Oluşturulma Tarihi: Temmuz 29, 2005 00:33
‘Genç Moda Tasarımcıları’ yarışmasının bu yılki birincisi Deniz Yeğin, ‘Kardelenler’ adını verdiği koleksiyonu Ayşe Kulin’in ‘Kardelenler’ romanını okuduktan sonra hazırlamış.
İstanbul Tekstil ve Konfeksiyon İhracatçıları Birliği (İTKİB) tarafından 13 yıldır düzenlenen ‘Genç Moda Tasarımcıları’ yarışmasının bu yılki birincisi ‘Kardelenler’ koleksiyonu ile Deniz Yeğin olmuştu. Yeğin, rüyaların gerçeğe dönüştüğü tasarımlarını ve tasarımların topluma gerçek bir mesaj verme kaygısı taşıyan hikayesini bu hafta piyasaya çıkan Hello! dergisine anlattı.
- Yarışmaya nasıl hazırlandınız?
Rüya temasından yola çıktık. Gördüğümüz rüyalardan tutun da geleceğe dönük rüyalara kadar. O sıralarda Ayşe Kulin’in Çağdaş Yaşamı Destekleme Derneği’yle ortak projesi olan Kardelenler kitabını okumuştum. Çok etkilendim.
- Nasıl bir rüyaydı sizinki?
Türkiye’ye yeni dönmüştüm. İstanbul’da kendi çevremizle sınırlı kalıp, Türkiye’nin geri kalanını unutuyormuşuz gibi hissettim. Sadece hissetmek değil, unuttuğumuzu gördüm Kitabı okuyunca, Doğu’da özellikle çok çocuklu ailelerin okuma şansı bulamayan çocuklarından, 15-16 yaşına geldiğinde evlendirilen ve genç yaşta çocuk sahibi olan küçük kızların yaşamlarından çok etkilendim. Bu çocukların eğitilmesi gerektiğine inanıyorum. Bu nedenle, bu projeyi desteklemek için bir şeyler yapmak istedim. Türkiye’nin her yerinden kadınların seslerinin yükseldiği, eğitimli kadınların olduğu bir ülke hayal ettiğim için tema olarak ‘Kardelenler’i seçtim. Kumaş seçiminden tutun da siluetlere karar verme aşamasına kadar Kardelen’in karakterleri yardımcı oldu bana.
- Koleksiyon hangi detaylarla hayat buldu?
Yün ve keçe detaylarına yer verdim. Bu sert malzemeler kızların güçlü ve azimli yönlerini temsil ediyordu. Kitap okunduktan sonra ortaya çıkan bir şey var ki, bu karakterler güçlü oldukları kadar da kırılganlar. Bu nedenle yünü ipek şifonlarla kullanarak o tezatlığı vurgulamak istedim. İpek onların o narin hallerini temsil ediyor. Ardından küçük oyalar yaptırdım ve onları kardelene benzettim. Bu detayları astarlarda da kullandım. Tığ işleri ve keçe toplara yer verdim. Kırık ekru tonları ana rengim oldu; yanına kardelenden esinlenerek uçuk yeşil, utangaç, kırılgan hallerini hatırlayınca, uçuk pembe tonlarını seçtim. Kış koleksiyonu olduğu için her parçada dış giyim var. Kalın el örgüsü iki kazak ve aralarında yine ipek...
- Tasarım geçmişiniz kaç yıl öncesine dayanıyor?
Cağaloğlu Anadolu Lisesi’nden mezun olduktan sonra, Pratt Institut of Art Design okulunda moda tasarımı okudum. Buradaki eğitimimi sırasında Sabotage adlı bir Alman giyim firmasında, Dolce & Gabbana New York, pazarlama, basın ve halkla ilişkiler ofisinde çalıştım. Üçüncü sınıf yıl sonu defilesinde iç çamaşırı koleksiyonum Victoria’s Secret’ın o dönemdeki tasarımcısından ödül aldı. Dördüncü sınıfta temasını benim seçtiğim bir hazır giyim koleksiyonuyla Micheal-Husni adlı avangarde tasarımcıların ödülünü aldım. Mezun olduktan sonra Jungal firmasında, tasarım asistanı olarak çalıştım. Geçen temmuz ayında İstanbul’a döndüm.
- Beğendiğiniz tasarımcılar?
Marni, Isabel Marant, Helmut Lang, Balenciaga, Stella McCartney, Burberry Prorsum, Byblos.
- Tarzını beğendiğiniz isimler?
Kate Blanchett, Chloe Sevigny, Kirsten Dunst, Margherita Missoni.