Kanat Atkaya
Oluşturulma Tarihi: Ocak 19, 2007 00:00
ARRANGED AND
PRODUCED BY
Arif Mardin
(WEA/Balet)
GEÇTİĞİMİZ yıl haziran ayında aramızdan ayrılan Arif Mardin’in elinin değdiği yüzlerce parça arasından seçilmiş 16 şarkılık bir derleme. Arif Mardin’in zorluklarla dolu, rekabetin inanılmaz düzeyde yaşandığı bir sektörde, çoğu zirvede geçirilmiş 50 yılını özetlemek için yetersiz görülebilir. Fakat Arif Mardin’in yaptıklarını tek albüme sığdırmak zaten başlı başına zorlu bir iş. Bu sebepten albümü toparlayan Giresunlu ve Polat’ı çabalarından dolayı peşinen bir tebrik etmek gerekiyor.
Norah Jones, Dusty Springfield, Bee Gees, Bette Midler, Phil Collins, Aretha Franklin gibi devleri kimi zaman şöhrete ulaştırmış, kimi zaman şöhretlerini pekiştirmiş Arif Mardin imzalı şarkılardan oluşuyor albüm.
"Arif Mardin imzalı..." derken yanıltmış olmayayım sizi. Söz veya müzik bakımından bir imzadan söz etmiyorum. Arif Mardin parçanın nasıl olacağına karar veren kişiydi; yani Norah Jones "Come Away With Me"yi stüdyoda kaydederken "Olmadı Norah, bir daha söyle ve mümkünse benim istediğim gibi söyle" diyebilen kişi...
10’dan fazla Grammy başta olmak üzere pek çok kez ödüllendirilmiş, yaşarken kıymetinin bilindiğini görmüş bir müzik adamıydı Arif Mardin. Müthiş kariyeri ve müzik dehası karşısında minik bir saygı duruşu olarak görmek lazım bu albümü de.
SOFA SURFERS
(Klein)
SOFA Surfers Viyanalı bir grup müzisyen tarafından 10 yıl kadar önce kurulmuş. Adı olmayan fakat kapağının kıpkırmızı olması nedeniyle "Red Album" olarak anılan bu çalışmaları da 2005’te çıkardıkları, memleketimize biraz gecikerek gelen son albümleri.
Öncelikle Sofa Surfers’ı daha önceki çalışmalarından tanıyanlara ve sevenlere hafiften "N’oluyo be?!" dedirtebilecek bir albüm olduğunu belirtmeliyim. Çünkü bu kez klasik rock grubu dizilişiyle çıkmışlar sahaya. "Abi siz dub mub takılırdınız. Şimdi Gomez gibi olmuşsunuz" diye heyheylenenler çıkabilir bu durumda.
Vokalistinin sesi Seal’la Peter Gabriel arasında geziyor. Aslında dilimin ucunda, birine daha benzeteceğim ama 24 saattir dilin ucundan öteye gitmedi isim.
"White Noise" ve "Good Day To Die" 10 şarkılık albümün en parlak anları. Düzgün fakat dinlemeyenlerin pişmanlık krizi geçireceklerini de sanmam. Bir de bana düşmez fakat tam Babylon’luk olduklarını söylemeliyim.