Güncelleme Tarihi:
Sen kalk;
Kadın olarak dünyaya gel.
Hatta cinsiyetin kız diye babanın başını öne eğ.
Okula git, başarılı olmak için canını dişine tak.
Sonra annene, babana laf getirmemek ve ‘Elalem ne der’ demesinler diye dürüst, düzgün, her şeyden önemlisi namuslu bir hayat sür.
Üniversite bitir.
Aşık ol ya da görücü usulüyle evlen.
Hayatını eşine, evine, çocuklarına ada.
Yeme yedir.
İçme içir.
Giyme giydir.
Evi çekip çevir.
Saçını süpürge et.
Her şeyin en mükemmel şekilde yürümesi için en ince ayrıntısına kadar düşün.
Ailen ve arkadaşların için her şeyin en iyisini yap.
İyi ve kötü günlerinde onların yanında ol.
Eşin istemiyor diye üniversite okuduğun halde çalışma.
Kendin için değil başkaları için yaşa.
Eşine karılık görevi yap.
Bunları yaptığın için bir süre sonra tutkuların, heyecanların, yapmak istediklerin görmezden gelinsin.
Bir tür çantada keklik ol.
Eşin, hayat şartlarına yetişemediğinde, ona yardımcı olmak ve aileye katkıda bulunmak için ev hayatını aksatmadan dışarıda da çalışmaya başla.
Para kazan.
Sorumlulukların daha da artmasına rağmen yine en iyi şekilde her şeye yetiş.
Tüm bunları yap.
Üstüne haklı olarak biraz sevgi, saygı, nezaket bekle.
Hatta arada bir de eşinden sürpriz beklemeyi de ihmal etme.
Yok yaaaaaa!
Olduuuu!
Başka?
Bu kadar çok şey bekleyemezsiniz!
Sevgi, saygı, değer, hoşgörü, anlayış, sürpriz gibi inceliklerden çok değil bir parçasını beklemek ve hatta kendinize madalya takılmasını
düşünmek yerine yapılan ve sizin de katlanmak zorunda kaldığınız bir şey var ey kadınlar!
Duymuşsunuzdur.
Kadınlar işsizlik artışının sorumlusu olarak suçlanıyor şimdi!
Olmaz, yetmez bu suçlama.
Suçlamakla kalmayıp cezaları da verilmeli.
Müebbet!
Bu da yetmez derseniz…
Asmak lazım kadınları ya da töre uğruna canlarından olanlar gibi öldürülmeli ki değerleri o zaman anlaşılsın!
Gerçi erkekler, kıymet bilmeyip, kadınları yaşarken de öldürüyorlar ya!