James Caviezel’e benzetiyorlar

Uzun zamandır yoktunuz ortalarda, yeni bir imajla çıktınız karşımıza...
- Herkes çok beğendi bu imajımı, kimseden olumsuz bir yorum almadım. Bir tek kadın arkadaşlarım öperken biraz şikayet ediyorlar... Geçen senenin sonunda bir yapımcıyla görüştüm. Amerika ortak yapımı bir korku filmi çekecekti. O filmin yönetmeni beni “Tutku: İsa’nın Çilesi” filminde İsa’yı canlandıran James Caviezel’e benzetti.

Neden imaj değiştirme gereği duydunuz, özel bir sebebi var mı?
- Bir sebebi yok. Saç, sakal uzatıp biraz daha salaş dolaşmayı istedim. Jilet gibi adam olmaktansa böyle salaş dolaşmayı tercih ediyorum. Herkes de çok beğeniyor. Ama uzun zamandır beni görmeyenler çok şaşırıyor.

Ortalarda görünmediğiniz süre içinde neler yaptınız, hangi işlerle uğraştınız?
- İki yıldır “Fetih 1453” filmini çekiyoruz. Çekimler üç etaptan oluşuyordu, ikinci etabı bitirdik. Son etabı da yakında çekeceğiz. Şimdilerde ona hazırlanıyorum. Onun dışında Şahika Tekand’da oyunculuk dersleri alıyorum. Uzun zamandır devam ediyorum eğitimlere. Yakışıklılık, güzellik, bunlar gelip geçici kavramlar. Ben ondan sıyrılıp kalifiye bir oyuncu olmak istiyorum, tek iddiam bu.

FETİH 1453 FİLMİNDE GENERALİ OYNUYORUM

“Fetih 1453”te hangi karakteri canlandırıyorsunuz?
- General Giovanni Giustiniani’yi canlandırıyorum. Çok önemli bir kumandan, önemli bir savaşçı. 700 kişilik bir ordusu var. Constantin, fetih zamanında kendisinden yardım istiyor, “Bizimle birlikte bu savaşa girer misin?” diyor. Giustiniani de kabul ediyor. Ancak adamın asıl amacı başka. Aslında Macar bir kıza aşık ve sırf ona daha yakın olabilmek için bu savaşa giriyor.

Çekimlere başlamadan önce Giovanni Giustiniani’yi araştırdınız mı?
- Evet, ama kendisi hakkında çok fazla bilgi yok. İtalyan asıllı bir kumandan.

Peki çekimlerin üçüncü etabı ne zaman tamamlanacak, film ne zaman vizyona girecek?
- Üçüncü etapta çok zor sahneler olacak, inşallah kazasız belasız çekeriz. Çok büyük prodüksiyonlu ve çok zor bir iş yapıyoruz. Her şeyin ince elenip sık dokunması gerekiyor. Filmin yapımcısı ve yönetmeni Faruk Aksoy’u bu yönden tebrik etmek gerekiyor. Hollywood bile böylesi tarihi bir olaya imza atmamıştır.
Filmin 2012’nin şubat ayında vizyona girmesi planlanıyor.

Bahsettiğiniz zor sahneler sizi korkutuyor mu?
- Hayır, hiç korkum yok. Ben çok seviyorum aksiyonlu film ve dizileri.

EZEL DİZİSİNDE OYNAMAK İSTERDİM

Bu zamana kadar sizi hep duygusal, yakışıklı adam rollerinde izledik. İlk kez farklı bir rolle seyirci karşısına çıkacaksınız, değil mi?
- Evet, hep yakışıklı, nahif, duygusal adamları canlandırdım. Aksiyonu çok seviyorum, şimdi böyle bir filmde rol alıyor olmak beni çok heyecanlandırıyor.

Her rolü canlandırır mısınız?
- Beni gerçekten doyuracağını düşündüğüm, alt metni sağlam, temelleri oturmuş, izleyicilerin empati kurabileceği her karakteri oynarım.

Gelen projeleri neye göre değerlendiriyorsunuz, sizin için önemli olan unsurlar neler?
- Oyuncuların ve senaryonun çok iyi olması gerekiyor. Ben projeleri puzzle gibi görüyorum. Puzzle’ın tek bir parçası eksik olursa, olmaz...

Sizce yeni nesil oyuncular arasında ‘jön’ var mı?
- Tabii ki var. Kenan İmirzalioğlu ve Kıvanç Tatlıtuğ var mesela. İsim isim saymak istemiyorum, herkes bir emek harcıyor, elinden geleni yapıyor sonuçta.

Takip ettiğiniz diziler var mı?
- “Ezel” ve “Muhteşem Yüzyıl”ı vakit buldukça izliyorum. Özellikle “Ezel”i çok başarılı buluyorum, o dizide oynamayı isterdim. “Öyle Bir Geçer Zaman ki” de güzel bir dizi.

AŞKI TUTKULU YAŞAMAYI SEVERİM

Gelelim aşka... Hayatınızda biri var mı?
- Hayır, hayatımda kimse yok. Şu an tamamen işime konsantre olmuş durumdayım. Bu, siparişle olacak bir şey değil. Ama tabii hayatın ne getireceği de belli olmaz.

Aşka inanır mısınız?
- Ben şu ana kadar aşkın tarifini yapabilen birini görmedim. Herkes bir şeyler söylüyor ama bence mantığın bittiği yerdir aşk... Aşk, sadece duygularınla hareket ettiğin, mantıksız, tutarsız, dengesiz olduğun bir duygudur gibi geliyor bana...

Siz aşkı nasıl yaşarsınız?
- Tutkulu yaşamayı seviyorum. Aşkın içerisinde mutluluk da ve acı çekmek de var. Öyle olmazsa aşk olmaz zaten.

Evlilik hakkında ne düşünüyorsunuz?
- Çok istiyorum evlenmeyi. Mutlu bir yuvam olsun, çocuğum olsun... Ama ideallerim var, önce onları başarmak istiyorum.

FİLMDE İBRAHİM’İN DE OYNAMASINDA PROBLEM YOK

“Fetih 1453” filminde İbrahim Çelikkol’la rol aldığınız sahneler var. İkiniz de daha önce Tuğba Ekinci’yle aşk yaşadınız. Bu durum sette bir sıkıntı yarattı mı?
- O Ulubatlı Hasan’ı canlandırıyor filmde. Karşılıklı oyun oynuyoruz. Ben profesyonel bir insanım. Sadece işimi yapıyorum. Benim açımdan hiçbir problem yok. Onun da öyle düşünmesi gerekiyor.