Kadınlara destek olmak için hamile kaldılar

Güncelleme Tarihi:

Kadınlara destek olmak için hamile kaldılar
Oluşturulma Tarihi: Haziran 27, 2009 00:00

Yılmaz Erdoğan, Yetkin Dikinciler, Keremcem, Hakan Yılmaz ve Cemal Hünal, Hürriyet Gazetesi’nin “Aile İçi Şiddete Son! Kampanyası”na destek vermek için hamile göbekliği taktı, fotoğraf çektirdi. Proje kapsamında satılan “Encinta by muna” markalı hamile tişörtlerinden elde edilecek gelir, Türkiye’nin ilk ve tek 7 gün 24 saat hizmet veren, 0212 656 96 96 numaralı Acil Yardım Hattı’na aktarılacak.

5 ünlü erkek; Yılmaz Erdoğan, Yetkin Dikinciler, Keremcem, Hakan Yılmaz ve Cemal Hünal, aile içi şiddete karşı mücadeleye destek olabilmek için hamile göbekliği takarak objektif karşısına geçti. Hamile kıyafetleri markası “Encinta by muna”nın projeye özel ürettiği ve üzerlerinde sevgi mesajlı illüstrasyonlar bulunan 5 farklı renkteki tişörtle poz verdiler. Fotoğrafları Bennu Gerede çekti, organizasyonu Hip Atölye gerçekleştirdi.

Televizyon, sinema ve müzik dünyasının sevilen bu 5 ismi ayrıca, aile içinde yaşanan şiddetle ilgili düşüncelerini paylaştı, mesajlar verdi. Şiddetin yok olması konusunda dileklerde bulundular.

Giydikleri sarı, pembe, beyaz, mavi ve yeşil renkteki tişörtler, markanın İstanbul Galata’daki butiğinden, 27 Haziran-4 Temmuz tarihleri arasında İstinye Park Alışveriş Merkezi’ndeki standdan ya da www.munafashiononline.com veya www.munafashionproject sitelerinden satın alınabilir. Satıştan elde edilecek gelir, Aile İçi Şiddete Son! Kampanyası Acil Yardım Hattı yararına, Aralık Derneği’ne aktarılacak.

“Encinta by muna”nın sahibi Ayşe Akkay, “Susmak asla bir çözüm değil ve şiddete uğrayan bir kişi kesinlikle sahipsiz ve yalnız değil! Birileri yardım etmek için bir telefon kadar yakınlarında, aramalarını bekliyorlar” diyor.

5 ünlü erkek hamileliğini anlattı

Hakan Yılmaz
Kadına şiddet, zayıflığın en büyüğü


Şiddetin tamamen yok olacağını asla düşünmüyorum. Dünya üzerinde halen devam eden savaş ve iç savaşlar var. İnsanoğlu va rolduğu sürece bunlar devam edecektir. Ama aile içi şiddete gelince önümüze çok daha acımasız bir tablo sunuluyor. İnsanın kendi ailesine, çocuğuna şiddet uygulamasını affedilmeyecek derecede bir çirkinlik ve çaresizlik olarak görüyorum. Bu davranışların ve eylemlerin sona erebilmesi için sadece eğitim değil, psikolojik yardımların da verilmesi gerekiyor.
Daha önce komedi dizilerinde hamile erkek rolü oynamıştım ve aynı kıyafetlere bürünmüştüm. Eminim ki asla bir kadın gibi hissedemeyiz ve o duyguları yaşayamayız. Çok samimi söylüyorum, kadınların ve hamile kadınların işleri bizlerden çok daha zor. Bir de bu duruma şiddet eklenince daha da üzücü ve acınası bir durum ortaya çıkıyor. Şiddetin her türlüsünü lanetliyorum! Şiddet göstermek ve bir kadına şiddet uygulamak zayıflığın en büyüğüdür.

