Kabakulak
Güncelleme Tarihi:
Kanat ATKAYA
Oluşturulma Tarihi: Ağustos 27, 2004 00:44
MIKE AND THE MECHANICS
Rewired
(EMI)
MIKE and the Mechanics, Mike Rutherford’un Genesis’e uymayacak türde çalışmalarını aktarabilececeği bir yan proje olarak başlamış ve en azından benim umduğumdan çok daha başarılı olmuştu. 2000 yılında vokalist Paul Young’ın ölümü sonrasında bir daha albüm yapmaları da beklenmiyordu. Fakat topluluğu takip edenlerin yakından tanıdıkları Paul Carrack’ın (Squeeze’i hatırlayanlara aferin diyeceğim bu noktada) katılımıyla ‘Rewired’ adlı bu albümü yaptılar işte. 9 şarkılık albümün en enteresan yanı, bir de ‘bonus’ DVD ile beraber gelmesi. DVD’deki kısa filmler güzel. Albüm nasıl diye soracak olursanız, Mike and the Mechanics seven birini bozmaz diyebilirim. Rock konusunda aşırı hijyenik çalışmalardan çok hoşlanan biri değilim. Mike Rutherford ve her biri gerçek manada saygı beslenecek ustalıkta arkadaşlarının albümünü, hálá temiz seslerin peşinde gezen, progressive rock hadisesine hayatının bir döneminde gönül vermiş arkadaşlara öneririm.
THE PUNISHER
(Sony)
SÜPER kahraman filmlerinin soundtrack’lerine popüler rock gruplarını yığma usulüyle doldurmak gibi bir adet var. Punisher’ın soundtrack’inin şarkı listesine baktığınızda da ilk düşündüğünüz bu oluyor. Fakat enteresandır, albüm, bu tarz çalışmalardan farklı olarak gerçekten iyi şarkılardan derlenmiş. 19 şarkılık albümde Nickelback. Puddle of Mudd, Drowning Pool, Queens of the Stone Age gibi meşhur ekiplerden güzel şarkılar var mesela. Öte yandan (her öte yandan yazdığımda elime vuruyorum ama yine yazabiliyorum) Alice in Chains ruhunu Damageplan’la yaptığı ‘Ashes To Ashes’la sürdüren Jerry Cantrell güzel bir sürpriz. Sonra bu albüm sayesinde Amy Lee’nin, değdiği her şarkıyı Evanescense’e dönüştürebildiğini görüyoruz. Seether’la yaptığı şarkıda görünüp kaybolması bile yetiyor. Bu arada Hatebreed’in ‘Bound to Violence’ı gibi normalde çalarken korktuğum fakat her ne hikmetse, bu albümü dinlerken sevdiğim sertlikte şarkılar da var. Ruh haliyle bağlantılı bir şey olsa gerek. Sakin duran fakat her an elektrikli testereyi çalıştırabilecek gibi gözüken seri katiller gibiyim. Amanın, kendimden tırstım!
Rewired
(EMI)
MIKE and the Mechanics, Mike Rutherford’un Genesis’e uymayacak türde çalışmalarını aktarabilececeği bir yan proje olarak başlamış ve en azından benim umduğumdan çok daha başarılı olmuştu. 2000 yılında vokalist Paul Young’ın ölümü sonrasında bir daha albüm yapmaları da beklenmiyordu. Fakat topluluğu takip edenlerin yakından tanıdıkları Paul Carrack’ın (Squeeze’i hatırlayanlara aferin diyeceğim bu noktada) katılımıyla ‘Rewired’ adlı bu albümü yaptılar işte. 9 şarkılık albümün en enteresan yanı, bir de ‘bonus’ DVD ile beraber gelmesi. DVD’deki kısa filmler güzel. Albüm nasıl diye soracak olursanız, Mike and the Mechanics seven birini bozmaz diyebilirim. Rock konusunda aşırı hijyenik çalışmalardan çok hoşlanan biri değilim. Mike Rutherford ve her biri gerçek manada saygı beslenecek ustalıkta arkadaşlarının albümünü, hálá temiz seslerin peşinde gezen, progressive rock hadisesine hayatının bir döneminde gönül vermiş arkadaşlara öneririm.
THE PUNISHER
(Sony)
SÜPER kahraman filmlerinin soundtrack’lerine popüler rock gruplarını yığma usulüyle doldurmak gibi bir adet var. Punisher’ın soundtrack’inin şarkı listesine baktığınızda da ilk düşündüğünüz bu oluyor. Fakat enteresandır, albüm, bu tarz çalışmalardan farklı olarak gerçekten iyi şarkılardan derlenmiş. 19 şarkılık albümde Nickelback. Puddle of Mudd, Drowning Pool, Queens of the Stone Age gibi meşhur ekiplerden güzel şarkılar var mesela. Öte yandan (her öte yandan yazdığımda elime vuruyorum ama yine yazabiliyorum) Alice in Chains ruhunu Damageplan’la yaptığı ‘Ashes To Ashes’la sürdüren Jerry Cantrell güzel bir sürpriz. Sonra bu albüm sayesinde Amy Lee’nin, değdiği her şarkıyı Evanescense’e dönüştürebildiğini görüyoruz. Seether’la yaptığı şarkıda görünüp kaybolması bile yetiyor. Bu arada Hatebreed’in ‘Bound to Violence’ı gibi normalde çalarken korktuğum fakat her ne hikmetse, bu albümü dinlerken sevdiğim sertlikte şarkılar da var. Ruh haliyle bağlantılı bir şey olsa gerek. Sakin duran fakat her an elektrikli testereyi çalıştırabilecek gibi gözüken seri katiller gibiyim. Amanın, kendimden tırstım!