Kavaklıdere, Fransız ’Beaujolais’ şenliğine girdi

Güncelleme Tarihi:

Kavaklıdere, Fransız ’Beaujolais’ şenliğine girdi
Oluşturulma Tarihi: Kasım 17, 2007 00:00

İlk olarak Fransa’da 1940’larda piyasaya sunulan Beaujolais Nouveau (Bojole Nuvo) şaraplarının gelenekselleşen kutlamasına bu yıl, 20 yıldır "beaujolais " üretimi yapan Kavaklıdere de dahil edildi.

Meyvemsi aromalı ve hafif içimli şarap ’beaujolais ’ için her yıl kasım ayının üçüncü perşembesi Fransızların yaşadığı her ülkede kutlamalar yapılıyor. Sadece Fransa’da bu genç şarabın piyasaya çıktığı gün 120’den fazla kutlama düzenleniyor. Fransa’nın tüm şarap tutkunları çarşamba gecesinden itibaren bistrolarda buluşup, saat tam 24.00’ten sonra yılın yeni ’beaujolais ’sini tadıyorlar. Türkiye’de Kavaklıdere de aynı tarihte ’beaujolais ’ üretim tekniğiyle beyaz ve kırmızı Primeur (genç şarap) marka şarapları piyasaya çıkararak, geleneksel bojele kutlamalarında yer buldu.

SEVİLEN ŞARAP DEĞİL RİTÜEL: İsmi çok popüler olan Beaujolais Nuvo, Lyon yakınlarında şaraplarıyla tanınan aynı isimli bölgede daha çok Gamay üzümlerinden yapılıyor. Bu bölgede hiçbir zaman kalite ve fiyat açısından örneğin Bordo ile rekabet edebilecek düzeyde şarap çıkmıyor. Fransızlar bu aromatik şarabın kendisinden çok ritüelini seviyorlar. Beaujolais ahududu ağırlıklı olmak üzere çeşitli kırmızı orman meyveleri, muz, ananas aromalarına sahip. Beyaz Primeur ise fesleğen, ananas, yeşil elma, armut, kavun, limon, narenciye ve zencefil kokularını barındırıyor.

TAZE İÇİLİR: Bu şaraplar üzümlerin hasat edildiği yıl içinde ve kısa sürede tüketilmek üzere üretiliyor. Bağbozumunun hemen ardından üzümdeki ve şıradaki aromalar korunacak şekilde mayalandırılıp, hızla şişelenir ve taze taze içilir. Her yıl o gün piyasaya çıkan bu şarap, birkaç hafta içinde içilir, ocak ayına gelindiğinde şarabın o güzel aromaları kaybolur. Yerine orta halli, iddiasız bir şarap kalır. Beaujolais bu yıl İstanbul’da yine Fransız Sarayı’nda verilen bir davetle kutlandı.

1988’DE BAŞLADI: Kavaklıdere Şarapları Murahhas Azası Ali Başman, 1988’de Türkiye’ye özgü, kaliteli şarap veren iki çeşit Öküzgözü ve Boğazkere üzümleri kullanılarak ilk Türk Primeur kırmızı şarabı, yine aynı espriyle Kapadokya bölgesinin kaliteli şarap veren beyaz üzüm çeşidi ’Emir’ üzümünden de Primeur beyaz şarabı ürettiklerini söyledi.

Ankara, İstanbul, İzmir’de kutlama

ALİ Başman, primeur şarapların piyasaya çıkışını geçen çarşamba gecesi Ankara Sheraton Otel’de düzenlenen tadım gününde yabancı ülkelerin misyon temsilcileri, politikacılar, sanatçılar ve çok sayıda davetli katılıyla kutladıklarını hatırlattı. Fransızların kutlama yaptığı kasımın üçüncü perşembesi ise İstanbul’da Fransız Sarayı’ndaki etkinlğe katılan Kavaklıdere, dün de İzmir’de Fransız konsolosluğundaki Beaujolais etkinliğinde boy gösterdi. Fransızlar Ankara’da bir kutlama yapmıyor.

Üzüm salkımıyla sıkılıyor

BEAUJOLAIS
ya da Primeur yıllandırmaya elverişli şaraplar değil. Kısa zamanda tüketilmesi gereken şarabı, ayıran önemli farklılık, üzümün şaraba işlenmesinde kullanılan karbonik maserasyon yöntemi. Bu geleneksel yöntemde, üzüm taneleri salkımdan ayrılmadan karbondioksitle doyurulup oksijeni uzaklaştırılmış bir tankta fermantasyon ve maserasyona bırakılıyor. Üzüm taneleri oksijenden uzak ortamda hücre içi fermantasyona uğrayıp malik asidin yarısı parçalanıyor.

Her yıl üzüm değişiyor

ALİ
Başman, Primeur şarap üretiminde artık her yıl en aromatik üzümü kullandıklarını, bu yıl kırmızıda Öküzgöz, beyazda da Sultaniye üzümünü seçtiklerini, kullanılan üzümlerin her yıl değişebileceğini söyledi. Kavaklıdere bu yıl Primeur şarapların etiketleri de yeniden tasarladı. İlginin artmasıyla Kavaklıdere bu yıl 20 bin litre kırmızı, 7 bin 500 litre de beyaz Primeur şarap üretti.

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!