İzel: Allahım n'olur beste yapayım

Güncelleme Tarihi:

İzel: Allahım nolur beste yapayım
Oluşturulma Tarihi: Eylül 17, 1997 00:00

NEDEN KIRGINIM?Mustafa (Sandal) ‘‘İzel de kim?’’ gibilerinden bir hava yarattı. ‘‘Onu ben yarattım’’ tavrı da oldu birazcık. Onun sebebini de çok bilmiyorum, fazla yorum da yapmak istemiyorum. Çünkü karşılıklı konuşmadık. Sadece bir tavır değişikliği oldu. Belki başka planları var. EGOLAR MÜZİĞİ AŞTIAllah'a dua ediyorum, ne olur sen bana bir şey gönder, ben de beste yapabileyim diye. Beste yapan insanlar mutlaka kendileri de kaset yapıyorlar, ‘‘beste yapıyorum abi, ben kendim söylerim, daha iyi olur’’ diye düşünüyorlar. Bir takım egolar müziği aşmış durumda. Her tarafı idare etmek zorunda kalıyorsunuz.Albümünüzde neden Mustafa Sandal bu kadar ön planda?- Aslında çok ön plandaymış gibi geliyor ama çok da ön planda değil. Bir düet yapıldı sonuçta.Sizin albümünüz başlar başlamaz onun sesinin duyulması tuhaf değil mi?- Yaa önce o demoydu, yerine ben okuyacaktım. Sonra insanlar böyle çok hoş olmuş, niye böyle koymuyorsunuz kasete dediler. İnsanlar çok Mustafa olmuş kasetin diyorlar.Ama siz de Mustafa Sandal gibi söylemişsiniz. - Benim sesimin bir soft hali var zaten. Çok bağırıp çağırmayı sevmiyorum. Zaten öyle geniş bir ses ağım da yoktur. O tip şarkıları güzel söylediğime inanıyordum.Mustafa Sandal'la kavga ettiğiniz yazılıp çizildi. Doğru mu?- Ben onun gözünü morarttım filan. Yok kavga etmedik. Sadece bir kırgınlık var. O da Mustafa'nın son bir iki programda konuşma şeklinden kaynaklanan bir kırgınlık oldu. Neler söyledi?- Yaa şey gibi konuştu nasıl derler... Yani ‘‘İzel de kim?’’ gibilerinden bir hava yarattı. ‘‘Onu ben yarattım’’ tavrı da oldu birazcık. Onun sebebini de çok bilmiyorum, fazla yorum da yapmak istemiyorum. Çünkü karşılıklı konuşmadık. Sadece bir tavır değişikliği oldu. Belki başka planları var. Çünkü bu yazın bombası sürekli İzel derken birden Reyhan Karaca dedi. Belki birlikte bir prodüksiyon yapacaklar. Kıskandı mı acaba sizi?- Bilmiyorum yani ben bu anlamda insan diyaloglarını tam olarak çözmüş değilim. Çok fazla da konuşmak istemiyorum. Biraz ego problerimiz var bizim, belki ondan da kaynaklanıyordur. Bir de Mustafa'nın kafasında bir star yaratmak düşüncesi olabilir. Star yaratmak düşüncesi olunca da kişi problemi yaşıyor. Benle öyle bir şey olamaz.Parasız destek palavraBu hep oluyor galiba müzik piyasasında. - Evet hep oluyor. Ben Allah'a dua ediyorum, Allah'ım ne olur sen bana bir şey gönder, ben de beste yapabileyim diye. Beste yapan insanlar mutlaka kendileri de kaset yapıyorlar, ‘‘beste yapıyorum abi, ben kendim söylerim, daha iyi olur’’ diye düşünüyorlar. Bir takım egolar müziği aşmış durumda. Her tarafı idare etmek zorunda kalıyorsunuz. Ne o kaset yapıyoruz. Neden? Herkes hayır için mi yapıyor? Para almıyorlar mı?- Yoo çok da güzel para alıyorlar. Hiç kimse kara kaşına kara gözüne bir şey yapmıyor. Hani biz birbirimize destek oluyoruz falan bir palavralar var ya... Aslında destek filan değil bu. Bir işi yapınca parasını da alıyorsun. Fazla fazla üstelik. Ben şimdiye kadar kimseyle bedava çalışmadım. Beste yapmaya çalıştınız mı hiç sırf bu dertlerden kurtulmak için?- Ben beste yapamıyorum. Şimdi beste öyle herkesin yapabileceği bir şey değil. Bir ruh lazım. Bir hafta sokağa çıkmayayım, duygulandırayım kendimi, aklıma kötü şeyler getireyim, bir kaç şiir kitabı okuyayım, birkaç yabancı CD dinliyeyim hemen beste yaparım. Ama beste yapmak farklı, besteci olmak farklı. Onlar beş dakikada beste çıkarıyorlar. Şimdi bir aşk yaşamak lazım, ayrılmak, acı çekmek lazım.Siz hiç aşk acısı çekmiyor musunuz?- Hayır uzun zamandır çekmiyorum. En son bir yıl önce Ant vardı. Altı ay sürdü ilişkimiz. Mustafa Sandal'la?