İkinci sınıf özel günler liginden birinci lige çıktı. Şimdi orada; Anneler, Babalar, Sevgililer Günü’yle handiyse yanyana duruyor. Kadınlar Günü’ne özel indirimler, kampanyalar düzenleniyor. Bu kutlama biçimi son 4 yılda tırmanışa geçti. Bu yıl Kadınlar Günü münasebetiyle yarı fiyatına fasıl dinlemek de mümkün, bedava dondurma
yemek de. Epilasyon ve cilt bakımında indirim yapan bile var. Peki, ilk adı Dünya Emekçi Kadınlar Günü olan 8 Mart, nasıl bu hale geldi?
Bundan 152 yıl önce, 1857’nin baharında New York fabrikalarında tekstil işçisi olarak çalışan kadınlar daha fazla ücret, daha insani koşullar ve eşit haklar peşindeydi. Yüzlerce kadın bir bahar günü uzun çalışma saatlerini, aldıkları düşük ücretleri ve dayanılmaz çalışma koşullarını protesto etmek için greve başladılar. Grev, polis müdahalesi ve 129 kadının yanarak ölmesi ile sona erdi. Bu grevlerin bugün 8 Mart’ta kutladığımız Kadınlar Günü’nün temellerini oluşturduğuna inanılıyor.
İlk olaydan 53 yıl sonra Kopenhag’da toplanan Sosyalist Enternasyonal’de uluslararası boyutta bir Kadınlar Günü ilan edilmesine karar verildiyse de kesin bir tarih belirlenmedi. Nihayet 1917 yılına gelindiğinde, savaştan iki milyon asker kaybederek çıkan Rusya’da kadınlar ülke politikalarını protesto ederek ayaklandılar. Çar dört gün sonra kadınlara seçme hakkı verdiğinde Gregoryen takvim 8 Mart’ı gösteriyordu ve Kadınlar Günü için aranan tarih bulunmuştu.
Bir de bugüne bakalım. Dünya’daki en fakir insanların büyük bir çoğunluğunu kadınlar oluşturuyor. Eğitim almamış insanların büyük çoğunluğu yine kadınlar. Kadınlar hala erkeklerin altında ücretlerle çalıştırılıyor. Milyonlarca kadının varsa kocasından veya babasından başka sosyal güvencesi yok. Türkiye’de her 100 kadından 20’si okuma yazma bilmiyor.
Tablo karamsar mı geldi? Üzülmeyin, nasıl olsa yarın Kadınlar Günü. Keyfinizi yerine getirecek bir etkinlik mutlaka bulunur. Ucuza hamam veya masaj sefası yapabilirsiniz örneğin. Ya da yarı fiyatına rakı-
balık yapar, üstüne bir de fasıl dinlersiniz. Bu örnekleri laf olsun diye vermiyorum. Bu kampanyalar gerçekten var. Belki kadınların bir türlü iyileşmeyen sosyal statüsünden dolayı, Türkiye’de Dünya Kadınlar Günü artık indirimlerle kutlanıyor.
Kabaca bir araştırma yaptım ve ne Avrupa’da ne de tüketimin merkezi ABD’de böyle uygulamalara rastlamadım. Varsa da yaygın değil. Gerçi tüm dünya kriz yüzünden indirimde olduğundan, ikinci bir indirime gerek görmemiş de olabilirler. Dünyanın geri kalanında 8 Mart genellikle sergiler, sempozyumlar, konserler, söyleşilerle kutlanıyor, başarılı ve örnek kadınların hayat hikayeleri yayınlanıyor. Eski Sovyet ülkelerinde, kadınlara çiçek ve küçük hediyeler alma alışkanlığı var. İtalya ve Rusya’da erkekler 8 Mart’ta mimoza veriyor kadınlara.
8 MART İNDİRİMİ ÇOK MU KÖTÜ Peki tüketimin 8 Mart’ta itici güç haline geliyor olması çok kötü bir şey mi? Olmayabilir. Sadece tüketimden ibaret olmadığı sürece, bu özel günün ve maksadının dikkat çekmesine hizmet edebilir. Şunu kabul etmek lazım ki, bundan 10 yıl evvel 8 Mart pek öyle herkesin bildiği bir gün değildi. O günü kutlayan kadınlar da, zaten bilinçli, haklarının farkında olan ve kadının yaşam kalitesinin geliştirilmesi için çalışan kadınlardı. Tüm bu tüketim curcunası içinde 8 Mart bilincinin tabana yayılması sağlanabilir. Tabii Kadınlar Günü’nün 1 Mayıs’tan pek farkı olmadığını unutmamak kaydıyla. Burada Bahar Bayramı olan 1 Mayıs’tan değil, İşçi Bayramı’ndan bahsettiğimi özellikle belirtmeme gerek yok sanırım.
