Kadınlar Günü nasıl doğdu

Kadınların toplumda erkeklerle eşit haklar elde etme istemi ve mücadelesi yaklaşık insanlık tarihi kadar eskidir. Bu mücadele 1789 Fransız İhtilali ile doruk noktasına ulaşmıştır. Birleşmiş Milletlerin 1975 yılını, Uluslararası Kadın Yılı ilan etmesiyle başlayan ortak mücadeleye 154 ülkenin kadınları katılmıştır. Birleşmiş Milletler 16 Aralık 1977’de, 8 Mart gününü Kadın Hakları Günü olarak kabul etti. O tarihte kabul edilmesine rağmen, ancak 90 yıl önce kutlanmaya başlanmıştır. Aslında bu tarihin kökeni, 1857 ve 1909 tarihlerinde New York şehrinde tekstil fabrikalarının yüzlerce kadın işçisinin, düşük ücret ve kötü çalışma şartlarını protesto için gerçekleştirdikleri greve kadar uzanır.İşte ilk kadın işçilerin harekatını onurlandırmak üzere 8 Mart günü kabul edilmiştir. 1910 yılında Women’s Socialist International denilen gurup, Danimarka’nın Kopenhag şehrinde ilk kez Dünya Kadınlar Gününü kutlamaya başlıyor. Birleşmiş Milletler de 1975 takvimine Kadın Yılı diye işliyor. Dünya barış ve güvenliğinin sağlanmasında kadının rolü idrak edilince 8 Mart’ta gittikçe kadının başarılarına dikkat çeken özel kutlamalar düzenlenmeye başlanıyor. Her ne kadar, bazı toplumların ve fertlerin yaşamında olumlu kararlar yaşam biçimi haline getirilirken, bazılarında bu sadece kağıt üzerinde kalsa da, bazılarında hala kadının hiçbir hakkı kabul edilmiyor. İşte bu durum medeniyetler arasındaki farkları gösteriyor. ‘Bir toplumun düzeyini anlamak istiyorsanız, o toplumdaki kadının yaşam düzeyine ve haklarına bakın.’ ErgünDünya Kadınlar Günü için gelen özel yazılarSevgili okurlarım, Dünya Kadınlar Günü için o kadar çok yazıldı, çizildi ki, ben yine her zamanki gibi dertlerinizle ilgilenmeye devam ederek, kadınlara en büyük desteğimi sürdüreyim, diye düşündüm. Ancak kadınlar hakkında o kadar hoş yazılar, bilgiler geldi ki, bugün köşemi tümüyle özel olarak sizin yazılarınıza ayırmaya karar verdim. Ben de sizin gibi, kadınlar için çok daha insanca yaşayabilecekleri bir dünya diliyor, bunu da gençlerin başarabileceğine yürekten inanıyorum. Hepinizi sevgiyle selamlıyorum.‘... Bir erkeği, hayatın içinde kadınlar gezdirir. Hayatın katları arasında kadınlar dolaştırır. Zevkli bir kadına rastlarsanız zevkiniz, bilgili bir kadına rastlarsanız bilginiz, esprili bir kadına rastlarsanız espriniz, zeki bir kadına rastlarsanız zekanız, gelişir. Hayat seçtiğiniz kadındır. Bir kadın değil, bir hayat seçersiniz çünkü. ’AHMET ALTANKadınlar her alanda önderdir Türk kadınının başarısını kutlamak isterim. Yaşamımızın her alanını anlamlı kılan kadınlarımızın, aile sorumluluğu beraberinde iş ve sosyal hayatın her alanında görev almaları sonucunda kazandıkları, ulusal ve uluslararası başarıları alkışlıyor ve Türk kadınının her alanda olduğu gibi, hayvan sevgisi ve sağlığı alanlarında da dünya önünde önder olması dileklerimizi, siz sayın hanım sivil toplum kuruluş üyeleri ve meslektaşlarımızın bilgilerine sunuyorum. 08 Mart 2005 Kadınlar Gününüz kutlu olsun. Dr. Can Demir, veteriner hekim Radyo Şahin (fm 100.8) Veteriner hekimin sesi programı Kadın gibi yaşamak dileğiyleDünyada birbirinden çok farklı kadınlar vardır. Sevginin gücüyle yaşayanlar, merhamet duygusuyla dünyayı güzelleştirenler, güzel sesleriyle rüyalarda yaşatanlar, yazılarıyla kağıtlara hayat verenler, ilgi odağı iyi kalpli prensesler, olağanüstü kadınlar, yetenekli kadınlar, savaşçı kadınlar, bizleri güldürüp, yokluklarında ağlatanlar... Dünyada hiç tanınmamış kadınlar da vardır... Her şeyleri elinden alınıp, hatıralarından koparılanlar, kendilerini her gün yeni bir savaşın içinde bulanlar, haksızlıklar karşısında acı çeken, anlatılamayacak acıları yaşayan kadınlar, tüm yokluklara rağmen çocuklarının yanında gülümseyen analar, katı kurallara boyun eğmek zorunda kalanlar, kaderinin ne olacağını bilmeyenler, yaşamının her günü yüzüne yazılmış olan kadınlar, hepsi çok özel kadınlar. 8 Mart Dünya Kadınlar Günü’nüz kutlu olsun. Dilek Ç. Birlikte yaşamak birbirini tamamlamak olmalıKadınlar günümüzü en içten dileklerimle kutluyor. Bütün dünya insanlarına, kadın erkek birlikte yaşamanın, aldırmazlık ve protokol bir gülümsemeyle kamufle edildiği, üstü örtülü bir çekişme-didişme değil de, cinsiyet farklılıklarının, zenginleşme ve birbirini tamamlama olarak algılandığı omuz omuza bir gelecek diliyorum. Hülya Adin