Juan Carlos çok yaşa!
Güncelleme Tarihi:
Barış AKPOLAT
Oluşturulma Tarihi: Eylül 05, 2010 00:00
Hakan, Volkan ve Ekrem Yemlihaoğlu Kardeşler küçük yaşlarından beri denizle içli dışlı. Küçük bir tekneyle IRC 5 sınıfında yarışlara katılırken hedeflerini büyüten ve en zor sınıf olan IRC 1 sınıfına geçmeye karar veren kardeşler, İspanya Kralı Kral Juan Carlos’a ait olduğunu öğrendikleri Bribon adlı tekneyi “Paramız yok” diye mektup yazdıkları kraldan yarı fiyatına satın aldılar
1980’den beri yatlarda yarışan ikizler Hakan ve Volkan Yemlihaoğlu (47), kardeşleri Ekrem’le (37) birlikte 2000’den 2005 yılına kadar 30 feetlik Barbi isimli küçük tekneleriyle IRC 5 klasmanında tatlı tatlı seyrü sefer yapıyorlardı. Ama bu sınıfın onları kesmediğine karar verince daha büyük, daha güçlü bir tekne almak istediler.
İnternetten bu tarz teknelerinin bir numaralı tasarımcısı Bruce Farr’ın kendi adıyla ürettiği modellere bakıyorlardı. Gözlerine bir tanesini kestirdiler ama küçük bir sorun vardı; bütçeleri sınırlıydı.
Ekrem Yemlihaoğlu o günleri şöyle anlatıyor: “Biz internetteki tekneye göz koyduğumuzda eşim, Mallorca’ya tatile gitmiş dönerken de adayı anlatan bir tanıtım CD’si getirmişti. Tesadüfen o CD’den İspanya Kralı Juan Carlos’un adadaki yelken yarışlarını ne kadar desteklediğini öğrendik. Ama öğrendiğimiz daha önemli bir şey vardı. O da istediğimiz teknenin krala ait olduğu!
Meğer kralın birçok teknesi varmış. Araştırdık, bu teknelerin bakımı ve ekiplerin maaşı gibi işlerle ilgilenen bir departmanın varlığından haberdar olduk. Bu departmana bir mail atıp tekneyi satın almak istediğimizi söyledik.”
SADECE DİREĞİ BİLE DAHA ÇOK EDER
Ekrem Yemlihaoğlu, kralın yelken departmanına attığı mailde, üniversite öğrencisi olduğunu, bir yelken takımı kurmak istediğini fakat büyük ihtimalle yelkeni almak için parasının yetmeyeceğini anlatmış... “Bir hafta sonra, tam ümidimizi kesecekken cevap geldi. Bizi İspanya’ya davet ediyorlardı!” diyen Hakan Yemlihaoğlu, vize işlemlerinin uzun süreceğini göz önüne alıp ek süre istedi. Teklifi iki ay bekleten kardeşler tekne için 1000 Euro kapora yatırıp işlemlere başladı. Hakan Yemlihaoğlu, küçük yankesici, kapkaççı anlamına gelen Bribon isimli tekneyi satın almak için cebinde 59 bin Euro parayla birlikte İspanya’da kralın danışmanlarıyla buluştu. “Teknenin yanına gittik ve tam Anadolu usülü pazarlığa giriştik. Bribon’un sadece alüminyum direği bile bizim paramızdan fazla eder. Tokalaştık ve ‘Hadi al git’ dediler. Ama yine ek süre istedim. Çünkü bu sefer de ocak ayında tekneyi İspanya’dan Türkiye’ye getirmem hiç kolay olmayacaktı.”
Yemlihaoğlu olayın devamını şöyle anlatıyor: “Mayıs ayında İspanya’ya gönderilen bir kaptan tekneyi getirecekti. Fakat kaptan, tekneyi İspanya’dan Fransa’ya getirip kaçtı. Ortada ne tekne vardı ne de kaptan... Kaptana peşin verdiğimiz 6 bin 500 Euro’dan da olduk. Tekneyi bıraktığı marinaya da hiç yoktan borçlanmaya başladık. Bir Güney Yarışı sonunda Kemal Özal isimli yelkenci ağabeyimle konuştum ve ondan aldığımız parayla marinanın borcunu ödedik. Bu sefer tekneyi almaya ikizim Volkan gitti.”
Sözü Volkan Yemlihanoğlu alıyor: “Tekneyi almaya gitmeden önce Sydney Hobart yarışlarını seyredip, ‘Ben de böyle rüzgarlarda dalgalarda kaptanlık yapmak istiyorum’ demiştim. Bir daha ne istediğime çok dikkat edeceğim! Fransa’ya gittiğimde fırtına çıkacağını bildiğimizden motoru ve yelkenleri birlikte kullanıp hızlıca Korsika’yı geçmek istiyorduk ki motor arıza yaptı ve bizi yolda bıraktı. Fırtınalardan saatlerce dayak yedikten sonra zor zor bir limana girebildik. Tekneyi tamir ettikten sonra tekrar yola çıktık ve Çeşme’ye geldik. Altı buçuk gün boyunca rüzgar ve dalgalarla boğuştuk.
