Kadın gibi kadınım
Güncelleme Tarihi:
‘Ölümcül Deney’ serisiyle hafızalara kazanan dünya starı Milla Jovovich’in 10 parmağında 10 marifet var. O hem oyuncu, hem şarkıcı, hem model, hem tasarımcı... Dünyanın en güzel ve seksi kadınları arasında gösterilen Jovovich ile Mandarin Oriental Bodrum projesi için geldiği Cennet Koyu’nda buluştuk. İtiraf ediyorum en az beyazperdede gördüğünüz kadar güzel. Özellikle gözleri...
Annem Rus bir aktris, babam Yugoslav bir doktor. 1981’de Sovyetler Birliği’nden ayrılıp ABD’ye geldik. Orta sınıf bir aileydik. Kimseyi tanımıyorduk. Ama çok çalışarak Amerikan rüyasını gerçeğe çevirmeyi başardık.
Annemin hayatımda yeri büyük. Daha 9 yaşımdayken oyunculuk konusunda beni eğitmeye başladı. Küçük yaşlarda piyano, gitar eğitimi ve dans dersleri aldırdı. Babamsa bir yandan beni erkek gibi büyütüyordu. Örneğin hafta sonları boks ve futbol maçlarına götürürdü.
11 yaşımda keşfedildim. Fotoğrafçı olan çok yakın bir kız arkadaşım bir sürü fotoğrafımı çekti. Sonra bunları birkaç prodüktör arkadaşına verdi ve bir anda yolum açıldı. Kariyerim çok erken yaşta başladığı için arkadaşlarımla çok fazla takılamadım. Evde oturup televizyon izleyemedim ama 19 yaşındakiler henüz ne istediklerini bilmezken, ben biliyordum.
FİLMDEKİ DUBLÖRÜM TEKVANDO ŞAMPİYONU
İnsanlar beni aksiyon filmlerinde izlemeyi seviyor. En son ‘Ölümcül Deney’ serisinin yeni filminin çekimlerini bitirdik. Filmin yönetmenliğini eşim yaptı. Hiçbirimiz serinin bu kadar büyük bir projeye dönüşeceğini bilmiyorduk. Filmlerde zor aksiyon sahneleri için birlikte çalıştığım tekvando şampiyonu bir dublörüm var. Çok kuvvetli, ondan bir sürü hareket öğreniyorum.
Seride canlandırdığım ‘Alice’ karakteri bir kahraman ama ben bir insanım. Ona benzemem mümkün değil. Her ne kadar beni aksiyon filmlerinde görseniz de kadın gibi kadınım. Makyaj ve modayı da severim.
RUS MUTFAĞINDAN UZAK DURUYORUM, ŞEKER VE EKMEK ASLA YEMİYORUM
13-14 yaşımdan itibaren hayatı her yönüyle yaşadım. Güzelliğim başıma hiç dert olmadı çünkü çok savaşçı kadınım. Kendimle barışığım ve kendimi seviyorum. Tabii 20 yıl sonra nasıl hissederim bilemiyorum. O zaman bu konuları yeniden konuşmamız gerekiyor (gülüyor).
Kendine iyi bakmak kolay bir iş değil. Benim sırrım, mutlu olmak, bol bol su içmek ve iyi beslenmek. Şeker ve ekmeği de hiç yemiyorum. Hiçbir kadın selülit istemez (selülitsiz bacaklarını gösteriyor) bu yüzden beslenmeme çok dikkat ediyorum. Spor yapıyorum. Akdeniz ve Japon mutfağı yemeklerini tercih ediyorum. Rus mutfağındansa uzak durmanızı tavsiye ediyorum.
KIZIM HAYATIMDAKİ HER ŞEYİ DEĞİŞTİRDİ
4.5 yaşında ‘Ever’ adlı bir kızım var. Kızım olduktan sonra hayatımdaki her şey değişti. Eskiden birçok şeyi planlamadan yapıyordum. Artık her şeyi düşünüyorum. Onun mutluluğu ve hayata bakışı bana çok şey öğretiyor. Los Angelas’ta çok güzel bir evimiz var. Eşim, kızım ve ben evdeysek barbekü yapıyor, yüzüyor ve parka gidiyoruz.
SINGLE ÇIKARIYORUM
1994’te bir albüm çıkardım. Müzik şirketim pop söylemem konusunda ısrar edince onlarla anlaşamadık. Ama müziği hiç bırakmadım. Şarkılarımı internet üzerinden yayınladım. Ağustos ayında da yeni bir single çıkarıyorum. Adı, ‘Electric Sky’. Hiçbir ticari beklentim yok, albümü internette de yayınlayacağım.
BODRUM BİR PIRLANTA
Küçüklüğümden beri tarihe çok meraklıyım. Bu yüzden Türkiye hakkında birçok şey okudum. Dünya üzerinde tarihi en kuvvetli olan ülke olduğunuza inanıyorum. İstanbul’a daha önce geldim. Beni en çok mimarisi, lüksü, çokkültürlülüğü ve gelişmişliği etkiledi. Bodrum’a ise ilk kez geliyorum. İtalya’ya benziyor. Burası keşfedilmemiş bir pırlanta. Bodrum’un dünyanın en popüler destinasyonlarından biri olacağına inanıyorum.