İtalyan şef 23 karatlık altın yapraklarıyla yemek yaptı

Güncelleme Tarihi:

İtalyan şef 23 karatlık altın yapraklarıyla yemek yaptı
Oluşturulma Tarihi: Mart 21, 2004 00:53

Bir zamanlar içine bir altın konularak pişirilen pilava ‘Altınlı Nohut Pilavı’ denirmiş. O zamanlar pilavdaki altın kimin dişine takılırsa, ona hediye edilirmiş.

Şimdi, pilavın içine konulan altın pilavla birlikte yutuluyor. Çırağan Kempinski’nin 27 Mart’ta başlatacağı ‘Altınlı Yemekler Festivali’nde her yemeğin içine altın yaprakları konulacak. Şef Fabrice Canelle’in hazırlayacağı mönüde altınlı suşi, altınlı risotto, altınlı çikolata tabağı gibi alternatifler bulunuyor. 23 karatlık altın yapraklarıyla hazırlanan yemeklerin görsel afrodizyak olduğunu söyleyen Canalle, ‘Bu yemekleri yiyen mutlu olur, iştahı kabarır, zihni açılır’ diyor.

Çırağan Kempinski’nin Şefi Fabrice Canelle mesut günler yaşıyor. ‘Bir makine mühendisi Ferrari’yi yaptığında nasıl bir tatmin hissediyorsa, altınlı yemek yapmak beni o derece mutlu etti’ diyor. ‘Altınlı yemek olur mu? Altın yenilebilir mi’ Yoksa onlar altın değil mi? Bizi mi kandırıyorsunuz?’ gibi bir dizi soru sıralıyoruz. ‘Siz Türkler altına çok düşkünsünüz’ diye cevap veriyor. ‘Padişahlar altın tabaklarda yemek yerlermiş. Ama altını yemeğin içine koymak kimsenin aklına gelmemiş.’

Fabrice Canalle’in aklına ‘Acaba altınlı yemek yapabilir miyim?’ sorusu geldikten sonra yenebilen altını araştırmaya başlamış. Artık bu konuda hayli bilgi sahibi: ‘23 karatlık altın yaprağı kullanıyorum. İncecik bir tabaka halinde. Elinize aldığınızda bile eriyor. Yaprak altın alüminyum içermiyor. Oysa altın tozunun içinde alüminyum var. Bu yüzden toz değil yaprak kullanıyorum.’

Altın yaprağı yemeğin tadını değiştirmiyormuş. Çok hafif bir tatlılık veriyormuş ama onu da ancak gurme olan anlıyormuş. Canalle’e göre altınlı yemekler lezzet açısından değil ama görüntü açısından tam bir afrodizyak. Yiyen mutlu oluyor, zihni açılıyor, iştahı kabarıyor.

Altınlı yemek, kullanılan yapraklar çok çok ince olduğu için düşünüldüğü kadar maliyetli değil. Çırağan Kempinski bir altın yaprağını beş dolara alıyor, şef bir porsiyon yemek için üç yaprak kullanıyormuş.

Altının kullanım şekli yemeğine göre değişiyor. Yapılan yemek suşi ise yosunun üzerine bir de altın yaprağı sarılıyor, risotto ise altın yaprakları parçalanarak pirinçle karıştırılıyor.

Fabrice Canelle 27 Mart’ta başlayacak ve 9 gün devam edecek ‘Altınlı Yemekler Festivali’ bittikten sonra elmaslı yemekler yapmak için çalışmalara başlayacak. Şu sıralar yenilebilen elması bulmaya çalışıyor. Altınlı yemekleri son derece romantik bulan Canelle, ‘Sevgilinize bu yemeklerden yedirirseniz ona unutamayacağı bir lezzet hediye etmiş olursunuz’ diyor.

ALTINLI SUBÖREĞİ

Malzemeler: 1 kg. böreklik un, 300 ml. su, 30 gr. tuz, 150 gr. margarin, 2 adet limonun suyu

Haşlama Suyu: 5 lt. su, 100 gr tuz, 100 ml. sirke, 100 ml. zeytinyağı

Hazırlanışı: Malzemelerin hepsi birlikte yoğurulur. Elde edilen hamur yumruk büyüklüğünde parçalara ayrılır ve dinlendirilir. Bu parçalar yufka halinde açılarak kaynamakta olan suya tek tek atılır ve haşlanır. Daha sonra aralarına malzeme (peynir ve maydanoz vb.) konularak tepsiye üst üste dizilir. Fırında 200 derecede yarım saat pişirilir. Fırından çıktıktan sonra üzeri altın yapraklarıyla kaplanır ve servis edilir.

Altınlı yemek mönüsü 175 milyon lira

Çırağan Gazebo Restaurant’da altınlı set mönüde şunlar var: Altın suşi, wasabi, hardal ve altın soya sos ile / Altın risotto, deniz tarağı ile / Martını sorbe altın ile / Tavada kızartılmış levrek, altın patates püresi ile / Altın çikolata tabağı. Mönü 175 milyon lira.
Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!