Kenan ve Beren'e mutluluklar

Seninle ilk tanışmam yıllar önce teyzen, gazetemiz yazarlarından Ferai Tınç vasıtasıyla olmuştu. O günlerde henüz çok yeniydin ama yine de sanki ileride ne olacağını çok iyi bilen ve kendine güvenen bir halin vardı. O süreci bir de senden dinlesek?  �
   �
- İlk albüm çok kolay olmadı aslında. Herkese kolay gibi geliyor ama sıkıntılıydı.     �

Nasıl karar verdin? Çocukken pilot olmak istediğini biliyorum. “Top Gun” etkisi herhalde! �

- Evet evet. Pek çok çocuk gibi ben de pilot olmaya hevesliydim.   �

Uçtun mu hiç? Yani uçak kullandın mı?    �

- Yok ama uçuş simülasyonlarına girdim. Uçmayı, bröve almayı istesem de sevdiklerimi korkutmaktan korkuyorum.

Peki ilk yazmaya başladığında kaç yaşındaydın?

- 11-12 yaşlarındaydım.

“İlk aşkın” gibi klasik bir soru yerine ilk cümleni sorsam sana?

- Bir sınıf arkadaşımın yazdığı şiiri tamamladım. Yan sıradaki kıza aşıktı, onun için şiir yazıyordu, tamamlayamamıştı.

Sen de onun aşkını mı tamamladın?

- Biraz öyle oldu. O işte “gözlerim doluyor her gördüğümde, bana acı veriyor seni her düşündüğümde” gibi bir şey yazmıştı, ben de tamamladım. Sonra müziklendirdim ve şarkı yaptım onu, hatta birkaç yerde çaldım. Albüme konulacak gibi değil ama şeker bir şarkı oldu. Bir de okulun güzel bir kilisesi vardı onun müzik grubunu falan kurma işini verdiler bana. Sonra üniversiteye geçince işler değişti, ekonomi okumaya başladım. Ailem karşı çıktı oğlum mesleğini eline al, müzikle uğraşma diye.

Ama sen dinlemedin sanırım!

- Ders çalışacağım diye odaya kapanıyor, sonra duymasınlar diye kısık sesle müzik yapıyordum.

MÜZİK LİSTELERİNDE  TÜRLÜ OYUN DÖNÜYOR

Anne-baba ne iş yapıyor?

- Babam sigortacı, annem de yönetici asistanı. Onlar yıllarca çalışıp maaş almış, hayata profesyonelce bakıyorlar. Müzik yapmamı istememeleri normal. Ben de şimdi hak vermiyor değilim onlara, çocuğum olsa aynı onlar gibi düşünürüm. Bu aile refleksi bana göre.

Sektör o kadar mı kötü?

- Sektör korkunç. Elimden geldiğince uzak durmaya çalışıyorum ama mücadele ettiğimiz şeyler yorucu.

En çok ne şaşırtıyor seni?

- Kendisini olduğundan fazla göstermeye çalışanlarla mücadele ediyorum. Geçen gün Youtube’a baktım, hiç bilinmeyen biri 7 milyon beğeni almış, benim şarkım 6 milyon. Ve ben bütün listeleri bilirim, radyo dinlerim. Belli ki orada bir durum var.

Parası olan bastırıp, manipülasyonu yaptırıyor tabii... Peki sence neden bir şey yapılamıyor bu duruma?

- Çok alengirli bir durum ve bolca kandırmaca var. Listelerde, indirmelerde türlü oyunlar dönüyor. Ama biz tişört satmıyoruz ki müzik saıyoruz, kalbe dokunuyoruz.

Kendi içinde nasıl baş ediyorsun?

- Müzik yapmaya çalışıyorum ben. Uzak duruyorum o işlerden, kendi işimi yapıyorum. 9 Mart’ta Bostancı Gösteri Merkezi’nde İstanbul’daki üçüncü konserimi vereceğim ve biletleri şimdiden tükenmek üzere. Üç konserin üçünde de bu ilgiyi görmek her şeyi ortaya koyuyor.

Bir de “salon doldu” haberi yaptırmak için parayla seyirci çağıranlar var. Onu bile gördü bu ülke!

- Tabii. Biletlerde de bir şeyler yapılıyor ama organizatörler bilir her şeyi, kendi aralarında konuşurlar.

ERKEN UYANIP BİRİNE GÜL ALDIĞIM OLDU

Yalın’ı Yalın yapan şarkı hangisidir?

- “Zalim” tabii ki. “Bu çocukta iş varmış” dedirten ise “Keşke”... Bugün bile eline gitar alan, çalıp söyler o şarkıyı. Eminim benim çocuklarım da yıllar sonra o şarkıyı söyleyecek.

