Kabakulak
Güncelleme Tarihi:
Kanat Atkaya
Oluşturulma Tarihi: Ocak 04, 2008 00:00
ARTA KALAN ZAMANDA
Ertuğrul Özkök
(Rec by Saatchi)
Kabakulak’ın en ayar olduğu hadise "gerilip gerilip topa vuramama" hadisesidir.
Ertuğrul Özkök’ün "Arta Kalan Zamanda" adlı bir albüm derlemesi yaptığını duyduğum anda, gözlerimde "Şimdi bittin sen Ertuğrul Bey!" şeklinde neonlar yanmıştı.
Ancak kapağında Sayın Özkök’ün meşhur "Anlat, seni duyuyorum fakat arta kalan zamandayım o yüzden dinlemiyorum" ifadesiyle yer aldığı albüm, ince kıyım yapamayacağım kadar iyi olmuş.
Aslında Ertuğrul Özkök’le hayatın sıkıcı alanlarından çok "arta kalan zamanlarını" konuşan biri olarak kötü bir albüm yapmayacağından emindim.
Bakmayın "arta kalan zamanda" dediğine, biraz yakınında olanlar asıl önemsediği anların onlar olduğunu tahmin edebilir.
11’inci kattaki odasında Corto Maltese figürleri, tahta oyuncaklar, güzel kitaplar ve iyi müzik vardır.
Odadaki televizyon her zaman açık olmayabilir, hatta genellikle kapalıdır fakat müzik mutlaka olur.
*
"Arta kalan" konularda; mesela Milo Manara’nın kadınlarından Yusuf Atılgan’a, Fellini’nin "Aylaklar"ından Robert Crumb’a kadar gayet iyi anlaşırız.
Ancak müzik zevklerimiz konusunda birbirimize koyduğumuz muhalefet şerhleri vardır.
O benim "Nick Cave’i sevmemi snobluk olarak görür, ben onun ’O Sahilde, Bu Sahilde’ şarkısını sevmiş olmasını ’Oharey!’ şeklinde karşılarım.
Fakat birbirimizin müziği sevme şekillerini sevdiğimizden ve ortak sevdiklerimiz daha çok olduğundan bir şekilde anlaşırız.
Özkök albümünü aryalardan derlemiş.
Her bir aryanın hayatındaki anlamını da küçük metinlerle albüme serpiştirmiş.
15 aryanın yer aldığı albümde Kenan Işık da bu metinleri görme engelliler için seslendirmiş.
Bazılarını Özkök’ün kendi sesinden dinlemiş olduğum hikayeleri, Kenan Işık’tan duymak biraz "Alacakaranlık Kuşağı" efekti yarattı tabii benim bünyede ama o kadarı olur.
İyi derlenmiş bu arya albümünü küçük bir hayatı kullanma kılavuzu olarak da algılayabilirsiniz.
Benim albümü harcama planları da "Şöyle bir pop-rock derlemesi yapacak; o gün görecek!" şeklinde değişti.
Bekleriz, ne yapalım!
Ertuğrul Özkök
(Rec by Saatchi)
Kabakulak’ın en ayar olduğu hadise "gerilip gerilip topa vuramama" hadisesidir.
Ertuğrul Özkök’ün "Arta Kalan Zamanda" adlı bir albüm derlemesi yaptığını duyduğum anda, gözlerimde "Şimdi bittin sen Ertuğrul Bey!" şeklinde neonlar yanmıştı.
Ancak kapağında Sayın Özkök’ün meşhur "Anlat, seni duyuyorum fakat arta kalan zamandayım o yüzden dinlemiyorum" ifadesiyle yer aldığı albüm, ince kıyım yapamayacağım kadar iyi olmuş.
Aslında Ertuğrul Özkök’le hayatın sıkıcı alanlarından çok "arta kalan zamanlarını" konuşan biri olarak kötü bir albüm yapmayacağından emindim.
Bakmayın "arta kalan zamanda" dediğine, biraz yakınında olanlar asıl önemsediği anların onlar olduğunu tahmin edebilir.
11’inci kattaki odasında Corto Maltese figürleri, tahta oyuncaklar, güzel kitaplar ve iyi müzik vardır.
Odadaki televizyon her zaman açık olmayabilir, hatta genellikle kapalıdır fakat müzik mutlaka olur.
*
"Arta kalan" konularda; mesela Milo Manara’nın kadınlarından Yusuf Atılgan’a, Fellini’nin "Aylaklar"ından Robert Crumb’a kadar gayet iyi anlaşırız.
Ancak müzik zevklerimiz konusunda birbirimize koyduğumuz muhalefet şerhleri vardır.
O benim "Nick Cave’i sevmemi snobluk olarak görür, ben onun ’O Sahilde, Bu Sahilde’ şarkısını sevmiş olmasını ’Oharey!’ şeklinde karşılarım.
Fakat birbirimizin müziği sevme şekillerini sevdiğimizden ve ortak sevdiklerimiz daha çok olduğundan bir şekilde anlaşırız.
Özkök albümünü aryalardan derlemiş.
Her bir aryanın hayatındaki anlamını da küçük metinlerle albüme serpiştirmiş.
15 aryanın yer aldığı albümde Kenan Işık da bu metinleri görme engelliler için seslendirmiş.
Bazılarını Özkök’ün kendi sesinden dinlemiş olduğum hikayeleri, Kenan Işık’tan duymak biraz "Alacakaranlık Kuşağı" efekti yarattı tabii benim bünyede ama o kadarı olur.
İyi derlenmiş bu arya albümünü küçük bir hayatı kullanma kılavuzu olarak da algılayabilirsiniz.
Benim albümü harcama planları da "Şöyle bir pop-rock derlemesi yapacak; o gün görecek!" şeklinde değişti.
Bekleriz, ne yapalım!