Daha önce böyle bir tecrübe yaşamamıştım.
JUAN CARLOS ÇOK KRAL ADAMMIŞ
Üç kardeş, Bribon’u İstanbul’a getirdiği 2005’te ‘Bosphorus Pirates’ adıyla yarışlara girmeye başladı. O yaz İstanbul Boğaz’ında yapılan Vakko Cup’a katılacak olan Yemlihaoğlu Kardeşler, İspanya Kralı Juan Carlos’u İstanbul’a davet edip eski teknesinde kaptanlık yapmasını önerdiler: “Biz bir mektup yazıp konsolosluğa gittik ama kapıdan içeri bile giremedik. Vize almaya gittiğimizi sandılar... Derdimizi anlattıysak da dinlemediler. Meğer mektubu parşömen üzerine dolma kalemle yazmamız gerekiyormuş. Parşömen ve zarf bulup istediklerini yaptık ve bir hafta sonra konsolosluktan çağrıldık. Gittiğimizde neredeyse tek eksik kırmızı halıydı. Küçük bir törenle verilen mektupta kral çok teşekkür ediyor fakat programının en az bir yıllık yapıldığından dolayı gelemeyeceğini söylüyordu. Çok nazik bir davranıştı.”
KRALA 10 GÜNDE ULAŞTIK KENDİ BÜROKRATLARIMIZA ULAŞAMIYORUZ
İstanbul-Brest arası yapılan IMOCA 60 yarışlarına katılmak için bir IMOCA 60 teknesi almak isteyen kardeşlerin şimdi sponsora ihtiyacı var. Geçen yıl bu yarışlarda Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın açılışını yapmasından cesaret bulup bu yarışa katılabilmek için Başbakan’ın kapısını çalmışlar ama Başbakan’dan ne de bakanlardan cevap alamamışlar. “Geçen yıl yarışta Başbakanımız seneye yapılacak yarışa bir Türk takımı görmek istediğini söylemişti. Biz de buna güvenerek bu işe soyunmak istedik. Yardım edileceğini sandık fakat kimseden ses çıkmıyor. İspanya Kralı’na tek mektupla ulaştık fakat bizim bürokratlarımız tüm Türkiye’yi Dünyaya tanıtacak böyle bir işle ilgilenmiyorlar” diyen Ekrem Yemlihaoğlu ve ağabeyleri bu yarışa katılabilmek için her şeyi yapmaya hazır. Ama yarışa katılmanın ortalama bütçesi 500-600 bin Euro.
KATILDIKLARI BAZI YARIŞLAR
* Barbaros Kupası 2009 - Birincilik
* İstanbul Sailing Cup 2009 - İkincilik
* Fenerbahçe Garanti Sailing 2010 - İkincilik
* MarinTürk Kupası 2010 - İkincilik
İnternetten bu tarz teknelerinin bir numaralı tasarımcısı Bruce Farr’ın kendi adıyla ürettiği modellere bakıyorlardı. Gözlerine bir tanesini kestirdiler ama küçük bir sorun vardı; bütçeleri sınırlıydı.
Ekrem Yemlihaoğlu o günleri şöyle anlatıyor: “Biz internetteki tekneye göz koyduğumuzda eşim, Mallorca’ya tatile gitmiş dönerken de adayı anlatan bir tanıtım CD’si getirmişti. Tesadüfen o CD’den İspanya Kralı Juan Carlos’un adadaki yelken yarışlarını ne kadar desteklediğini öğrendik. Ama öğrendiğimiz daha önemli bir şey vardı. O da istediğimiz teknenin krala ait olduğu!
Meğer kralın birçok teknesi varmış. Araştırdık, bu teknelerin bakımı ve ekiplerin maaşı gibi işlerle ilgilenen bir departmanın varlığından haberdar olduk. Bu departmana bir mail atıp tekneyi satın almak istediğimizi söyledik.”
SADECE DİREĞİ BİLE DAHA ÇOK EDER
Ekrem Yemlihaoğlu, kralın yelken departmanına attığı mailde, üniversite öğrencisi olduğunu, bir yelken takımı kurmak istediğini fakat büyük ihtimalle yelkeni almak için parasının yetmeyeceğini anlatmış... “Bir hafta sonra, tam ümidimizi kesecekken cevap geldi. Bizi İspanya’ya davet ediyorlardı!” diyen Hakan Yemlihaoğlu, vize işlemlerinin uzun süreceğini göz önüne alıp ek süre istedi. Teklifi iki ay bekleten kardeşler tekne için 1000 Euro kapora yatırıp işlemlere başladı. Hakan Yemlihaoğlu, küçük yankesici, kapkaççı anlamına gelen Bribon isimli tekneyi satın almak için cebinde 59 bin Euro parayla birlikte İspanya’da kralın danışmanlarıyla buluştu. “Teknenin yanına gittik ve tam Anadolu usülü pazarlığa giriştik. Bribon’un sadece alüminyum direği bile bizim paramızdan fazla eder. Tokalaştık ve ‘Hadi al git’ dediler. Ama yine ek süre istedim. Çünkü bu sefer de ocak ayında tekneyi İspanya’dan Türkiye’ye getirmem hiç kolay olmayacaktı.”