“Zalim”i kime yazmıştın?

- Hatırlamıyorum bile.

Hiç erken uyanıp birine gül aldın mı?

- Tabii.

Yazdıklarının ne kadar yaşanmıştır?

- Çoğu yaşanmıştır. Bazıları da içime ukde olanların şarkılara dönüşmüş halidir.

Kendi şarkılarını yazmanın avantajları neler sence?

- Kendi şarkısını yazmayan birinin burada işi çok zor. “Bir Ajda Pekkan değilseniz”, diğer bir deyişle “bir Alex değilseniz” işiniz çok zor. Benim en büyük şansım kendi şarkılarımı yazabiliyor olmam.

Ama o zaman da tekdüzelik ve kendini tekrarlama riski doğmuyor mu?

- Bu eleştiri herkese geliyor. Bugün Cold Play için de aynı şeyi söylüyorlar. Beste bir elden çıkıyorsa, mesela Sezen aksu, MFÖ şarkısı diye bir şey vardır, yer yer coşturur, heyecanlandırır, üzer, ama o duygu hep aynıdır. Farklı bir şey isteyenlere tavsiyem radyo dinlemeleri.

KENAN VE BEREN UMARIM EVLENİLER

Kenan Doğulu’nun benzer versiyonu diyorlar senin için. Sence?

- Elinde gitar olan sempatik tipler olduğumuz için normal. Doğru, camiaya bakınca en çok ona benziyorum. Buna hiçbir zaman takılmadım.

Kenan Doğulu ve Beren Saat ilişkisi için bir dileğin ya da diyeceğin var mı?

- Çok yakışıyorlar. Umarım evlenir ve mutlu olurlar.

Şarkı eğlendirmeli mi, kalbe mi dokunmalı?

- Yerine göre değişir.

Sen hangisini tercih ediyorsun?

- Kalbe dokunmasını, dokunurken de eğlendirmesini.

Yalın hem uzaktır hem de yakın diyorlar?

- Tam da istediğim şey o işte. Biz çok yakını sevmiyoruz memleketçe.

Senin doğru şarkıyı bulma yöntemin nedir?

- Önce benim sevmem gerek. Şuraya bir şarkı koyalım, tutup tutmayacağını anlarım. Bir de her gün şarkı yazmaya çalışmıyorum çünkü biliyorum ki o zaman samimiyetsiz şeyler çıkar.

Bir şarkı yazman kaç gün sürüyor?

- Bazen 30 gün, bazen 30 saat.

ESKİ SEVGİLİM “SENİ  İYİ Kİ TERK ETMİŞİM” DEDİ

Aşk olmazsa şarkı yapamaz mısın?

- Yaparım ama aşkla daha iyi yaparım.

Bir önceki albüm bir ayrılığın ardından çıkmış. “O albüm çıkmasaydı da olurdu, keşke ayrılmasaymışım” dediğin oldu mu hiç?

- Şöyle cevap vereyim bu soruna: Albümden sonra bana o şarkıları yazdıran kız arkadaşımla buluştum, bana “İyi ki terk etmişim seni, bak ne güzel şarkılar yazdın” dedi. “İyi ki gitmişim”e getirdi lafı.

Adıma şarkı yazılsın da, ilişki bitse de olur dedi yani, öyle mi?

- Aynen öyle.

BEN BU HAYATI  BIRAKMAZSAM EVLENEMEM

Zor mu bir müzisyenle yaşamak sence?

- Kolay değil bence.

En zor tarafı?

- Yaşadığımız bu hayatta ikinci kişi hep geri planda kalıyor. Sen hep “o adam” olmak zorundasın; konsere gidiyorsun, kapılar açılıyor, herkes seninle ilgileniyor. Ama yanında da bir kadın var, hep geri planda kalan. Senin de zaman ayırıp ona kendisini iyi hissettirmen gerek. O da bu tempoda kolay iş değil.

Bu sektörden biri ile olursan daha mı rahat edersin acaba...

- Bilmiyorum, emin değilim. O zaman da iki ego çarpışacak.

Sen şarkıcı Yalın’ı bırakıp ne zaman kendin olacaksın?

- Evleneceğim gün bırakırım herhalde. Biraz daha zamanı var.

Gerçekten vazgeçer misin bugünkü hayatından?

- Bırakmazsam evlenemem ki! Ben çok seversem evlenirim ve o kadar sevdiğim birini de bu zor hayata sokmak istemem. Ama şu anda bu imkansız. Her şey bana göre yaşanmak zorunda ve bunu sevdiğin kişiye yaşatamam.

