Güncelleme Tarihi:
Kanal D'nin yeni dizisi "Düğün Şarkıcısı"nda bir düğün salonu sahibini canlandıran Erkan Can, bu yıl sinema filmi çekmeyeceğini açıkladı.
Usta oyuncu, "Çok proje var ama sinema yapmak istemiyorum. Çünkü senaryosunu alan geliyor. O yüzden de bu yıl sinema yapmayacağım. Zaten dizi çekerken bir yandan da sinema filminde oynamak zor oluyor" dedi.
Hatice Aslan (Şükran): Erkan Can’dan öğreneceğim çok şey var
- Ben Şükran’ı oynuyorum. Şükran, Kocamustafapaşa’da yaşayan bir kadın. İki kızı var. Geçmişte, beraber büyüdüğü Kudret’le (Erkan Can) bir aşk yaşamış, ancak bazı şeyler onların yollarını ayırmış. Kudret’e Uğurlu Düğün Salonu’nda çalışırken ayrılıp da kendi salonunu açmasından dolayı kırgın, ama aynı zamanda ona hálá aşık. Bazı olaylarla ve kişilerle yüz yüze gelmemek için mahalleden ayrılan Şükran, yıllar sonra aynı mahalleye kızlarıyla birlikte dönüyor. Güçlü ve inatçı bir kadın. Zarar görmemek için içine kapanmış ve kendini çocuklarına adamış. Bu halinin bir sebebi de en yakın arkadaşının, en sevdiği adamla evlenmiş olması...
Bu dizide komedi mi ağır basıyor, dram mı?
- Bir tarafta ciddi bir komedi var, diğer yanda çok ciddi bir aşk... Müzikler de bu çelişkiyi destekleyecek. Kudret ile Şükran’ın şarkısı "İntizar" mesela...
Şükran karakteri için teklif geldiğinde ne düşündünüz? Hiç tereddüt yaşadınız mı?
- Hayır, çünkü daha senaryoyu okur okumaz projeye bayıldım. Çok sıcak geldi bana... İnşallah uzun soluklu bir dizi olur.
Ekibi nasıl buldunuz?
- Umut (Kurt) mükemmel bir oyuncu. Erkan Can ile oynamak ise bambaşka bir olay zaten. Daha önce bir araya gelememiştik, ama sonunda ekranda Erkan Can ile buluştuk. Böyle bir ustayla oynadığım için çok mutluyum. Ondan öğreneceğim çok şey var.
"Ferhunde Hanımlar" dizisinden sonra İstanbul’da çalışmaya başladınız. Buradaki düzene alışabildiniz mi?
- Evet, alıştım. Zaten gelir gelmez de "En Son Babalar Duyar" ve "Hürrem Sultan"da rol almıştım. İstanbul Devlet Tiyatrosu’nda çalışıyorum. 23 yıldır Devlet Tiyatroları’ndayım, ilk kez bu yıl oyunum yok. Bir de bana kalırsa İstanbul, Ankara’ya göre daha sistematik...
"Bıçak Sırtı"nın hemen ardından "Düğün Şarkıcısı"na başlıyorsunuz. Dinlenemediniz bile...
- Dizi, para kazanmak için yaptığımız bir iş. Senaryolar güzel ama sinema kadar kalıcı değil. Buraya harcadığımız karakterleri sinemaya aktarsak, daha güzel olur diye düşünüyorum. Çok dizi var, ama hiçbirinin tutup tutmayacağı belli değil. Kumar oynamak canımızı sıkıyor.
Dizilere sadece para kazanma yolu gibi mi bakıyorsunuz?
- Elbette hayır... Diziler, insanların içindeki sıkıntıyı alıyor. Diziler halkın emniyet supabı, benimse antrenman saham.
"Düğün Şarkıcısı"nda hikaye nasıl bir seyir izleyecek?
- Her bölümde bir düğün göreceğiz. Düğündeki müziklerden düğün sahiplerinin nereli olduğunu anlayacağız. Ben Kudret’i oynuyorum. Kudret’e ilk sevdiğiyle evlenmek nasip olmamış. Olaylar kötü gitmiş. 25 sene sonra eski sevgilisi mahalleye taşınıyor ve eski yaralar nüksediyor. Fakat artık ikisi de evli ve çocukları var. İçten içe bir aşk yaşanıyor diyebilirim. Böyle bir durum üzerinden gidiyoruz. Geçmişe sürekli göndermeler yapılıyor. 59 model bir Chevrolet’miz var ve o da bence başrol oynuyor.
- Sert görünmeye çalışan naif bir adam. Eski ustasına kızıp yolunu ayırmış. Çalışıp her yeri almış. Ticareti güzel yapan, ara sıra şaşıran bir adam... Bazen karşı düğün salonundaki Şükran’ı görmek için arızalar çıkarıyor. Karısıyla görücü usulü evlenmiş. Aslında düzgün bir adam ama ufak tefek yamuklukları var.
İnce eleyip sık dokuyorsunuz ama karşılığını da alıyorsunuz. Bugüne dek hep akılda kalıcı karakterleri oynadınız.
- Akılda kalmanın sırrı, oynarken orada olmak... Rolünüzü yaparken tüm düşüncelerinizle sahnede olmalısınız... Konsantre olursan, kendine inanıyorsan, seyirci de yüzde 90 sana ve o role inanıyor. Bana kalırsa lafların içini doldurabilmek mesele...
Siz de Kudret’inki gibi büyük bir aşk yaşadınız mı?
- Herkes yaşamıştır. Bu diziyle belki de geçmişte kalan yaşanmışlıkları bir kere daha hatırlatacağız.
- Dizileri bir kenara koyarsak, yeni sinema filmi projesi yok mu?
Olmaz mı, hem de o kadar çok var ki... Ama sinema yapmak istemiyorum, senaryosunu alan geliyor çünkü. Zaten bu sene sinema yapmayı düşünmüyorum. Dizi çekerken bir yandan da sinema filminde oynamak zor oluyor. Rol dediğiniz şey kolay kolay çıkmıyor. Rol yapıyorsanız hakkını vermeniz lazım. Bir sürü sinema filmi var ama yapar mıyım, yapmaz mıyım bilmiyorum.