HER BEŞ KADINDAN BİRİ OKUMA YAZMA BİLMİYOROkur yazar olmayan kadınların nüfusa oranı, 2000 yılı verilerine göre yüzde 19.4. Yani yaklaşık olarak her 5 kadından biri okuma yazma bilmiyor. Üniversite mezunu kadınların oranı yüzde 3.9 ile erkeklerin yarısı. 2003 yılında idari görevde, yönetici pozisyonunda çalışan kadınların oranı yüzde 6’ydı. Bu oran Mısır’da yüzde 9, İran’da yüzde 13, Ermenistan’da yüzde 24, İsrail’de ise yüzde 29. Kadınların 41.9’u hayatı boyunca en az bir kez erkeklerden şiddet görmüş. 2004’te, taşınmaz mal varlıklarının sadece yüzde 8’i kadınlara aitti.
Sosyal Psikolog Prof. Dr. Üstün Dökmen
İkinci yüzüğü erkek taksın, fazla yüzük göz çıkarmaz ama ilkini kadın almalıBatıda 1 Nisan şakası vardır, bilirsiniz. Ben sizi kandıracağım, ya da siz beni kandıracaksınız, hep birlikte güleceğiz. Oysa bizde adam karşısındakinden dolma kalemini ister, şuraya bir imza atacağım der, sonra 1 Nisaaannn deyip cebine atar. Batıda böyle bir şey yok, bizde anlamı değişmiş. Kadınlar Günü’nde de böyle bir değişim var. Aslında çıkış noktası çalışan kadınların hakları, ama kadınlara elbise satalım haline gelmiş. Peki bu tamamen kötü mü, değil. Bu bir yozlaşma tabii, krem satmak, masaj satmak, bunları ön plana çıkarmak. Ama en azından bir hareket. Kadınlar Günü’nü hatırlatıyor, konuşulmasını sağlıyor. Oysa Kadınlar Günü’nde kadına bakış tarzının gözden geçirilmesini isterim. Yine firmalar kadınlara indirim, kampanya yapsın, ama kadınların hakları da konuşulsun.
Kendisine sürekli hediye alınmasını kadın da istiyor ama bu onun suçu değil. Kadını suçlarsam ben, mağduru suçlamış olurum. Kadın kendine biçilmiş pasif role taraftar, fakat bu feodal düzenin bir uzantısı. Başlık parası gibi. Bence kadınlar tek taş yüzüklerini kendileri almalı. İkinci yüzüğü erkek taksın, fazla yüzük göz çıkarmaz: Ama ilkini kadın almalı.
PAMUK PRENSES MİTOLOJİSİ Hepimiz Pamuk Prenses masalıyla büyüdük değil mi? Yüzeydeki mesaj iyi: Bilmediğin insanın verdiği elmayı ısırma. Peki altındaki mesaj ne? Sen doktor ol, mühendis ol, prenses ol... Ne olursan ol, kadınsan evinde hizmetçisin. Ayakta ve hayatta kalabilmen için beyaz atlı prens gerekiyor. O prens gelmezse, öyle baygın yatarsın. Koskoca prenses olmuş, atı yok.
Kendi yaptığım bir araştırma var. Üniversite 3. sınıftaki kız öğrencilerin hayattan en büyük beklentisi, iyi bir koca bulmak. Pamuk Prenses masalına rağmen bugün özgür düşünebiliyorsanız, siz çok şanslısınız.
RESMİ BAYRAM İLAN EDEN ÜLKELERArnavutluk, Cezayir, Ermenistan, Azerbaycan, Belarus, Bosna Hersek, Brezilya, Burkina Faso, Kamerun, Çin, Küba, Gürcistan, İtalya, İsrail, Laos, Kazakistan, Kırgızistan, Makedonya, Moldova, Moğolistan, Karadağ, Polonya, Romanya, Rusya, Sırbistan, Tacikistan, Ukrayna, Özbekistan, Vietnam ve Zambiya.