Güncelleme Tarihi:
Birbirinden farklı karakterlerde izledik sizi. Bu çeşitliliği nasıl değerlendiriyorsunuz?
Sevmediğim bir projede yer almamaya çalışıyorum. Tiyatroda defalarca farklı farklı roller oynadığım için çeşitlilikler her seferinde iştahla beni kendine çekiyor. Sinemada “Babam ve Oğlum” bir dönüm noktası sayılabilir. Çünkü çok izlenen bir film oldu ve seyircinin belleğinde benim oynadığım o Salim karakteri, “Böyle de olabiliyormuş Yetkin” dedirttiği için çok mutluyum. Bunu bana Çağan Irmak yaptırdı ve o nedenle çok önemlidir bendeki yeri. Sonra Buket İlhan’ın bende ki Nazım yaklaşımı çok önemlidir. Nazım Hikmet’i oynamak çok gurur vericiydi.
Dizilerde mesela Eşref Saati’inde oynadığım için, Bizim Yenge’de Adem gibi bir karakteri canlandırdığım için çok mutluyum. İnsan var etmeye çalışıyorum çünkü insanca. Dolayısıyla hep böyle bahtımdaki rolleri bekliyorum. Bugün Tunç Okan’la bir uzun metraj film çekiyoruz. Tunç Okan 20 yıl sonra, Sarı Mercedes’i çekti biliyorsunuz. Hepsinden keyif alıyorum özetle.
İzleyici olarak kendinizi beğenir misiniz?
İzlememeye çalışıyorum, beğenmem kendimi. “Hay Allah, hay Allah!” diye izlerim çünkü. Tiyatroyu o yüzden seviyorum, bir daha izleme şansımız yok. Oynayıp geçiyoruz (Gülümsüyor).