- Hayır, arkadaşız. Gerçekten! Ben aşık olduğum zaman söylerim, hakikaten beraber olduğum insanları söylüyorum. Biz onunla aşktan daha güzel bir şey yaşadık. Mustafa'yla olsaydı saklar mıydım bilmiyorum ama zaten kimse de inanmadı. Dokunmatik adamYoo Magazin Forever'da görüntüleriniz çıktığında herkes inanmıştı. - Onlar bence çok doğal görüntüler çünkü ben çok arkadaşımla öyleyim. Hakikaten öyle. Mustafa zaten çok dokunmatik bir adam. Konuşurken devamlı dokunur. Zaten albüm döneminde gözün hiçbir şeyi görmüyor. Tam mesela biri çıkıyor karşına normalde hoşlanabileceğin biri, takılmıyorsun bile. Yüz flu, bembeyaz geliyor. Albümünüzün satışı iyi gitmiyormuş, öyle mi?- Aslında güzel gitti. Şimdiye kadar 250 bin sattı. Ama bir dönemde bazı yazılıp çizilen yanlış haberlerden dolayı kimseye ispat edemedim albümün iyi sattığını. Benim bir amacım vardı. Bütün albümü sunmak. Tek bir şarkıya yoğunlaşmadım. Biraz tarz olarak farklı bulundu. Biraz daha ağır belki. Şarkılarını dinleyip hisleniyor musuuz?- Hisleniyorum tabii. Ağlamaya çok müsaitimdir. Kasete Bir Kızımız Olacaktı'yı hep ağlayarak söyledim. Sizin öyle bir maceranız var mı?- Bir kızım mı? Siz de çok sıkıştırıyorsunuz. Valla o şarkıyı dinlerken aklımıza sadece düşük yapmış, bu nedenle kocasından ya da sevgilisinden ayrılmış bir kadın geliyor. - O şarkıda anlatılmak istenen şu. Herkes mutlaka bir ayrılık yaşamıştır. Beraber olmadan önce de mutlaka bir evlilik hayali, bir çocuk hayali kurmuştur. Benim de bir beraberliğim oldu, çocuğum olsaydı diye bir hayalim de oldu. Kız mı istemiştiniz?- Çok farketmiyor benim için ama ille olacak. Beni evlendirmeniz lazımNe zaman?- Bilmem önce beni evlendirmeniz lazım.Nasıl bir erkek arıyorsunuz?- Çok şey arıyorum tabii bir erkekte. Önce espirili olması lazım. Yakışıklı, dürüst, güvenilir. Pek karşılaşmadım böyle bir erkekle. Onlar uzayda yaşıyor...- Ha ha ha evet Mars'daKimlerden beste almayı düşünüyorsunuz?- Tarzını beğendiğim herkesten beste almayı isterim. Eskiden sorduklarında ‘‘yok ekibimi asla değiştirmem’’ diyordum. Ama sonra bir takım nedenlerden dolayı başka ekiplerle çalışmam gerekti. O ekipten memnun kalmadım mı? Kaldım. İyi oldu üstelik. Çünkü bir şekilde kendimi aşmam gerekiyordu. Aştım hakikaten. Ama bilemem ki öbür albümde bu insanlarla mı çalışacağım. Belki çok genç insanlarla çalışırım. Belki bana bestecilik gelir. Ama en doğru insanı bulacağıma inanıyorum. Çünkü şimdiye kadar öyle oldu. Mustafa da doğruydu.Sonradan kazık atsalar da...- Önemli olan iş güzel olsun. Ama tabii gönül istiyor kırgınlık olmasın, arkadaşlık devam etsin. Ama nedense bu her işte oluyor. İki işin birinde mutlaka böyle oluyor. Biz Türkler ekip işini yürütemiyoruz galiba.- Evet çok doğru bir laf ettiniz. O kadar çok karşılık bekleniyor ki. Başka söylemek istediğiniz.- Kimse beni bir yerlere getirmedi. Kendine pay çıkarsın ama mal etmesin.BEŞ DAKİKADA BESTECİLERBen beste yapamıyorum. Beste için ruh lazım. Bir hafta sokağa çıkmayayım, duygulandırayım kendimi, aklıma kötü şeyler getireyim, birkaç şiir kitabı okuyayım, bir kaç yabancı CD dinliyeyim hemen beste yaparım. Ama beste yapmak farklı, besteci olmak farklı. Onlar beş dakikada beste çıkarıyorlar. Bir aşk yaşamak lazım, ayrılmak, acı çekmek lazım.Kadınlar günü gibiGeçtiğimiz hafta kös kös oturmuş, herkes tatilde olduğu için kiminle röportaj yapacağımızı düşünürken İzel'in menajeri Birsen hanım aradı. Denize düşen yılana sarılırmış, biz de hemen kabul ettik. İzel'in Ulus'taki evine gittiğimizde yaptığımız ilk iş ayakkabılarımızı çıkartmak oldu. Ayakkabılarla girersek cam göbeği duvarın altına döşenmiş limon rengi halılar kirlenebilirdi. Küçük salonda gözümüze takılan ilk şey hemen her ünlünün evinde görebileceğiniz devasa televizyon oldu. Televizyonu ve cep telefonlarını susturduktan sonra röportaja başlamak için odanın boşalmasını bekledik ama nafile. Her nedense İzel'in annesi ve Birsen hanım odada kalmakta direndiler. Sonradan arkadaşları Ezgi'nin de gelmesiyle beraber kendimizi kadınlar gününde gibi hissettik. Bir tek pasta ve kurabiyeyi unutmuşlardı, biz de sabahtan kalma çaya talim ettik. Fazla çay içmekten tansiyonumuz düştüğü için bizim sorularımız, kalabalığın baskısınd
Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!