OluÅŸturulma Tarihi: Temmuz 21, 2004 00:00
Özcan Deniz’in yeni dizisi ‘Haziran Gecesi’ yeni yüzleri ekrana taşıyacak. Dizide Deniz’in eşini oynayan Burcu Kara da bunlardan biri... Öğretmen anne-babanın kızı olan, oyunculuk için ailesini binbir güçlükle ikna eden Kara, dizide deli divane aşık olduğu Baran’ı yasak aşkından ayırmak ve evine bağlamak için zorlu bir savaşa girecek.MEMUR OLMAMI İSTEDİLER1980, Bursa doğumluyum. Anadolu Üniversitesi iktisat Fakültesi’nden mezun oldum. Eskişehir’de okuduğum dönem, hem boş vaktimi değerlendirmek, hem de tecrübe kazanmak için bir takım yerel kanallarda sunuculuk yaptım. Okulu bitirdikten sonra Bursa’ya döndüm. Eskişehir’deyken TGRT’den teklif gelmişti. O zaman ailem okulum bittikten sonra bunu yapmamı istedi. Ancak Bursa’ya döndüğümde kandırıldığımı anladım, çünkü beni göndermediler. Benim banka memuresi gibi hanım hanımcık, döpiyeslerle gezen bir kız olmamı istiyorlardı, o yüzden televizyon işi ters geldi. Mecburen ekonomik özgürlüğümü kazanmak adına yatırım uzmanlığına başladım, bu arada Olay TV’de çalıştım. Deli gibi çalışıp para biriktirdim. Her haftasonu İstanbul’a, diksiyon kursuna gelmeye başladım. STAJYER MUHABİRDİMHocalarım azmimi takdir ettiler ve beni Kanal D
Haber Müdürü Bülent Çöltekin’le tanıştırdılar. Ve Kanal D Haber Merkezi’nde önce stajyer muhabir oldum, ardından muhabir kadrosuna girdim. Ama istediğim bu değildi, sanata yatkınlığım daha fazlaydı. Buna karşın Fatih Altaylı bana ‘Sen bizim yüzümüz olacaksın’ diyordu. Yoğun bir yıldı; uçaklar düşüyor, kaçırılıyordu. Her gece flaş habere giriyordum, felaket tellalı ilan etmişlerdi beni. Yüzümde yaralar çıktı, ülser oldum, hastanelerde yattım. Özel hayatım kalmamıştı. Zor ama güzel günler geçirdim. Aslında kamera önü ve kamera arkasında edindiğim tecrübelerden sonra asıl istediğim alana kaydım. Yani oyunculuğa. Ayşenur Yazıcı vardı kanalda, onunla çok iyi anlaşırdık. Bir gün ‘Yüzünü harcıyorsun sen. 10 yıl sonra spikerlik yaparsın ama oyunculuk yapamazsın. Git ve yüzünü kullan’ dedi. Bu sözler zaten içimde varolan şeyleri fişekledi. Fatih Bey’le de konuştuk, ‘Program olursa sunarım’ dedim ve ayrıldım. Bir ay nadasa çektim kendimi. Sonra CINE5’te sinema programı Cine Sinema’yı sunmaya başladım. Bu arada Üsküdar Musıki Cemiyeti’ne kaydoldum. Şahika Tekand’ın oyunculuk kurslarına da başlamaktı amacım. Zamanları çakışınca Şahika Tekand’ı tercih ettim, musıki cemiyetini bıraktım.ÖZCAN’I ÇOK SEVİYORUMÖzcan Deniz’in yazdığı, Mahinur Ergun’un senaryolaştırdığı, farklı ve uçuk yönetmenimiz Andaç Haznedaroğlu’nun yöneteceği bu proje benim için mükemmel bir fırsat. Özcan bir röportajında ‘Burcu çok konuşulacak’ demiş sağolsun. Kamerayla nasıl oynadığımı anlatmış. Yeni arkadaş Naz ile benim Türkiye’de çok konuşulacağımı söylemiş, çok teşekkür ederim ona. Özcan’ı çok seviyorum. O ben star oldum, buyum deyip havalarda gezen biri değil, mütevazı bir insan. Canlandıracağım karakter de bana çok yakın. Oyuncu her role girer ama ilk tecrübemin bana yakın biri olması ayrı bir şans. Duygu çok iyi bir ailenin kızı, yurtdışında okumuş, psikolog, asil... İniş çıkışları var, diğer yandan öteki kadın durumu var. Duygu, eşini kaybetmemek için mücadele edecek, çünkü Baran’a deli gibi aşık. Belki ileride Baran da sever beni. Ben sevilmeyecek kadın mıyım? Ama onun da tutkuyu yaşadığı bir kadın var işte... Hayat böyle