Kaybedilenler ve geçmişin izleri

Güncelleme Tarihi:

Kaybedilenler ve geçmişin izleri
Oluşturulma Tarihi: Nisan 20, 2012 20:01

1920’lerde Britanya kırsalında geçen hayaletli bir gerilim hikâyesi. Gerilimi kadar dramı da başarılı. Özellikle de kaybedilenler ve geçmişin izleri üzerinden ilerleyenlerin dramı. Sürprizli finaliyle dramasını deri altından veren bu Nick Murphy filminin başrollerinde Rebecca Hall ve Dominic West var.

Haberin Devamı

THE AWAKENING
ÖBÜR DÜNYADAN
Yön: Nick Murphy
Oyn: Rebecca Hall, Dominic West, Imelda Staunton
Tür: Gerilim
Süre: 106 dk.

“Fani olduğumuzu hatırla.”
“Hayat verilir, ölüm ortaya çıkar.”
1920’lerin İngilteresinde bir ruh çağırma ayiniyle başlıyor film.
Ve bu ilk sahnede ortaya çıkarılan şarlatanlık bir anlamda ruhlara inanmayın mesajı vermiş oluyor.
Filmin kalanı ise bunun tersini ispatlamak için çalışacak.

SAVAŞ SONRASI RUH ÇAĞIRMALAR ARTIYOR

Özellikle o dönemde (I. Dünya Savaşı ertesi) insanların bedenden çıkan ruhların yaşamaya devam ettiğine inanmasının nedenleri var. Savaşta kaybedilen gençler ve geride kalan kadınlar bunun önde gelenleri.
Filmin başında ruh çağırma seansında bir kadının, şarlatanlığı ortaya çıkaran Florence’in arkasından “Senin çocuğun yok tabii” demesi de buna işaret ediyor zaten.

Haberin Devamı

Kaybedilenler ve geçmişin izleri

GÖRÜNTÜ YÖNETİMİ BAŞARILI

Nişanlısının savaşta ölümünden sonra kendini doğaüstü güçleri açıklamaya adamış olan Florence, ruhlarla ilgili kafasındaki soru işaeretlerini yanıtlamak adına katıldığı bu seanstaki şarlatanlığı ortaya çıkardıktan sonra bir şikayeti araştırmak için taşradaki bir okula gidiyor.
Ve burada kendi hayaletleriyle ve geçmişiyle yüzleşmek zorunda kalıyor.
Taşra demişken, filmin bu sahnelerdeki görüntülerinin ne kadar başarılı olduğunun altını çizmiş olalım.
İngiltere, kırsalı ve ürkütücü şatolarıyla filmin hikâyesine ciddi katkı sağlıyor.

GERİLİM VE DRAM BİR ARADA

Televizyon dizilerinin yazarı, yapımcısı ve yönetmeni olarak tanınan Nick Murphy, ilk uzun metrajlı sinema filminin başrollerini Rebecca Hall ve Dominic West paylaşıyor.
Murphy bu ilk filminde gotik atmosferi başarıyla kurmuş,
1920’lerin İngiltere’sinde acılarla beslenen hikâyesini anlatırken müzikleri, yüzlerdeki dramı, eski okuldaki soğuk ortamı, hüzünlü renkleri ve müziği doğru bir şekilde kullanmış.
Özellikle o süprizli final, Rebecca Hall’un oyunculuğu ve etkileyici eşlik müziği ile akıllarda uzun süre kalıyor.
Öbür Dünyadan, haftanın en sürprizli ve sağlam filmlerinden.

