Kadını kurban konumunda tutan kültüre karşı çıkın

Güncelleme Tarihi:

Kadını kurban konumunda tutan kültüre karşı çıkın
OluÅŸturulma Tarihi: Mart 06, 2008 00:00

Elif Dürüst ve Şirin Yalçın'ın kurduğu Aralık Derneği, kadınlar için kolları sıvadı.

Haberin Devamı

Elif Dürüst ve Şirin Yalçın'ın kurucusu olduğu Aralık Gönüllü Eğitim ve Kültürel Araştırmalar Derneği, yeni projesiyle kadınlar haftasına damgasını vurmaya hazırlanıyor.
Dernekte, mart ayı boyunca ilişkiler üzerine kadınlara özel seminerler verilecek. Dürüst ile Yalçın, bu projeyi seminerleri verecek olan uzman psikolog İbrahim Eke ve projeye sponsor olan İpekyol firmasının yönetim kurulu başkanı Yalçın Ayaydın ile birlikte anlattı.

 Elif Hanım proje nasıl ortaya çıktı?

- Elif Dürüst: Biz İpekyol ile bir senelik anlaşma yaptık. Artık burada yaptığımız etkinliklerde İpekyol’un sponsorluğu olacak. Bunun ilk adımını Van’daki Kadın Sığınma Evi ile attık, sonra İstanbul’da da bir etkinliğe başlamak istedik. Sonunda kadınların çocuklarıyla, kendileriyle ve eşleriyle ilişkilerinin konuşulup tartışılacağı interaktif

Kadını kurban konumunda tutan kültüre karşı çıkın
seminerler düzenlemeye karar verdik. Seminerler ücretsiz olacak.

Haberin Devamı

Yalçın Bey, sizin bu derneğe destek verme sebebiniz nedir?

- Yalçın Ayaydın: Biz kadın hazır giyimiyle uğraşan bir firmayız. Dolayısıyla sosyal sorumlulukla ilgili projeler yapmamız gerekiyordu. Oturup düşündük ve Aralık Derneği ile işbirliği yapmaya karar verdik.

Seminerlere dönersek; kadınların en büyük problemi nedir sizce?

- İbrahim Eke: Kadının sadece kadın olduğu için ezildiği ve bu yüzden problem yaşadığı birçok olgu var. Kadın çocuğuna bakar, yemek yapar... Bunlar sadece kadın olduğu için onun göreviymiş gibi algılanır. Bütün bunlar aslında ilişkilerdeki en temel problemler.

 Bu anlamda seminerin asıl erkeklere verilmesi gerekmiyor mu?

- Ä°.E: Biz erkekler, içinde bulunduÄŸumuz rahatı bozmak istemeyiz. Sonuçta kurulu bir düzen var. Toplumun en küçük yapısına aile diyoruz ve bu düzen ailede de var. Biz bu düzenden yakınmıyoruz. Durumu düzeltmeye çalışan kiÅŸi, daha çok bu düzenden rahatsız olanlar. Dolayısıyla kadınlarla çalışıyoruz.Â

Haberin Devamı

 Kadınlara seminerlerde verilen mesaj ne olacak?

- İ.E: Ben terapi sırasında kadına "Erkekler böyle, sen de şöyle yaparsan düzelir" diyemem. Derdimiz üzüm yemekse, bağcı dövmek değilse, karşımızdakinin davranışlarını değiştirmek gibi bir becerimiz var aslında. Nasıl bir çocuk büyüyüp bir yetişkin olana kadar bazı davranış biçimlerini benimsiyor, aynen öyle. Bizimkisi; sistemde bir problem varsa ve biri bunun değişmesi gerektiğini söylüyorsa, "Biz ne yapabiliriz" diye konuşacağımız bir seminer dizisi olacak.

 İnsan 7’sinde neyse 70’inde de odur diye bir şey yok yani...

/images/100/0x0/55ea8e0af018fbb8f8879bbd
- İ.E: Evet, yok. Bu sistem benim işime geliyorsa "Ben böyleyim kardeşim" deyip çıkıyoruz işin içinden. Halbuki ben de değişsem, partnerim de değişse belki daha güzel olacak her şey.

Haberin Devamı

 Elif Hanım, kadınlar bu seminerden sonra hayatlarına ne katacak?

- E.D: Seminerler daha başlamadı ve İbrahim Bey’in kafasında ne var bilmiyorum. Genelde buradaki seminerler sonrasında pek çok şeyin değiştiğine inanıyorum. En azından düşünme sistemleri değişiyor. Başka bir konuya kanalize olup kendini geliştirmek için bir kapı aralanmış oluyor. İnteraktif tartışmaların getirdiği o paylaşma hissi iyi geliyor. Ama bu seminerimizin sonunda ne olacak bilmiyorum.

Sizce şiddet olayları ne zaman biter?

- Şirin Yalçın: Biz erkeğin egemen olduğu bir toplumda yaşıyoruz ve politik dünyada var olan kadınların önünü açmak için fazla hoşgörülü davranılmıyor. Kadını kurban konumunda tutan kültüre karşı mücadele etmemiz gerek. Kadının ekonomik özgürlüklerini kazanmaları da önemli.

Haberin Devamı

- İ.E: Ben Nişantaşı’nda terapistlik yapıyorum ve çalıştığım çoğu kadın şiddet mağduru. Bu sadece fiziki değil, aynı zamanda duygusal şiddet de var. Şiddet sadece eşten gelmez, aileden gelir. Sosyal çevremizde hepimiz

Kadını kurban konumunda tutan kültüre karşı çıkın
duyarız, "Ne olacak canım, babanın vurduğu yerde gül biter" derler. Şiddetin bir kültür olarak doğallaştığı ortamda, sizin yaptığınız küçük şeyler aslında çok önemli. Tabii ki bütünü ifade edebilmek için daha çok yol almamız lazım. Son bir haftanın ya da iki haftanın Türkiye gündemine baktığımda, şiddetin bitmesi hayal gibi görünüyor. Şiddet bitmeyecek çünkü şiddeti besleyen kültürü malesef kadınlar seviyor.

Haberin Devamı

Biz kadınlar daha maço ya da sahiplenen erkekleri mi seviyoruz?

- Ş.Y: Herkes kendi psikolojisi ve hayata bakış açısına göre bir seçim yapıyor. Ben buna inanmıyorum.

 

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!