Güncelleme Tarihi:
Kadınların hormonal düzenleri her ay ve hayatın bazı dönemlerinde değişikliğe uğruyor. Örneğin hamile kaldıklarında veya menopoza girdiklerinde fizyolojik ve psikolojik yapı açısından son derece önemli değişimler yaşıyorlar. Ayrıca her ay adet kanamaları, yumurtlama dönemi nedeniyle de hormonların çalışma düzeni farklılaşıyor. Bu durum kadının ruhsal ve fiziksel yapısını da değiştiriyor.
Adet kanamasından önce kadının vücudunda şişkinlikler ortaya çıkıyor, kilosunda fazlalık tespit ediliyor, iştahı artıyor. Ayrıca gerginleşiyor, sebepsiz yere üzülüyor. Bu dönemde daha fazla kavga ediliyor, boşanmaya karar veriliyor, cinayet işleniyor. Hormonal değişimlere bağlı olan bu dönemde yaşananlar adet öncesi sendromu olarak tanımlanıyor ve tedavi edilebiliyor.
HERŞEYİ YEMEK İSTİYORUM
Adet öncesinde iştah merkezi olumsuz etkileniyor. Kadın ne yiyeceğini, içeceğini şaşırıyor. Beslenme düzenindeki anormal istekler kadını ürkütebiliyor. Oysa tıbben bu durum, normal. Ancak adet döneminden sonra kadın vücudundaki fazla suyu atsa bile, kaloriler nedeniyle depolanan yağlardan kurtulamıyor ve farketmeden kilo alabiliyor. Bu konuda bilgi veren Dietmed'den Dr. Haluk Saçaklı, egzersizin acıkma hissini kontrol altında tutacağını söylüyor. Özellikle yürüyüş tavsiye ediyor.
Ayrıca lenf drenaj masajı da tutulan suyun atılmasına yardımcı oluyor. Bu dönemde içinizden gelen tüm isteklere rağmen tuz, şeker ve kafeinli içecekleri azaltmalısınız. Alkolden uzak durmak da, alınabilecek tedbirlerden. Eğer sendromdan mustarip olduğunuzu düşünüyorsanız, özel bir diyet uygulamak, semptomları hafifletiyor.
ÖNERİLEN MÖNÜLER
Obezite uzmanı Saçaklı'nın önerdiği rejim şöyle:
Kahvaltı: Bir su bardağı yoğurt, bir dilim kepek ekmeği, bir çay kaşığı kırmızı meyve jölesi.
Öğle: Rendelenmiş peynirle hazırlanmış bir tabak makarna, bir orta boy muz.
İkindi: Bir dilim kepek ekmeği, bir çay kaşığı kırmızı meyve jölesi.
Akşam: Bir tabak yeşil sebze, beş köfte ve bir porsiyon meyve.
Günlük su tüketiminizi bir miktar kısmalısınız.
Alternatif bir liste ise şöyle:
Kahvaltı: Az yağlı sütle hazırlanmış yulaf ezmesi veya müsli.
Öğle: Bir porsiyon meyve, üç köfte ve bir tabak yeşil sebze.
İkindi: Bir porsiyon meyve.
Akşam: Bir porsiyon yeşil sebze çorbası, ızgara balık veya et, bir porsiyon meyve.
Eğer bu listeyi uygularsanız bol su içmeniz gerekiyor.
Sağlıklı uyku rehberi
Alman Hastanesi'nden fizik tedavi ve rehabilitasyon uzmanı Vildan Çerçi, uyku ile ilgili insanların çok sorduğu soruları gözönüne alarak, mini bir rehber hazırladı.
Uyku nedir?
Ortalama olarak hayatın üçte biri uykuda geçiyor. Normal uyku iki devreden oluşuyor. Nonrem uyku (Derin uyku) ve Rem uyku (Hızlı göz hareketleri, rüya görülen devre). Rem uykusu, nonrem uykusu arasında yer alıyor ve uyanmadan bir saat önceki dönem, REM uykusunda geçiriliyor. Bu nedenle sadece sabaha karşı görülen rüyalar akılda kalıyor.