Yetkin Dikinciler
Çekimden sonra tişörtü ‘İçimde hissettim’ diye imzaladım

Yaptığım işten dolayı beni fark eden insanların, bu projeyi de fark edebileceklerini düşündüğüm için kabul ettim. İstedim ki, ‘Aile kutsaldır’ teranesine kapılıp, aile içinde olan bitenlerin, kişinin yaşama hakkına, beden bütünlüğüne, ruh sağlığına verdiği zararı görmezden gelmeyelim. Şiddetin her türlüsüne, aile içi olanına da dur diyelim. Şiddet, empatiyle, hoşgörüyle, farklılıkları zenginleştirici sayarak ve insan onurunu her şeyin üstünde tutarak yok olabilir. Hiçbir akrabalık bağı, medeni durum, bir insana diğerine hükmetme, hükmünü zorla, şiddetle geçirme hakkını vermez.
Göbekliği taktım, objektif karşısına geçtim. Çekim bittiğinde, ekip giydiğim tişörtü imzalamamı istedi. İmzayı atmadan önce, iki kelime yazmak geldi içimden: “İçimde hissettim.”

Keremcem
Bence her erkek bu göbekliği takmalı

/images/100/0x0/55eaace6f018fbb8f88f8eb1

Sırf aile içinde yaşanıyor diye şiddeti mazur görmek veya görmezden gelmek hepimizin ayıbı olurdu. Ailenin mahrem yapısını, şiddeti gizlemek ya da haklı göstermek amacıyla kullanmak bu kuruma yapılabilecek en büyük kötülük. Sebebi ne olursa olsun aile içi şiddete karşı durmak ve buna maruz kalanları bilinçlendirmek, korumak ve gizlememeleri için yüreklendirmek hepimizin ödevi.
Hayatta kötü olan her şey gibi şiddet de yok olmayacak. Ama her kötülüğün cezası var, hukuk ve kanunlar da bu yüzden değil mi zaten? Yeter ki gizli kalmasın, haklı görülmesin. Bu bilinci yaratmanın tek yolu ise eğitim.
Bedeninde iki can taşımanın nasıl bir duygu olduğunu merak ederdim hep. Duygusal açıdan olmasa da fiziksel olarak bunu hissetmek değişik ve heyecan vericiydi. Ve karnında bebeğini taşıyan bir anneye şiddet uygulamanın kabul edilemezliğini daha da perçinledi benim için. Şiddet uygulanan her annenin zırhı olmak istedim o an. Bence her erkeğe bu göbeklik takılmalı, belki o zaman biraz akılları başlarına gelir.

Yılmaz Erdoğan
Baba adayı olarak karnımda zaten bir varlığın hissiyle yaşıyorum
/images/100/0x0/55eaace6f018fbb8f88f8eb3


Şiddetin, aile içi ve dışı, her türlüsüne karşıyım. Bu sebeple bu projede olmayı istedim.
Yeni bir nesil gelecek ve şiddetin bu kadarı iyi, bu kadarı kötü ayrımı yapmadan, bunu en büyük ayıp olarak sayacak ve artık şiddet uygulanmayacak. Zaten aile içinde yaşanan şiddetin son bulması ile dışarıda yaşanan şiddet de sona erecektir.
Klasik bir yorum da olsa eğitim çok önemli. Toplumumuzda şiddeti uygulayan hiçbir bireyin ben şiddet seviyorum dediğini zannetmiyorum. Ve bu insanların şiddeti neden uyguladıklarını bile bilmediklerini düşünüyorum. Eğitim stratejileri değiştirilmeli ve öncelikle içimizdeki şiddete yönelmeliyiz. Herkes elinden geldiğince, bireysel olarak bu tür projelere destek vermeli.
Ben zaten baba adayı birisi olarak bir süredir karnımda bir varlığın hissiyle yaşıyorum. Göbekliği taktığım zaman yaşadığım hissi, şu aralar iyi bildiğimi söyleyebilirim.

Cemal Hünal
Önemli olan çocukların şiddetten uzak yaşaması


Benim için en önemlisi çocukların şiddetten uzak, güzel ve mutlu yaşayabilmeleri, doğru şekillenebilmeleri. Şiddetin insanlarla beraber dünyaya çarpan bir meteorla yok olacağını düşünüyorum. Hamile olunca neler hissettim? Sünger bir göbeklik takmış gibi hissettim. Bu şekilde karnında canlı yavrusunun ağırlığını hisseden bir annenin duyguları anlaşılamaz zaten değil mi?
Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!