Jack Ryan Türk boru hattına kızan Ruslar'a karşı

Ryan’ın Londra’da sıradan bir doktora öğrencisiyken 11 Eylül’den etkilenip nasıl önce Amerikan ordusuna sonra da CIA’e katıldığını anlatan filmde olaylar Türkiye’nin Doğu Avrupa’da Rusya’nın enerji liderliğini sona erdiren yeni bir petrol boru hattı kurması ile başlıyor.

Filmin oyuncuları Keira Knightley, Chris Pine ve yönetmen Sir Kenneth Brannagh ile “modern zamanlara uyarlanan” Amerikan kahramanını konuştuk…

Sizi daha önce Ben Affleck, Harrison Ford ve Alec Baldwin tarafından canlandırılmış bu karakteri yeniden beyazperdeye taşımaya iten ne oldu?

-Keira Knightley: Ben kendi adıma Anna Karenina’yı bitirdikten sonra son beş yıldır sürekli trajik şeyler yaşayan ve filmin sonunda ölen karakterleri canlandırdığımı fark ettim. Artık eğlenceli bir şeyler yapmak istediğime karar verdim ve Ryan’ın kız arkadaşını oynamayı kabul ettim. Ayrıca ben karakterimin çok ilginç olduğunu düşündüm. Aşık olduğu adam onu çok sevmesine rağmen ondan gerçek kimliğini saklamak zorunda kalıyor. Ben gizli servis çalışanlarının karşı karşıya kaldığı bu ikilemi ve sırların aileleri üzerindeki etkisini çok ilgi çekici buluyorum.”

-Chris Pine: Senaryoyu gördüğümde beni etkileyen şey Ryan karakterinin diğer aksiyon kahramanlarından çok daha farklı, çok daha gerçek oluşuydu. O Bond ya da diğerleri gibi havalı silahlar, arabalar kullanmıyor. Süper modellerle yatıp kalkmıyor. Uzun süreli, mutlu bir ilişkisi var. İlk kez birini öldürmek zorunda kaldığında bundan etkileniyor. O bir açıdan vatanına hizmet etmek isteyen sıradan bir adam. Ben izleyicinin böyle bir karakterle özdeşleşebileceğini düşündüm.

Daha önce Jacl Ryan karakterini oldukça büyük isimler canlandırdı. Bu size korkuttu mu ? Karakteri yeniden yaratmak sizler için zorlu bir süreç miydi?

-Chris Pine: Ben Star Trek’de de William Shatner ile tamamen özdeşleşmiş Kaptan Kirk karakterini canlandırdım. Yani birçok farklı oyuncu tarafından birçok kez farklı şekilde yorumlanmış olan Jack Ryan karakteri benim için çok zorlu bir deneyim olmadı. Zaten kimseyi taklit etmeye de çalışmadım. Eğer böyle düşünmeye başlarsanız kendinizi sınırlar ve karakteri yaratmakta zorlanırsınız. Ama yine de daha önce büyük oyuncuların bu rolü nasıl canlandırdığını biliyor olmak bazı noktalarda bana yardımcı oldu.

Aslında bana kalsa Star Trek ve Jack Ryan gibi iki devasa serinin başrolünü oynamak yerine bir süre daha sanatsal filmlerde rol almak isterdim…

Film’de Jack Ryan ABD’nin eski bir düşmanına, Rusya’ya karşı savaşıyor, filmin büyük bir kısmı da Moskova’da geçiyor. Tüm Rus karakterlerin “kötü adam” olduğu bu filmin çekimlerini Rusya’da gerçekleştirmek için Kremlin’den izin almayı nasıl başardınız?

-Sir Kenneth Brannagh: Aslında Moskova’da sadece birkaç gün çekim yaptık. Rusya sahnelerinin büyük bir kısmı İngiltere’nin Liverpool kentinde çekildi. Ancak Rus yetkililer Moskova’da bize hiçbir zorluk çıkartmadı. Yani sonuçta sağ sağlim eve döndük!

Bence artık günümüzde milletler böyle şeylerden alınmayı bıraktı. Sonuçta Shakespeare’in Macbeth’ini izlerken İskoçlar eli kanlı bir katil olarak gösterildiklerini iddia ederek ayaklanmıyor. Bu da aynı şey... Ayrıca filmde kötü adam Rusya değil, ABD’ye karşı kişisel bir kini olan tek bir Oligark. Oligarklar Rusya’da da tartışmalı figürler. Hem o kadar da kızmış olamazlar, şu anda film Rusya’da bir Numara!