Güncelleme Tarihi:
‘Festival’den festivale’ konseptiyle; Venedik, Locarno, Karlovy Vary, New York, Montreal, Tokyo, Toronto, Busan ve Roma gibi uluslararası festivallerde gösterilmiş ve ödüller almış filmlerden elenerek seçilen filmlerin dışında İtalyan komedi filmlerinin yer alacağı özel bir bölüm de olacak. Bu akşamki açılış filmiyse 68. Venedik Film Festivali’nde İtalyan filmlerinin yarıştığı bölümde İtalyan Controcampo ödülünü alan ‘Scialla / Sakin Ol’. Aslında senarist olarak tanınan ama senaryosunu yazdığı Sakin Ol ile ilk kez kamera arkasına geçen yönetmen Franceso Bruni ile filmi konuştuk.
- Filmin senaryosu nasıl oluştu? Senaryo bittikten sonra hikâyenizle kameranın başına ilk kez geçmeye nasıl karar verdiniz?
- Filmin babası olarak gerçek hayatta da genç bir oğlum var. Bu filmin hikâyesinde kendi oğlumla yaşadığım ilişkiden kesitler var ama hikâyenin gerisi tümüyle kurgu. Senaryoyu tamamıyla özgür duygularla yazdım. Herhangi bir yönetmenlik referansıyla oluşmadı hiç bir ayrıntı. Senaryo bittikten sonra da yapımcımın bu filmi gerçekleştirmek istemesi ve bunu kabul etmem de çok doğal bir süreçti.
- Filmin çekimleri bittikten sonra senaryo aşamasındayken gözünüzde canlandırdığınız karelerle ortaya çıkan sonuç arasında büyük farklılıklar oldu mu?
- Hayır olmadı. Çünkü bir senaryo yazarı olarak hikâyeyi yazarken onu görsel karelere dönüştürmek, çok hassas bir çalışma gerektiren montaj da dahil olmak üzere çok alışık olduğum bir iş.
- Filmde nasıl bir İtalya ve nasıl bir hikâye var?
- Umuyorum ki Türk izleyiciler; Fransız, İspanyol, Koreli izleyicilerin, ki bunlar filmin uluslararası festivallerde gösterildiği ülkelerden birkaçı, duygularına benzer duygular yaşayacak. Bu filmin hikâyesi bir baba ve oğlun sevgisini anlatıyor, ayrıca bu ‘garip çiftin’ birlikte oluşturdukları ilginç bir komediyi.
- Türk izleyiciler sizce filmden İtalyan filmleri hakkında ne tür izlenimlerle çıkacak?
- Umuyorum, bu filmi izlerken Türk izleyiciler de İtalyanlar gibi çok eğlenecek ve farklı duygular yaşayacak. Bu bir İtalyan filmi ama sadece belli bir kültüre ait duyguların yaşandığı bir hikâyeye sahip değil. Çok evrensel ve insancıl.
- Filmi tek cümleyle özetleyecek olursanız?
- ‘Scialla / Sakin Ol’ birbirlerini tanımayan bir baba ve oğulun birlikte yaşamak zorunda kalmaları ve birbirlerinden birçok şeyi yeniden ya da ilk kez öğrenmelerini anlatan bir film.
KAMERANIN ARKASINA YENİDEN GEÇECEĞİM
- Venedik Film Festivali’nden ödülle dönmeniz neler kattı?
- Bu ödül benim için gerçekten çok önemli. Çünkü filmin ticari açıdan daha özgür olmasına olanak verdi ve en güzeli de uluslararası festivallerin kapısını açtı.
- Daha çok yazdığınız senaryolarla tanınıyorsunuz. İlk kez bir filmin yönetmeni olarak nasıl duygular yaşadınız?
- Hem artistik, hem de profesyonel açıdan, insani bir yaklaşım olarak da beni çok heyecanlandıran bir çalışma süreciydi. Senaryoyu yazarken evde kendi başıma bilgisayarın başında olma duygusuna alışığım. Filmin setinde ise olağanüstü ve tutkulu insanlarla birlikte olmak ve onlardan bir sürü yeni şey öğrenmek çok güzeldi. Başımı döndüren, daha öncesinde hiç karşılaşmadığım duygular yaşadım.
- Senaryo yazmaya devam mı edeceksiniz, yoksa yönetmenliğe devam mı?
- Her ikisine de devam etmek istiyorum. Senaryo yazarı olmak büyük bir tatmin duygusu kazandırıyor insana ve olağanüstü bir çalışma sürecini gerektiriyor. Fakat hem senaryo yazmak ve hem de yönetmen olmak hayatımı kazanırken seçimini kendimin yaptığı projelere imkan vermesi ve özgürlük açısından çok önemli. Çok değil kısa bir zaman sonra kameranın başına yine geçeceğimi düşünüyorum.
TÜM HAFTA İTALYAN FİLMİ
10 Aralık saat 20.30’da ‘Scialla!/Sakin ol!’, Yönetmen: Francesco Bruni 11 Aralık saat 11.30’da ‘Missione di pace/Barış görevi’, Yönetmen: Francesco Lagi; saat 15.30’da ‘Gianni e le donne/Gianni ve kadınlar’ Yönetmen: Gianni Di Gregorio; saat 18.00’de ‘L’Ultimo terrestre/Son dünyalı’ Yönetmen: Gian Alfonso Pacinotti; saat 20.30’da ‘Il mio domani/Yarınım’ Yönetmen: Marina Spada 12 Aralık saat 15.30’da ‘Tatanka’ Yönetmen: Giuseppe Gagliardi, saat 18.00’de ‘Scialla!/Sakin ol!’, saat 20.30’da ‘Il Gioiellino/İşler tıkırında’ Yönetmen: Andrea Molaioli 13 Aralık saat 15.30’da ‘La-Bas-Educazione Criminale/La-Bas-Suç Eğitimi’ Yönetmen: Guido Lombardi, saat 18.00’de ‘Il mio domani/Yarınım’, saat 20.30’da ‘Figli delle stelle/Yıldızların çocukları’ Yönetmen: Lucio Pellegrini 14 Aralık saat 15.30’da ‘Il Gioiellino/İşler tıkırında’, saat 18.00’de ‘La-Bas-Educazione Criminale/La-Bas-Suç Eğitimi’, saat 20.30’da ‘Una vita tranquilla/Huzurlu hayat’ Yönetmen: Claudio Cupellini 15 Aralık saat 15.30’da ‘Scialla!/Sakin ol!’, saat 18.00’de ‘Figli delle stelle/Yıldızların çocukları’, saat 20.30’da ‘Tatanka’ 16 Aralık saat 15.30’da ‘L’Ultimo terrestre/Son dünyalı’, saat 18.00’de ‘Una vita tranquilla/Huzurlu hayat’, saat 20.30’da ‘Missione di pace/Barış görevi’.
Tüm filmler İstanbul İtalyan Kültür Merkezi’nde ücretsiz izlenebilir. Tel: 0212 293 98 48.