Karikatür değil fotoğrafı gibi olmalı

Güncelleme Tarihi:

Karikatür değil fotoğrafı gibi olmalı
Oluşturulma Tarihi: Kasım 21, 2010 00:00

Mutlu Karademir The Marmara Bodrum’un hem spor hocası hem de hamamında kese atıyor. Spor yaptırdıkları arasında Ahmet Ertegün gibi ünlü isimler var. Fakat onu asıl heyecanlandıran; ilk kez 1999’da geldiği Bodrum’da tanıştığı tekneler. Daha doğrusu onların maketlerini yapmak.

Haberin Devamı

Askerlik için yolu Bodrum’a düşene kadar Mutlu Karademir’in (37) deniz, denizcilik ve deniz taşıtlarıyla uzaktan yakından hiçbir ilgisi yoktu. Üstelik asıl mesleği fitness antrenörlüğü olmasına rağmen yüzme bile bilmiyordu. Hala da bilmiyor!
Önce mahcup bir aşık gibi, uzaktan uzağa teknelerin karakalem resimlerini çizdi. Bir arkadaş ortamında bahsi geçen minyatür tekneler, merakını iyice kamçıladı. Kendi kendine model tekne yapmaya girişti. Ahşap tutkusu zamanla tekneleri bire bir minyatürize etmeye dönüştü. Kafasında canlandırarak yaptığı ilk tekne modelini yakın bir arkadaşına hediye etti. Denemeleri sırasında ortaya çıkan altı maket, şimdi farklı arkadaşlarının evlerini süslüyor.
Bu işi ciddi ciddi yapmayı kafasına koyduktan sonra, tersanelere gidip fotoğraflar çekti. Ona göre modelcilikte başarılı olabilmek için gereken yegane şey, iyi bir gözlemci olmak. Gördüklerini kağıtta pekiştirip, ahşaba uyarlamayı denedi. Modelcilikte en büyük sıkıntının tekne planlarına ulaşmak olduğunu söylüyor. Neyse ki, sakin ve sabırlı bir insan olması işleri biraz olsun kolaylaştırdı. Maalesef örnek alabileceği kimse de yoktu, çünkü modelciliğin kahramanları genellikle gizli saklı köşelerdeydi...
2002 yılından itibaren profesyonel modelciliğe geçti Karademir. Modelcilik yaşamı, ilk sahip olduğu maket malzemesi olan kırmızı kıl testereyle başladı. Yeni malzemeler ve işini kolaylaştıracak birkaç elektrikli makineyle evin bir odasını atölyeye dönüştürdü. Artık gündüz oteldeki mesaisini tamamlıyor, geceleri de uyumadan saatlerce maketlerin başında ter döküyordu. Her yaptığı modelde yeni teknikler geliştirdi. “Birini başarabildiğinizde yenisine başlamak için can atıyorsunuz. Ve her deneme yeni zorluklar ve tecrübeler getiriyor. Bakış açınızı genişletmeyi ve objelere farklı açılardan bakarak türetmeyi öğreniyorsunuz” diye anlatıyor bu süreci.

Haberin Devamı

PASSİFLORA ETKİSİ

Hazır malzeme bulmanın zor olduğunu da belirtip ekliyor: “Bir elektrik kablosuna veya aşçı düğmesine bile ‘bundan ne yapabilirim’ diye bakmaya başlıyorsunuz. Genellikle teknesinin modelini isteyenler, kafalarında boyuyla ilgili bir ölçü belirliyor. Böylece sizin kullanacağınız objelerin boyutları da değişiyor. Var olan malzemeyi uyarlamak veya uygun materyal düşünüp işlemek durumunda kalıyorsunuz. En çok takı tasarımı konusunda satış yapan dükkanlardan malzeme buluyorum. Malzeme temini görsel yaratıcılık ve pratik zekayla da alakalı.”
Detayları ve gerçekçiliği çok önemseyen Karademir; “Teknenin modeli gerçeğinin karikatürü değil fotoğrafı gibi durmalı” diyor. Yaptıklarını sahibine götürmeyi hem istiyor hem de istemiyor: “Benim elimde şekillendikleri için sanki bir parçam gitmiş gibi hissediyorum. Öte yandan, tekne sahipleri de doğumhane kapısında bekleyen babalar kadar heyecanlı oluyor.”
Spor hocalığıyla tekne maketçiliğini bir arada götürmekte pek zorlanmıyor ancak: “Asıl zorluk evliliği yürütmekte. Bereket, bir bebeğimiz olmasına rağmen eşim Burçak’tan bu konuda ciddi destek görüyorum. Maket resmen bağımlılık yaratıyor, eşinizle bile görüşemiyorsunuz. İnsan başına oturduğunda kalkmakta zorlanıyor. En yakındakiler için çok zahmetli, hele de atölye evin içindeyse. Boya kokusu, zımpara tozu... Fakat çok oyalayıcı ve kafa dağıtıcı. Bende Passiflora etkisi yaratıyor.”

Haberin Devamı

GENELLİKLE YABANCILAR İSTİYOR

* Toplam 11 model tekne yaptı. Philoche (tirhandil model) ve That’s Life’tan (aynakıç model) sonra ilk kez bir motor yat siparişi aldı. Böylece Yalıkavak Port Marina’ya bağlı Haylaz’ı tamamladı. Ardından yeni bebeği Golden Miss’e (aynakıç model) başladı. Yaparken en çok zevk aldığı modelse ahşap gulet.
* Maketin tamamlanma süresi ve maliyeti talep edilen tekneye bağlı. Üç ayda da sekiz ayda tamamladığı oldu. Ağaç miktarı, yapıştırıcı ve boya maliyetleri tekneye göre değişiyor.
* İlk kez 2003’te Bodrum yapımı Philoche’nin maketini 2 bin dolara sattı. Bodrum’da bağlı teknenin sahibi bir Fransız. Maket fiyatlarıysa 3-5 bin Euro arasında değişiyor.
* Sipariş verenler genellikle kışın evde, teknesinden bir hatıra bulunsun isteyenler. Biri hariç hepsi yabancı.
* Henüz koleksiyonu yok. Hatta evinde sergileyebileceği bir maketi bile yok. Siparişler haricindeki maketleri bundan sonra koleksiyon haline getirmek istiyor. Hatta ona kalsa, her modelden iki tane yapıp, birini koleksiyonu için saklayacak...
* En yakın zamanda bir sergi ve ayrı bir atölye açmak istiyor. www.woodenarte.com

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!