Ne kadar uykuya ihtiyaç duyuluyor?
Herkes için farklı. Mutlaka sekiz saat uyku uyumak gerekmiyor. Bazı insanlar daha fazlasına ihtiyaç duyarken, bir kısım da 3-4 saatle yetinebiliyor. Örneğin, Napolyon ve Churchill her gece birkaç saatlik uykuyla yetinirken, Einstein, 16 saatini uykuda geçiriyordu. İnsanlar yaşlandıkça daha az uykuya ihtiyaç duyuyorlar.
Uyuyamamanın nedenleri
Endişe, stres, gerginlik, çeşitli ilaçlar, aşırı alkol, nikotin, kafein, gürültü, ışık, çok sıcak veya soğuk, rahat olmayan bir yatak, ağrı, horlama ve uykuda nefessiz kalma, kalp ve akciğer hastalıkları nedeniyle rahat nefes alamama, depresyon, uzun mesafeli uçak yolculuğu, gece çalışmak, yaşlılık.
Uyuyamayanlara tavsiyeler
Sorunlarınızı gün içinde halletmeye bakın. Hele özel yaşamınıza ait problemleri geceleri çözmeye çalışmayın.
Geceleri tartışmaktan, ağır egzersizlerden, çalışmaktan kaçının.
Yatmadan önce yemek yemeyin.
Kahve, çay, tütünden uzak durun.
Gece aşırı alkolden kaçının.
Yatmadan önce sevdiğiniz bir işle uğraşın veya kitap okuyun.
Yatak odasını sadece uyku için kullanın. Yatak odanızda televizyon seyretmeyin, yemek yemeyin.
Düzenli egzersiz yapmaya çalışın.
Eğer uyuyamıyorsanız, yataktan kalkın, başka bir odada farklı şeylerle ilgilenin, uykunuzun gelmeye başladığını hissettiğiniz anda yatağa gidin.
Geceleri bel, boyun ağrısı ile uyanıyorsanız, sabahları bu tür yakınmalarınız sık oluyorsa doktora başvurun. Sebebi sadece yatak olmayabilir. Ağrının sebebi bulunduktan sonra doktorunuz size uygun yatak, yastık ve yatış şekli önerebilir.
Hassas ciltler
Eğer cildiniz dış etkenlerden çok çabuk etkileniyorsa, temizliğe daha fazla özen göstermelisiniz. Özel olarak seçtiğiniz temizleyiciyi hafif dokunuşlarla uygulayın. Sonra çok iyi durulayın. Ilık suyu tercih edin. Sık sık duş alma alışkanlığınız varsa, değiştirin. Cildin nemini alabilir. Cildinize uygun çok iyi bir nemlendiriciyi tercih edin. Nemlendirici kullanmak, yaşamınızın önemli bir parçası haline gelsin. Mevsimlere ve havadaki nem oranına göre, ihtiyacınızı siz belirleyin.
Hergün havuç yiyelim
İkibinli yıllara girerken, tıbbın beslenme üzerine tartıştığı yegane konu, vitamin tüketimi. Çünkü meyve, sebzeler önemli bir vitamin deposu ve hayati fonksiyonların devamını sağlıyorlar. Kanserle savaşta gereği defalarca kanıtlanan vitaminleri tüketirken de abartmamak gerekiyor çünkü aniden kilo alabilirsiniz. Beslenme rejiminizin yarısını hatta dörtte üçünü meyve ve sebzeler oluşturmalı. Meyveyi düzenli olarak günde üç kez tüketmelisiniz fakat aynı tür meyve olmalı. Her öğünün ilk tabağı taze sebzelerden oluşmalı. Her gün mutlaka bir miktar havuç tüketmelisiniz.