Karın ağrısı deyip geçmeyin!

Güncelleme Tarihi:

Karın ağrısı deyip geçmeyin
Oluşturulma Tarihi: Haziran 11, 2009 11:31

Sakarya Üniversitesi Tıp Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Osman Nuri Dilek, karın ağrılarının nedenleri arasında ciddi hastalık belirtileri olabileceğini belirterek, 6 saati geçen karın ağrılarında kesinlikle hekime müracaat edilmesi gerektiğini söyledi.

Dilek, yaptığı açıklamada, toplumda sıkça karşılaşılan bulgulardan biri olan karın ağrılarının mutlaka önemsenmesi gerektiğini belirtti.
Karın ağrısı deyip geçmeyin

   
Karın ağrılarının yüzeysel nedenler yanında, ciddi hastalıklardan da kaynaklanabileceğine dikkati çeken Dilek, şöyle konuştu:         
“Karın ağrısı genellikle hastalarımızda sıkça karşılaştığımız bir bulgudur. Mutlaka önemsenmesi gerekir ve ciddiye alınmalıdır. Niye? Karın ağrısının pek çoğu çeşitli yaş gruplarında farklı sıklıklarda olmak üzere çok basit sebeplerle de olabilir. Üşütme ve ishal kaynaklı olabilir. Çok farklı yüzeysel sebeplerden olabilir ama karın ağrılarının 1/3'ü ameliyatlıktır. Bu, çok ciddi bir rakamdır. Özellikle 6 saat içinde kendiliğinden iyileşmeyen karın ağrısı çekenlerin mutlaka hekimlere başvurmaları gerekiyor. Karın ağrısının nedenleri arasında ciddi hastalık belirtileri olabilir. Kalp hastalarının yüzde 10'u karın ağrısı şikayetiyle hekimlere müracaat eder. Yani karnınız ağrıyorsa nadir de olsa kalbinize bağlı enfarktüs geçiriyor olabilirsiniz. Karın ağrısı geçirdiğiniz enfarktüsün habercisi bile olabilir. 'Karnım ağrıyor' diyerek ağrı kesici içebilirler ama aslında sorun kalptedir. Bu durumda ölüm riski de artar.”
Karın ağrılarının çok çeşitli nedenleri olabileceğini belirten Dilek, karın ağrılarının büyük çoğunluğunun karın içinde bulunan organlara ait hastalıklardan kaynaklandığını belirterek, “Karın ağrıları ülser, ishal ve su kaybı gibi basit nedenlerden kaynaklanabileceği gibi, organ delinmeleri, barsak tıkanmaları, bağırsakların karın içindeki boşluklara girerek fıtık oluşturarak boğulmaları, bağırsakların yapışması, bağırsakların kendi etrafında dönmesi, ürolojik hastalıklar, kadın hastalıklarına ait patolojiler, tümörler ve safra kesesi taşları nedeniyle de olabilir. 60 yaşını aşan her iki kadından birinde safra kesesi taşı olduğunu düşünürsek, bu ciddi bir rakamdır” diye konuştu.

“HEKİME DANIŞILMADAN KESİNLİKLE İLAÇ KULLANILMAMALI”

Bazı insanların karın ağrısını önemsemediklerini ifade eden Dilek, karın ağrılarının da en az kalp ağrıları kadar ciddiye alınması gerektiğini söyledi.             

Sanılanın aksine insanların kalp ağrısından daha çok, karın ağrısına bağlı hastalıklardan kaybedildiğine dikkati çeken Dilek, şöyle konuştu:
“Karın ağrısı olan hastaların ağrıyı mutlaka ciddiye almaları gerekir. Kalp ağrısı ne kadar ciddiyse, karın ağrısı da en az o kadar ciddidir. İnsanlar kalp ağrısından çok karın ağrısı nedeniyle kaybedilir. Bu, medyatik olmaz. Kalp hep medyatiktir. Kalp hassas bir konu, insanlar duygusal yaklaşıyor. Karın ağrıları da ciddiye alınmalı, hekime danışılmadan kesinlikle ilaç kullanılmamalı. Koca karı ilacı kullanılmamalı. Kalbi ağrıyan insanlar hemen doktora gider ama karnı ağrıyanlar gitmez.

Bazen kronik biçimde tekrarlayan karın ağrıları da olur. Karında tümör vardır, yavaş yavaş büyür. Dolayısıyla hasta onu önemsemez. Uzun süre devam eden ama kişileri rahatsız etmeyen karın ağrılarında da mutlaka hekime gitmek gerekiyor. Bu tür bir karın ağrısı tümörün habercisi olabilir. Hastaneye başvurulması durumunda tümörü erken yakalama şansına sahip olabilirsiniz. Karın ağrısı şikayeti çok önemli. Kesinlikle rastgele ilaç alınmamalı.”
Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!