ENERJİSİ YÜKSEK KADINLARDAN HOŞLANIRIM

Elinde sihirli bir değnek olsa ne yapardın kendin için?

- Yaşlandırırım.

Neden?

- Yaşlanınca şu anki hırslarım biraz daha azalmış olacak çünkü. Şu anda herkes kadar hırslıyım, her yaz yeni bir şarkı çıkarıyım, insanlar sevsin istiyorum.

Bu işte yakışıklı olmak ne oranda etkili? Sevgiyi, ilgiyi ne oranda etkiliyor?

- Baktığın kişinin elin yüzü düzgün olsun istersin tabii ama etkili olma oranı şarkılara göre daha düşüktür. Her zaman şarkılar görüntüden daha önemli.

Aşık mısın şu anda?

- Yok değilim. Belki de uzun zamandır aşığım ve yeniden aşık olamıyorum. Bunun cevabını bulamadım aslında.

Az önce ağacın kenarında birlikte dilek tuttuk, sen ne diledin?

- Aşk.

Nasıl kadınlardan hoşlanırsın?

- Cıvıl cıvıl kadınlardan. Güzel gülen, güzel konuşan, hareketli... Bazı kişiler vardır, onlar içeriye girdikleri anda enerjisi yükselir ortamın. İşte onlardan...

EN SON KÖPEĞİM  ÖLDÜĞÜNDE AĞLADIM

Bugüne kadar yaptığın en çılgınca şey?

- Bir anda Londra’ya gitmeye karar verip iki yıl orada yaşamak.

Hobilerin neler?

- Plak topluyorum. PlayStation oynuyorum her erkek gibi. Sinema filmi çok izlerim ama bunu hobi olarak saymam.

En son ne zaman ve niye ağladın?

- En son köpeğim öldüğü zaman ağladım, geçen yıl... Yokluğunu kabullenmem zor oldu.

Çocuk istiyor musun?

- En çok onu düşünüyorum herhalde.

“Dört kızım olsun istiyorum” demişsin?

- Annemler dört kız kardeş, herhalde onladan gördüm ve dört kızım olsun istiyorum.

Yaptığın en büyük saçmalık?

- Bütün planlarımı bir anda değiştiririm, çok kararsızımdır. Otel odaları bana yalnızlık hissi verir, pis bir duygudur o. Mesela bir Ankara konseri sonrasıydı, herkesi odalarına gidip tek tek kaldırdım, kalkın dönüyoruz dedim, tüm ekip apar topar dönmüştük.

Cimri midir Yalın?

- Hiç değilimdir. Paranın çok hesabını çok yapmam. Ben yılbaşında sahneye hazırlanırken arkadaşlarım evde bensiz yılbaşı yemeği yiyordu. Bizde bereket sayılır, çok misafir ağırlarım.

BİR SİNEMA FİLMİ YAPMAK İSTİYORUM

Bir kısa filmde rol aldın ve orada aşk tanrısı Cupid rolündesin. Bir anlamda hikayenin anlatıcısı, toparlayıcısı gibisin de...

- Evet. Çok keyifli bir çalışma oldu. Bu kısa filmin şarkısını da ben yapacağım.

Hayattan en büyük beklentini söyler misin?

- Hayattan beklentilerime yaklaştım aslında. Geriye bir şeyler bırakabilmek en büyük derdim. Hiçbir şeyi yanınızda alıp götüremezsiniz ama isminiz kalıyor. Şimdi bir kısa filmde oynadım. Ayrıca senaryo yazıyorum. İleride bir film yapmak isterim. Çocuklarıma, torunlarıma kalsın...

Twitter’dan Yalın Türkiye turnesine çıkacak mı diye soruyorlar?

- 1 Mart’ta Eskişehir’deyiz. 9 Mart’ta Bostancı Gösteri Merkezi. 16 Mart’ta Münih Theater Fabrik, 26 Mart’ta Rotterdam Luxor. Türkiye turnesi ile ilgili tarihleri yakında açılayacağız.

ADIM HÜSEYİN SOYADIM YALIN

Nüfus kağıdına göre Hüseyin, soyadı Yalın yazıyor. Sana Hüseyin diyen var mı hâlâ?

- Arkadaşlarım, o da bazen. Adımı sakladığımı düşündüler uzun süre. Ama ben bir canlı yayında soyadımı kullandığımı söylemiştim zaten. Bu, Universal Müzik yetkilileriyle oturup, daha etkili olacak bir çıkış için ortak aldığımız bir karardı.