Yemlihaoğlu olayın devamını şöyle anlatıyor: “Mayıs ayında İspanya’ya gönderilen bir kaptan tekneyi getirecekti. Fakat kaptan, tekneyi İspanya’dan Fransa’ya getirip kaçtı. Ortada ne tekne vardı ne de kaptan... Kaptana peşin verdiğimiz 6 bin 500 Euro’dan da olduk. Tekneyi bıraktığı marinaya da hiç yoktan borçlanmaya başladık. Bir Güney Yarışı sonunda Kemal Özal isimli yelkenci ağabeyimle konuştum ve ondan aldığımız parayla marinanın borcunu ödedik. Bu sefer tekneyi almaya ikizim Volkan gitti.”
Sözü Volkan Yemlihanoğlu alıyor: “Tekneyi almaya gitmeden önce Sydney Hobart yarışlarını seyredip, ‘Ben de böyle rüzgarlarda dalgalarda kaptanlık yapmak istiyorum’ demiştim. Bir daha ne istediğime çok dikkat edeceğim! Fransa’ya gittiğimde fırtına çıkacağını bildiğimizden motoru ve yelkenleri birlikte kullanıp hızlıca Korsika’yı geçmek istiyorduk ki motor arıza yaptı ve bizi yolda bıraktı. Fırtınalardan saatlerce dayak yedikten sonra zor zor bir limana girebildik. Tekneyi tamir ettikten sonra tekrar yola çıktık ve Çeşme’ye geldik. Altı buçuk gün boyunca rüzgar ve dalgalarla boğuştuk.
Daha önce böyle bir tecrübe yaşamamıştım.
JUAN CARLOS ÇOK KRAL ADAMMIŞ
Üç kardeş, Bribon’u İstanbul’a getirdiği 2005’te ‘Bosphorus Pirates’ adıyla yarışlara girmeye başladı. O yaz İstanbul Boğaz’ında yapılan Vakko Cup’a katılacak olan Yemlihaoğlu Kardeşler, İspanya Kralı Juan Carlos’u İstanbul’a davet edip eski teknesinde kaptanlık yapmasını önerdiler: “Biz bir mektup yazıp konsolosluğa gittik ama kapıdan içeri bile giremedik. Vize almaya gittiğimizi sandılar... Derdimizi anlattıysak da dinlemediler. Meğer mektubu parşömen üzerine dolma kalemle yazmamız gerekiyormuş. Parşömen ve zarf bulup istediklerini yaptık ve bir hafta sonra konsolosluktan çağrıldık. Gittiğimizde neredeyse tek eksik kırmızı halıydı. Küçük bir törenle verilen mektupta kral çok teşekkür ediyor fakat programının en az bir yıllık yapıldığından dolayı gelemeyeceğini söylüyordu. Çok nazik bir davranıştı.”
KRALA 10 GÜNDE ULAŞTIK KENDİ BÜROKRATLARIMIZA ULAŞAMIYORUZ
İstanbul-Brest arası yapılan IMOCA 60 yarışlarına katılmak için bir IMOCA 60 teknesi almak isteyen kardeşlerin şimdi sponsora ihtiyacı var. Geçen yıl bu yarışlarda Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın açılışını yapmasından cesaret bulup bu yarışa katılabilmek için Başbakan’ın kapısını çalmışlar ama Başbakan’dan ne de bakanlardan cevap alamamışlar. “Geçen yıl yarışta Başbakanımız seneye yapılacak yarışa bir Türk takımı görmek istediğini söylemişti. Biz de buna güvenerek bu işe soyunmak istedik. Yardım edileceğini sandık fakat kimseden ses çıkmıyor. İspanya Kralı’na tek mektupla ulaştık fakat bizim bürokratlarımız tüm Türkiye’yi Dünyaya tanıtacak böyle bir işle ilgilenmiyorlar” diyen Ekrem Yemlihaoğlu ve ağabeyleri bu yarışa katılabilmek için her şeyi yapmaya hazır. Ama yarışa katılmanın ortalama bütçesi 500-600 bin Euro.
KATILDIKLARI BAZI YARIŞLAR
* Barbaros Kupası 2009 - Birincilik
* İstanbul Sailing Cup 2009 - İkincilik
* Fenerbahçe Garanti Sailing 2010 - İkincilik
* MarinTürk Kupası 2010 - İkincilik