ve bunları okuyup da ‘Aaa herkese hemen hemen aynı şeyler oluyormuş’ diyebileceğin bir kaynak da pek yok. Bir çok ilişki o esnadaki bu telaş, bilinmezlik, rol değişimleri yüzünden ciddi yıpranmaya maruz kalıyor. Ben herkesin başından geçenin hemen hemen aynı şeyler olduğunu gözler önüne serip insanları biraz rahatlatmayı, birbirlerini ve kendilerini yıpratmamaları gerektiğini anlatmaya çalıştım. Çocuk yetiştirirken herkesin tecrübe ettiği belirli konu başlıkları gözlemledim ve bunlarla ilgili başımdan geçenleri esprili tarafından anlattım, devamında da gerçek kişisel tecrübelerime dayalı öneriler verdim. Aşağıda bazı bölümlerin girişleri yer alıyor yani esprili kısımları. Buradaki amaç o çok zor anların sadece bir kişinin değil herkesin başına geldiğini ve çocuk büyüdükçe, insanlar anne ve baba olmayı öğrendikçe geçeceğini anlatmak. Anne ve baba olmak önemli elbette ama sevgili kalabilmek ilerisi için belki daha bile önemli. İnsanların bu dönemi birbirlerini kırıp dökmeden, zorlukları olağan karşılayarak aşabilmesi için biraz tebessüm etmelerinin iyi gelebileceğini düşündüm.”
Ş. GÖKALP GÖKULU KİMDİR?
1973 yılında Mersin’de doğan Şevki Gökalp Gökulu, önce Tarsus Amerikan Koleji’ni, ardından da İstanbul Üniversitesi İktisat Fakültesi’ni bitirdi. Profesyonel olarak basketbol da oynamış olan Gökulu, 12 yaşında eğitimini almaya başladığı fotoğrafçılığın yanı sıra görsel sanatların tümüne ve edebiyata olan ilgisi sonucunda 24 yaşında film ve reklam endüstrisi içinde çalışmaya başladı. Aslı Gökulu ile evli ve Levent isminde bir oğlu olan Gökalp Gökulu, İstanbul’da yaşıyor ve kendisine ait olan prodüksiyon şirketi 4Films’de iş hayatına devam ediyor. “Babababa” Gökulu’nun ilk kitabı.