Karım isterse çıplak poz verir

Güncelleme Tarihi:

Karım isterse çıplak poz verir
Oluşturulma Tarihi: Ekim 02, 2010 00:00

Emre Matraş ve Yeşim Erçetin magazinin yeni gözdeleri. Bir ay önce evlenen ikili verdikleri erotik pozlarla ‘Yerli Beckham’lar lakabını aldı. Her ikisi de müzisyen olan çift şimdi bir de ortak single albüm hazırladı. Yeni albümlerini ve ilişkilerini konuşmak için evlerinde buluştuk, işte kendi deyimleriyle Türkiye’nin en cesur çiftinin hikayesi

İkili olarak şarkı söyleme fikri nasıl çıktı?
YEŞİM ERÇETİN: Evlendikten sonra karar verdik. Aşık olduğum adamla şarkı söyleme fikri çok iyi geldi. İki şarkılık bir single hazırladık. ‘Sence’ isimli şarkının söz ve müziği Ali Güven’in. ‘Gerçek Aşkım’ şarkısında müzik Ali Güven’e, sözler kocama ait. Klarineti de Hüsnü Şenlendirici çaldı.

Şimdiye kadar ikinizin de müzikal kariyerinde hep bir eksik vardı. İkili olmak bundan sonrasına nasıl yansır?
EMRE MATRAŞ: Buna neden, bugüne kadar birlikte çalıştığımız insanlar. Ama bu sefer istediğimiz noktaya geleceğiz.

Albümün sound’unu nasıl tarif edersiniz?
Y.E: ‘Gerçek Aşkım’ ilk dinlediğinizde arabesk gibi gelse de tam bir pop şarkı. ‘Sence’ ise içinde R&B, techno ve pop ritimlerini bir arada bulunduruyor.

Pop müzikte nasıl bir açığı dolduracaksınız?
E.M: Bize Metin-Eda Özülkü çiftini örnek gösteriyorlar. Ama alakası yok. Biz cesuruz. Enerjimiz ve fiziğimiz başka bir çiftte yok.

Birbirinizin sesini beğeniyor musunuz?
E.M: Ses renklerimiz güzel öpüşüyor. Tıpkı aşık çiftlerin ten uyumu gibi.

Nasıl tanıştığınıza gelirsek?
E.M: Bizimki aslında kader. Yeşim 16 yaşındayken biz sözlüydük. Evlenmeyi ilk düşündüğüm kişiydi. Sonra çocukça tartışmalar yüzünden ayrıldık.

Yıllar sonra yeniden nasıl karşılaştınız?
E.M: Kıbrıs’ta yaşadığım için Yeşim’in şarkı söylediğinden haberim yoktu. Türkiye’ye döndüğümde Etiler’de bir barda Yeşim’in afişlerini gördüm. Ona ulaştım ve bir daha kopmadık. Bir ay önce de evlendik. Biz birbirimiz için yaratılmışız.

Romantik misiniz?
E.M: Ben romantiğim, ona şarkı bile yazdım. Ama Yeşim bildiğiniz Abiye Kuzu (Gülüyor).

Boy farkınız çok mu?
E.M: Aslında aramızda iki santim var. Ama Yeşim 12 santim topuklu giyiyor.

Birbirinize taktığınız lakaplar var mı?
E.M: Abiye’nin çiçek açmış hali, diyorum.
Y.E: Ben ona kocişkom derim, o da bana aşkitom der.

O BENİM KARIM KARDEŞİM İSTERSEM ÇIPLAK POZ VERİR

Şimşekleri üzerinize çekecek bir çift gibi duruyorsunuz...

- Meyve veren ağaç taşlanır. Türkiye bazı şeylere açık olsa da yine de tutucu. Aslında laf atanlar bile içten içe cesaretimizi takdir ediyor.

Erotik fotoğraflarınıza gelirsek... Eşinizi kıskanmıyor musunuz?
- O zaten benim karım kardeşim! Neden kıskanayım? İstersem çıplak poz verir. Hayret bir şey. Kime hesap vereceğim?

