Kabakulak
Güncelleme Tarihi:
Kanat Atkaya
Oluşturulma Tarihi: Şubat 08, 2008 00:00
SEBASTIAN BACH
Angel Down
(Caroline Records/EMI)
1980’lerin ortaları henüz geçilmiş... Dünyadaki müzikal iklim şartları, rock cephesinde sarı uzun saçlı solistlerin boy atmasına imkan tanımış...
"Hair Band" olarak anılan bu fevkalade sentetik topluluklar arasında en popülerlerden biri de şimdi solo albümle dönüş yapan Sebastian Bach’ın Skid Row’uydu. Sentetik mentetik bayılırım hálá bazılarına...
Kemancı’nın, Gitar’ın duvarları dile gelip şarkı istese herhalde bu şarkılar arasında Skid Row’un "18 And Life"ı muhakkak olur; o kadar söyleyeyim.
Yalnız bu Sebastian Bach’ın bahsedilmesi gereken bir başka özelliği vardı: Kızlar bu gence hastaydı.
Bir nevi "Rock Brad Pitt’i"ydi.
Saçını devire devire verdiği pozlar karşısında bazı genç kızların metalci selamı çakıp "Bach’ım! Metalik yiğidim! Sürükle beni lepiska saçlarının peşi sıra..." diye yangın olduklarını biliriz...
Neyse, grunge geldi, bu arkadaşlar toplu şekilde gözden düştü filan falan... O kısımları hızlı geçelim.
Yıl 2008 ve Bach, kızları harap etmiş bir başka solist olan Axl Rose’un da desteğiyle (Ona kim destek olsun, o ayrı...) dönüş yapıyor. Ses ve fizik sallanmış ama idare ediyor Bach. 14 şarkılık (Üçünde Axl Rose eşlik ediyor kendisine) albümde zaba zuba gitarlar, çığlıklar, Iron Maiden ve Pantera esintileri var...
Gerekliliği tartışılır, vasatı aşmakta zorlanan bir albüm.
Eski günlerin hatırına derseniz, "O da güzel bir tavır" der, saygı duyarım.
Albümünü pek beğenmesem de Sebastian Bach’la yıllar sonra karşılaşmak iyi bir şey.
GREAT CLASSICS FOREVER
(Artist)
Gözünüzü kapayın (Veya kapamayın, mantıksız olur, yazı okuyorsunuz!..) ve aklınıza ilk gelen "klasik müzik klasikleri"ni şöyle bir sıralayın.
Albinoni’den "Adagio" mu dediniz? Bingo!
Beethoven’den "Für Elise" dediyseniz yine bingo! Carl Orff’tan "O Fortuna", Mozart’tan "Eine Kleine Nachtmusik" (Sonsuza kadar tekrarlayabilirim: ayneklaynenahtmuusik...), Handel’den "Sarabande", Bach’tan "Air on the G String", Vivaldi’den "Dört Mevsim - İlkbahar..."
İşte bir çırpıda akla gelen, elektriğin ulaştığı her yerde herkesin bir şekilde duyduğu popüler klasiklerden 24 parça iki CD şeklinde sunuluyor. Bir nevi "başlayanlar için hazırlık kiti..."
Benzerlerinden en büyük farkı, içindeki Türkçe kitapçıkta bestecilerin biyografilerine yer verilmiş olması.
Eğitici bir çalışma aynı zamanda; buraya dikkat!
Angel Down
(Caroline Records/EMI)
1980’lerin ortaları henüz geçilmiş... Dünyadaki müzikal iklim şartları, rock cephesinde sarı uzun saçlı solistlerin boy atmasına imkan tanımış...
"Hair Band" olarak anılan bu fevkalade sentetik topluluklar arasında en popülerlerden biri de şimdi solo albümle dönüş yapan Sebastian Bach’ın Skid Row’uydu. Sentetik mentetik bayılırım hálá bazılarına...
Kemancı’nın, Gitar’ın duvarları dile gelip şarkı istese herhalde bu şarkılar arasında Skid Row’un "18 And Life"ı muhakkak olur; o kadar söyleyeyim.
Yalnız bu Sebastian Bach’ın bahsedilmesi gereken bir başka özelliği vardı: Kızlar bu gence hastaydı.
Bir nevi "Rock Brad Pitt’i"ydi.
Saçını devire devire verdiği pozlar karşısında bazı genç kızların metalci selamı çakıp "Bach’ım! Metalik yiğidim! Sürükle beni lepiska saçlarının peşi sıra..." diye yangın olduklarını biliriz...
Neyse, grunge geldi, bu arkadaşlar toplu şekilde gözden düştü filan falan... O kısımları hızlı geçelim.
Yıl 2008 ve Bach, kızları harap etmiş bir başka solist olan Axl Rose’un da desteğiyle (Ona kim destek olsun, o ayrı...) dönüş yapıyor. Ses ve fizik sallanmış ama idare ediyor Bach. 14 şarkılık (Üçünde Axl Rose eşlik ediyor kendisine) albümde zaba zuba gitarlar, çığlıklar, Iron Maiden ve Pantera esintileri var...
Gerekliliği tartışılır, vasatı aşmakta zorlanan bir albüm.
Eski günlerin hatırına derseniz, "O da güzel bir tavır" der, saygı duyarım.
Albümünü pek beğenmesem de Sebastian Bach’la yıllar sonra karşılaşmak iyi bir şey.
GREAT CLASSICS FOREVER
(Artist)
Gözünüzü kapayın (Veya kapamayın, mantıksız olur, yazı okuyorsunuz!..) ve aklınıza ilk gelen "klasik müzik klasikleri"ni şöyle bir sıralayın.
Albinoni’den "Adagio" mu dediniz? Bingo!
Beethoven’den "Für Elise" dediyseniz yine bingo! Carl Orff’tan "O Fortuna", Mozart’tan "Eine Kleine Nachtmusik" (Sonsuza kadar tekrarlayabilirim: ayneklaynenahtmuusik...), Handel’den "Sarabande", Bach’tan "Air on the G String", Vivaldi’den "Dört Mevsim - İlkbahar..."
İşte bir çırpıda akla gelen, elektriğin ulaştığı her yerde herkesin bir şekilde duyduğu popüler klasiklerden 24 parça iki CD şeklinde sunuluyor. Bir nevi "başlayanlar için hazırlık kiti..."
Benzerlerinden en büyük farkı, içindeki Türkçe kitapçıkta bestecilerin biyografilerine yer verilmiş olması.
Eğitici bir çalışma aynı zamanda; buraya dikkat!