Haberin Devamı

HAFTANIN DİĞER FİLMLERİ

Aksiyon sahneleri için izlenir

Battleship, bildiğimiz amiral battı oyununun beyazperdede şekil bulması. Taktiğe dayalı, rakibin bir sonraki hamlesini kestirerek yapılan bir akıl ve şans oyunu amiral battı. Ateş et, yerini ve büyüklüğünü tahmin ettiğin gemiyi vur kuralı üzerinden ilerleyen oyunu bilmeyenimiz yoktur. Şimdi de beyazperdede bizim yerimize gerçek savaş gemilerine ateş ediyorlar. Rakip ise oldukça sıra dışı; uzaylılar. NASA’dan giden sinyallerle dünyayı keşfeden kötücül uzaylılara karşı dünya için kahramanca savaşan Amerikan askerlerini izliyoruz. Başrollerdeki Taylor Kitsch, Liam Neeson, Alexander Skarsgard gibi oyunculara müzik dünyasından beyazperdeye transfer olan Rihanna eşlik ediyor. Battleship, derinliği ve yaratıcılığı olmayan, senaryosu üzerinde çalışılmadığı için sırtını ağırlıklı olarak aksiyon ve efektlere dayamış bir film. Amerika’nın ünlü oyuncak şirketi Hasbro, Transformers’dan sonra Amiral Battı üzerinden de kar sağlamaya niyetli. Bu tip projelerde biraz yaratıcı ve derinlikli olalım demeye gerek duymuyorlar ne yazık ki. Görüntüyü kurtarmak, birkaç popüler ve yakışıklı oyuncuyla cazibe merkezi yaratmak yetiyor ne de olsa. Ve tabii bir de 200 milyon dolarlık hatırı sayılır bütçenin ürünü olan dev savaş ve aksiyon sahneleri var. Bu duruma alan razı satan razıysa, bize de diyecek fazla bir şey kalmıyor tabii.

Haberin Devamı

Kilden korsanlar bunlar

THE PIRATES! BAND OF MISFITS
KORSANLAR
Yön: Peter Lord
Oyn: Hugh Grant, Salma Hayek, Russell Tovey
Tür: Animasyon
Süre: 89 dk.

Karayip Korsanları ve Jack Sparrow’dan sonra korsan filmlerinin ne kadar popüler olduğunu bilmeyenimiz yok. Bu popülarite şimdi de animasyon dünyasında kendini gösteriyor. Korsanlar!, Peter Lord ve Jeff Newitt tarafından, İngiliz yazar Gideon Defoe’nun The Pirates! adlı çocuk kitabından sinemaya uyarlandı. 3 boyutlu olarak vizyona giren bu filmde kilden yapılma ve hamur gibi görünen karakterler izleyeceksiniz. Korsanlık işinde aslında çok da başarılı olamayan Kaptan Korsan, ‘Yılın Korsanı’ ödülünü almak için rakipleri Kara Bellamy ve Pala Bıyık Liz’i alt etmek zorunda. Bunu yapmak için de şaşkın bir bilim adamını da alıp kötücül güçlere sahip bir kraliçeye karşı mücadele vermesi gerekiyor. Ama bir korsanın en büyük tutkusunun macera olduğunu asla unutmadan! Filmin orijinal seslendirme kadrosunda Hugh Grant, Brendan Gleeson, Jeremy Piven, Brian Blessed var. Türkçe dublajda ise Osman Alkaş, Murat Şen, Burcu Esmersoy ve Barış Özgenç gibi isimler yer alıyor.

Haberin Devamı

Üç erkeğin hayata tutunma çabası

MAR
Yön: Caner Erzincan
Oyn: Volga Sorgu, Yılmaz Şerif, Begüm Kütük, Mahmut Gökgöz
Tür: Dram
Süre: 100 dk.

Caner Erzincan’ın yönettiği ve Volga Sorgu, Begüm Kütük, Güray Kip ile Mahmut Gökgöz’ün oynadığı Mar, taşrada yaşayan, çocuk, ergen, yaşlı, üç erkeğin, fotoğrafını çekmeye çalışıyor. Salyangoz toplayıcısı küçük Güven, yılan avlayarak hayatını kazanan ağabey Yılmaz ve kaçakçılıkta yolun sonuna gelen baba Halil’in hayata tutunma çabasını izliyoruz. Üç erkek de yalnız ve bu ıssızlıklarını kapatacak bir sevgi, kadın arayışı içinde. Üçü de bu eksikliği tamamlamak için çırpınıp duruyor. Ama o kadınlara ulaşmak, coğrafyanın engebeli arazisi kadar zor. Farsça’da ‘yılan’ anlamına gelen Mar, Malatya Film Festivali’nde Volga Sorgu’ya En İyi Erkek Oyuncu ödülünü kazandırmıştı. Mar, aynı zamanda Yeşilçam’ın tanıdık yüzlerinden biri olan Yılmaz Şerif’in sinemaya döndüğü film oldu.

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!