Oluşturulma Tarihi: Mayıs 07, 2005 00:00
Replikas üyeleri müziklerini ‘Birçok şeye benziyoruz ama bir o kadar da hiçbir şeye benzemiyoruz’ diyerek tanımlıyorlar. 1993’te kurulan grup, albümden albüme tarzları biraz değişse de, dinleyicisine açık uçlar bırakmayı seviyor.İlk iki albümlerinde prodüktörle çalışmayan Replikas, ‘Avaz’da hedeflerini yüksek tutup, Sonic Youth’un da prodüktörlüğünü yapan dünyaca ünlü müzik adamı Wharton Tiers ile çalışmış. Grup, bu albümde çok daha sert gitarlarla ve daha yoğun bir sözel içerikle karşımızda. İki Genç Kız filminin müziklerinde ve Fatih Akın’ın ay sonu vizyona girecek müzik belgeselinde de karşımıza çıkan Replikas, Avaz’ın ilk konserini 14 Mayıs akşamı Babylon’da verecek.Bu soruyu cevaplamayı muhtemelen sevmiyorsunuzdur ama sizin nasıl bir grup olduğunuzu bilmeyen birine Replikas’ın müziğini nasıl anlatırsınız?-Gökçe Akçelik: İlk albümümüzde daha Anadolu rock’la bir yakınlaşma var. İkinci albümde ise daha sindirilmiş bir doğu batı sentezini görüyoruz. İlla tanımlamak gerekirse, kendi dilini yakalamış bir grubuz diyebiliriz. -Barkın Engin: Dış kaynaklı müzikler anlamında ortalıkta dönen ‘işte, bu’ diye sunulan müziklerin dışındakileri araştırmaya meraklı adamlar tarafından yapılan bir müzik bu. Birçok şeye benziyoruz belki ama bir o kadar da hiçbir şeye benzemiyoruz.Tam olarak şöyle bir şey yapıyoruz diyememenizin bir nedeni dinleyiciye çok fazla özgür algılama alanı bırakıyor olmanız olabilir mi? Açık uçlara sıkça rastlıyoruz şarkılarınızda...-B.E: Doğru bir yaklaşım bu. Replikas’ın beslendiği alanlar çok farklı olduğu için bütün bunları müziğimize yansıtmaya çalışıyoruz. Bir rock grubu olarak da algılanabiliriz, deneysel müzikler yapan bir grup olarak da. Bu müziği keşfedişimiz, Erkin Koray’ın yaptığı müziği dinlememizle mümkün oldu. Onun sayesinde bu topraklardaki arabesk dokunun, pavyon müziğinin, sanat müziğinin ne kadar zengin olduğunu, farklı da algılanabileceğini gördük. Müziğiniz bana Beyoğlu’nun arka sokaklarında başıma ne geleceğini bilmeden yürümek hissi veriyor. Bir tedirginlik hali var sürekli?-O.B: Bu ilk albüm için söylenebilir. Replikas’ın çok değişik anlamlara gelebilecek bir yapısı var ama şu nokta açık ve net; bizim bir aşk şarkısı yapıp da insanlar ne kadar aşık olduklarını anlasınlar gibi bir tavrımız yok. Yapılan işi herkes kendine göre yorumluyor. Hayatımızın büyük bir bölümü Beyoğlu’nda geçtiği için ister istemez onun ruhu şarkılarımıza yansıyordur. KAOSUN TA KENDİSİYİZYaptığımız müzik bu ülkenin kaosundan besleniyor demiştiniz...-O.B: Bir ürün veriyorsan, mutlaka içinde bulunduğun atmosfer yansıyor yaptığına. İstanbul garip bir yer, çoksesli bir kültüre sahip olduğu için ortaya çıkan şey de ona benziyor.-G.A: Biz bir yandan da kaosun ta kendisiyiz. Bizim coğrafyamızda herkesin sürekli problem çözmekle uğraşan bir hali var.Replikas bu problemlere çözümler öneriyor mu? Öyle bir derdi var mı? -B.E: Çözümler önermek çok da tercih ettiğimiz ve sevdiğimiz bir şey değil. Onlara başka bir açıdan bakılmasını sağlıyoruz diyebiliriz. Prodüktör olarak dünyaca ünlü bir adamı ikna etmeyi nasıl başardınız peki? -O.B: Bir prodüktör olsun dediğimizde bunun kim olması gerektiği ile ilgili bir liste yaptık. Wharton Tiers; Sonic Youth, Glenn Branca, Dinosaur JR gibi adamlarla çalışmış. Bizim bırakın çalışmayı, bir saat oturup konuşmaya bile razı olacağımız kadar önemli bir müzisyendi. E-posta aracılığı ile bağlantıya geçtik. Yaptıklarımızı çok özgün bulduğunu ve beraber çalışabileceğimizi söyledi.Prodüktör olarak Wharton Replikas’a neler kattı?-B.E: Genelde sahnedeki enerji bir türlü albümlere tam olarak aktarılamaz. Wharton bunu başardı. Hem İki Genç Kız’da hem de Fatih Akın’ın belgeselinde varlarİki Genç Kız filminin müziklerini yapmanız nasıl oldu?-O.B: Kutluğ Ataman genç bir grup arıyordu. Babylon’da bizi izlemeye geldi. Özellikle Behiye karakterinin ruhuna bizim müzikleri çok yakıştırmış.
Film müzikleri yapmak sizi müzikal anlamda kısıtlayan bir ÅŸey mi?-O.B: Bu çift taraflı bir beslenim. Çalan Replikas ama bir filme hizmet ediyor. Bizim görüntüleri izleyerek ürettiÄŸimiz müzikler bazen görüntülerin de gidiÅŸatını etkileyebiliyor. -B.E: Ä°ki Genç Kız filminde albümlere koymayacağımız kadar sert ve farklı formda ÅŸarkılar yapmak gibi bir özgürlüğümüz oldu. Fatih Akın’ın Ä°stanbul’u anlatan müzik belgeselinde siz de varsınız deÄŸil mi?-O.B: Türkiye’de böyle bir müzik belgeseli ilk kez yapılıyor sanıyorum. Çok deÄŸiÅŸik müzisyenler bir arada. Sezen Aksu, Orhan Gencebay, Müzeyyen Senar da var, BeyoÄŸlu müzisyenleri de, popçular da... Ä°stanbul’u, onun DoÄŸu-Batı sentezini anlatan bir çalışma.Â
button