Keyif evi

REZZAN BENARDETE'NİN EVİNDEN FOTOĞRAFLAR
Beş yıl önce taşındığı evinin dekorasyonunu değiştirmeye karar veren Rezzan Benardete, İmrahor’un sahibi dekoratör Merzuka Dubrule’den yardım aldığını anlatıyor. Bir yandan da evde her daim taze bulundurduğunu söylediği çiçekleri yerlerine yerleştiriyor. “Burası siz geldiniz diye böyle sanmayın. Benim yaşadığım evde çiçek asla eksik olmaz” diyor hafif tebessüm ederek. Bir site içinde yer alan bu apartman dairesine taşınmasında, tepeden Boğaz’a hakim manzaranın etkili olduğunu belirtiyor: “Yıllar önce Boğaz’ı gören bir eve taşınma kararı almıştım. Emlakçı bana ilk burayı gösterdi. Doğrusu içi çok eski duruyordu. Ama manzara tam hayal ettiğim gibiydi ve hemen tutmaya karar verdim.”
FRANSIZ ETKİSİ
İki yıl önce dekorasyon olarak baştan yenilen evin tüm salon duvarlarını, çok sevdiğini söylediği Fransız ‘toile de jouy’ desenli duvar kağıdıyla kaplatmış. “Bu desen beni anlatıyor. Ayrıca çok da sıcak buluyorum. Evde duvarımda, döşemelik kumaşlarımda ve nevresim takımlarımda o yüzden tercih ettim. ‘Toile de jouy’un üzerindeki masalsı desenleri incelemeyi seviyorum galiba” diyor Benardete. Üç bölüme ayrılan salonun dekorasyonunda, ağırlıklı olarak Fransız tarzı bir etki hissediliyor. Salonda göze çarpan her ayrıntı, ince düşünülmüş fikirleri içeriyor. Yemek masasının yanında yer alan camlı ahşap dolaptaki lacivert porselen yemek takımları da duvar kağıtlarıyla uyumlu gözüküyor: “Aslında bunun için özel bir çaba harcamadım. Zaman içinde topladığım parçalar bir araya geldiğinde bu uyum kendiliğinden yakalandı.”
MİSAFİR EKSİK OLMASIN
Ev yaşamını sevenlerden olduğunu belirten Rezzan Benardete, “Evimden misafir hiç eksik olmasın isterim. Burayı keyif evi olarak yaptık zaten. Bir evin her köşesi bence yaşanmalı ve en güzel takımlar sırf özel günde misafir geliyor diye ortaya çıkmamalı” diyor. Özellikle çaya çok meraklı olduğunu söylüyor ve “Bizim evde çayın altı hiç sönmez” diyor gülerek. En şık sofranın da ev sahibi tarafından gelen misafirin tarzına ve kişiliğine uygun olarak hazırlanan sofra olduğunu söylüyor. Uzun sofra muhabbetlerini çok seviyor. “Yemekten sonra misafirlere dut veya vişne likörü ikram etmek hoşuma gidiyor” diyor.
VINTAGE MERAKI
Bir eşyayı süs olarak seyretmek hiç ona göre değil. “Yaşamınızın içine katıp kullanmadıktan sonra ne anlamı var ki” diyor. Gözleri parlayarak rahmetli annesi Monik Benardete’nin ona hediyesi ve çok sevdiğini söylediği gümüş likör takımına doğru yöneliyor. Bize Antakya’dan getirdiği dut liköründen ikram ediyor. “Harika değil mi?” diye soruyor ardından cevabı bilircesine. Yurtdışında antika mağazalarından aldığı vintage parça çay takımlarına da çok merakı olduğunu söylüyor sonra. “Yurtdışında okurken, her eve dönüşümde yıllarca yanımda ağır kitaplar ve objeler taşıdım hiç üşenmeden. Özellikle evdeki koleksiyon kitaplarım benim için çok değerli. Kitaplar bence evi ev yapan en önemli değerler” diyor. Dedesinden ona hediye bir kitap koleksiyonu olduğundan bahsediyor. “Burası küçük olduğu için çok azını görüyorsunuz siz. Ama yakında taşınacağım evimde bunun için ciddi bir yer ayıracağım” diyor sabırsızlıkla...

DERGİLERİ ATMAYA KIYAMIYORUM
İki oda, iki banyo, mutfak ve salondan oluşan 160 m²’lik evin yatak odasının bir bölümü çalışma odası olarak tasarlanmış. Rezzan Benardete, “Dergi okumayı çok severim. Özellikle dünyada çıkan belli başlı dekorasyon dergilerini yakından takip etmeye gayret ediyorum. İçlerinde insana ev konusunda ilham verecek o kadar güzel konular var ki, atmaya kıyamıyorum” diyor.