Keukenhof Kalesi artık halka açık

14 Mart 1612’de Cumhuriyet Elçilik Heyeti Sözcüsü Cornelis Haga’nın (1578-1654) İstanbul’da göreve başlamasıyla gelişti her şey. Bu sebepten hem Türkiye hem de Hollanda’da pek çok etkinlik yapılıyor.

Geçen haftalarda Hollanda Büyükelçiliği, bizi bu vesileyle ülkesine davet etti. Bir hafta boyunca müze ve galerilerde Türkiye ve Türklerle ilgili neler yapıldığını gördük, deneyimledik. Hepsi çok enteresan ve önümüzdeki hafta detaylı bir şekilde bununla ilgili bir haber okuyacaksınız. Ama öncesinde değinmeden geçemeyeceğim, hemen kısaca bahsetmek istediğim bir konu var Hollanda’dan; bu yıl ilk kez ziyarete açılan Keukenhof Kalesi.

ESKİ VE YENİ BİR ARADA

Güney Hollanda’nın Lisse kenti yakınlarındaki Keukenhof, aslında daha çok kalenin çevresindeki 32 hektarlık lale bahçeleriyle tanınıyor. Çünkü kalenin içine şimdiye kadar girilemiyordu.

Yüzyıllardır aynı aileye aitti bu kale. Kontes Jacqueline of Bavaria, ilk sahiplerinden. Ancak ne yazık ki zamanla aile fertleri azalmış, en son kalan kont da iflas edip varını yoğunu satmış. Aile tabloları hariç... Tüm bunların neticesinde kale, bir vakfa devredilmiş. Ve bu vakfın kaleyi nasıl güzelleştirdiği ortada...
Aile, geride hiçbir şey bırakmadığından görülen tüm antika eşyalar vakıf tarafından temin edilmiş. Burada bizim en çok ilgimizi çekense antikalar değil, içine insanın gözüne hiç batmayacak şekilde yerleştirilmiş çağdaş sanat objeleri. Mesela fotoğrafta gördüğünüz ayaklı lamba, bu duruma en güzel örnek.

ONUN İŞLERİ ÇOK BÜYÜK

Kalenin içi olduğu kadar dışında da muhteşem çağdaş sanat işleri var. Dikkatimi ilk önce kahve için mola verdiğimiz küçük yapının önündeki sandalyeler çekiyor. Merkezi Belçika’da bulunan Studio Job’un işi bunlar. ‘Gothic Chair- Gotik Sandalye’ isimli çalışmalardan her renk var. Tasarımcının 16. yüzyıldan etkilenerek hazırladığı sandalyeler herkes tarafından kullanılabiliyor.

Kalenin lale bahçesine geçilen tarafındaysa yine bu sandalyelerle karşılaşıyoruz ama bu kez arkasındaki devasa köpekler gözümüzü alıyor.
Hollandalı sanatçı Florentijn Hofman’a (35) ait. Belki adını duymamış olabilirsiniz ama kendisi, büyük ebatlı işleriyle dünyaca ünlü bir çağdaş sanatçı. İnsanları daha fazla etkileyebilmek adına, her işini en büyük ölçülerde yapmayı seviyor. Mesela bu köpeğin ölçüleri 6x6x3 metre. Daha önce 26 metre yüksekliğinde koca bir ördek yapmışlığı da var.

Neden hep bu kadar büyük işler yaptığını sorduklarında bakın ne cevap veriyor: “Heykellerim, ziyaretçilere şamatalı, şaşırtıcı ve yüzlerine gülücük koyan bir karşılama yapıyor. İnsanlara günlük rutinlerinden çıkacağı bir mola şansı veriyor.” Keukenhof Lale Bahçesi yarın kapanıyor olsa da, kale ve bahçesindeki objeler her gün görülebiliyor. Hollanda’ya yolunuz düşerse mutlaka uğrayın!

KESİŞMELER

Hollanda edebiyatının önemli isimlerinden Cees Nooteboom’un yeni kitabı Cennet Kayıp, Yapı Kredi Yayınları’ndan çıktı. Eserde Alma, uğradığı bir saldırıdan sonra arkadaşıyla öteden beri merak ettiği Avustralya’ya gider, meleklere ve Aborjinlere takıntılıdır. Yolu, orta yaş krizindeki kitap eleştirmeni Erik Zondag’la önce Avustralya’daki bir edebiyat festivalinde, sonra da Erik’in, sevgilisi tarafından katılmaya zorlandığı bir sağlıklı yaşam küründe kesişir...

PAMELA ANKARA’DA

2010 yılında elektronik müziğe geçerek dördüncü albümü ‘Stil Zengini’ni çıkaran Pamela, bu akşam Hayal Kahvesi Ankara’da. Saat 23.30’da başlayacak
konserin biletleri 30 lira. (312) 284 29 25.

GENÇLER KARMASI

Genç çağdaş sanatçılar Hayal İncedoğan, Fırat Engin, Yahya Bağcı ve Tuğberk Selçuk’un son işleri ‘CROSSROADS II’ başlığıyla art On the Gallery’de. 17 Haziran’a kadar görülebilecek sergide yeni medya alanından ve üç boyutlu işler dikkat çekiyor. (212) 259 15 43.

ÖDÜLLÜ OYUN İÇİN SON GÜNLER

Bu yılki Sadri Alışık Tiyatro ve Sinema Oyuncuları Ödülleri’nden üç ödülle dönen Sıfırnoktaiki, sezonun son oyunlarını sahneliyor. Ekibin bugün saat 21.00’de oynayacağı Limonata’yı kaçırmayın. Biletler 20-30 lira.
(212) 292 32 47.