17 yıl önce de çırılçıplak bir klip çekmiştiniz. Çıplaklığı çok mu seviyorsunuz?
- Erotizmi aşkta da, hayatta da seviyorum. Ve o tarzda yaşıyorum.

‘O tarzda yaşıyorum’ derken...
- Fotoğraflarda gördüğünüzün yüzde 70’ini evde yaşıyoruz. Ama devamlı iç çamaşırıyla oturmuyoruz. Zamanı geldiğinde arkadaş, zamanı geldiğinde kışkırtıcı oluyoruz.

Bu cesaretinizin sınırı ne?
- İkimizin de kızı var. Bundan daha uçlarda işler yapmayacağız.

‘Çakma Beckham çifti’ benzetmesine yorumlarınız ne?
- Evet kendimize onları örnek aldık. Ama kimseyi taklit etmiyoruz. Bence Türkiye’nin en cesur çiftiyiz.

Çocuklarınız bu pozlara ne dedi?
- Kızlarımın biri dokuz, diğeri 13 yaşında. Yeşim’in kızı Yağmur sekiz yaşında. Fazla bir tepki göstermediler. Sonuçta ben babalarıyım ve bu pozları karımla veriyorum.

KURUŞUM YOK, İNTİHARI DÜŞÜNDÜM ŞİMDİ YEŞİM’İN EVİNDE YAŞIYORUM

Müziği neden bıraktınız?
- Albüm yaptığım dönemlerde, menajerim benim adıma aslında aşiret olan bir firmayla anlaşma imzalamış. Albümümü o firmadan çıkartmamı istediler. Bunun üzerine babam müziği bırakmamı istedi ve beni Kıbrıs’a gönderdi.

Eski eşinizle bu dönemde mi tanıştınız?
- Evet. Elini bile tutmadan evlenme teklifi ettim. Ortada aşk yoktu. Zamanla anlaşmamaya başladık. Özel hayatımız kalmamıştı. Ama eşim bir türlü boşanmıyordu. Bir gün elinde bir kağıtla geldi: “Bunu imzala boşanırız” dedi. Ben de okumadan imzaladım.

Ne vardı kağıtta? İnsan hiç okumadan imzalar mı?
- O saatte boşanmak için ne istese yapardım. İsteklerini mahkemede duydum.

Neler istedi?
- Acarkent’ten bir villa, 400 milyarlık bir jeep, bir milyon dolar nakit para ve çocukların ihtiyacını karşılamamı istedi. Ve şu anda Matraş’tan gelen her şeyime haciz koydu. Demek ki beni para olarak görmüş. 13 senem boşa geçmiş.

Şimdi maddi durumunuz nasıl?
- Kuruşum yok. Yeşim’in evinde oturuyorum. Aidatları ve her şeyi o ödüyor.

Parasız kalma sizi bunalıma soktu mu?
- Bir-iki sene yaşamadım neredeyse. İki kere intiharı düşündüm. Hamburger bile alamıyordum. Çalışmak istediğimde “Sen Matraş’sın ne işin var burada” diyorlardı. Bankalar kredi vermek için sıradayken hepsi yok oldu. Arkadaşlarımın çoğu da...

SOYADIMI DEĞİŞTİRECEĞİM

Uzun zaman Kıbrıs’ta yaşadım. Babam vefat edene kadar Matraş’ta çalıştım. Babamın ölünce diğer ortak amcamlarımla sorunlar başladı. Annemin sigorta ve maaşlarını kestiler. Daha önceki hayatımın sadece yüzde birini verdiler. Ağabeyim de amcamların yanında oldu. 3-4 gün parasız kaldım. Yemek yiyemedim. Ve bunların sonucunda mahkeme açtım. Kazandım da. Haciz kararı çıkmak üzere. Bana mahkeme kararıyla 70 milyon dolardan fazla para düşüyor. En yakın zamanda da soyadımı değiştireceğim.
Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!