zaten. Herkes sevdiğiyle beraber olsa acı kalmaz. Çok kadın yaşıyor bunları. Benim de ilişkim oldu, ama bu durum başıma hiç gelmedi, inşallah da olmaz. Asmalı Konak’la kıyaslanacak‘Haziran Gecesi’ Asmalı Konak’la kıyaslanacak. Özcan’la bunu çok konuştuk. Bu dizinin en az önceki kadar iyi olması gerekiyor. Herkes kendini aşmalı. Özcan sürekli kendini aşmaya, kendine bir şeyler katmaya, öğrenmeye çalışan biri. Her ikimiz de yerimizde saymayı sevmiyoruz. Diğer yandan iki dizi arasında ciddi farklılıklar da var. Zaman ve mekan gibi... Biz günümüz dizisi çekeceğiz, ağalıkla ilgisi yok. Ve Asmalı Konak’ı unutturacağız. Ben, Haluk Bilginer, Şener Şen, Uğur Yücel, Metin Akpınar, Müjdat Gezen, Serra Yılmaz, Zuhal Olcay,
Başak Köklükaya’nın oyunculuğunu çok beğeniyorum.Yasak aşkın kahramanıÖzcan Deniz yani Baran evli olmasına rağmen eski aşkını karşısında görünce ‘Haziran Gecesi’nde ipler kopacak. Bu yasak aşkın kadın kahramanı ise Yeditepe Üniversitesi Tiyatro Bölümü 4’üncü sınıf öğrencisi Naz Elmas... ‘Bu dizi Asmalı Konak’ı unutturacak’ diyen Elmas, tutkulu aşkını binbir acıyla yaşayacak...Mizah duygum çok gelişkin. Çok gergin ve ağır ortamlarda bile komik birşey bulup gülmeye başlarım, kendimi durduramam. Lise çağlarımda da özellikle İstiklal Marşı söylendiğinde kriz tutardı, ya hocanın tipine ya da bayrak tutanlara gülerdim. Ceza alırdım, yine gülerdim. Allah’tan sahneye çıktığımda gülmemi engelleyebiliyorum. Herkes ezberden korkar, ben de bundan. Sokaklarda tek başıma güldüğümü bile bilirim. Hayata pozitif bakmakla, pembe bakmayı karıştırmamak lazım. Her şeyi pembe görmüyorum. Gerçekleri çok iyi görürüm ve kendimi çok sorgularım. Başarı benim için hayattaki en önemli şey. Oyunculuğa baş koydum. Ben güzelim, iki oynarım, gündeme gelirim gibi düşüncelerim yok.İYİ ANNE OLACAĞIMA İNANIYORUMOkulda tiyatro kolundaydım ve İngilizce drama bölümü açılınca oraya başladım. My Fair Lady’de oynadım. Okul saati biter bitmez tiyatro çalışmalarına koşardım. Bence bütün öğrencilerin yeteneği keşfedilmeli ve ona ağırlık vermesine fırsat tanınmalı. Ben ailemden bu desteği gördüm. Sanat yönümü babamdan almışım. Babam grafiker, annem pedagog. Benim ve ablamın gelişiminde çok katkısı vardır. Sadece bize iyi anne değil, tüm çocuklara iyi annelik yaptığını görerek büyüdüm. Annemin çocuk yuvası vardı ve birçok çocuğa da annelik yaptı. Ben de gelecekte çok iyi bir anne olacağıma inanıyorum. GORA’DA SALAK SEKRETERDİMDaha önce ‘Gülbeyaz’ dizisinde sakat babası olan bir kızı canlandırdım. ‘Gora’ filminde ise bir sekreteri oynadım. Cem’le oynamak çok matraktı. O Erşan Kuneri adında Nuri Alço gibi bir adamı canlandırıyordu. Porno videolar satan bir yerde çalışıyor, organizasyonlar, sinema filmleri için cast’lar yapıyordu. Ben de Erşan ağabey diye peşinde dolaşan, salak bir sekreter kızdım... Onun dışında ‘Kınalı Kar’dan doktor Ece ve ‘Avrupa Yakası’ndaki Selin karakteri için de bana teklif gelmişti. Ama benim için okul önemliydi ve okulumu riske atacak bir projede oynamak istemedim. Şimdilerde hayatımda ‘Haziran Gecesi’ ve okulum dışında önemli hiçbir şey yok! HAVİN HAYAT KADINI DEĞİL ESCORTCanlandırdığım karakter Kürt kızı Havin. Kızın iki hali var; kaza geçirmeden önceki İngiltere dönemi ve İngiltere sonrası. Hikaye bunun üzerine kurulu. Havin çok acı çekmiş, hayatta başına bir takım talihsizlikler gelmiş, tek başına ayakta durmak zorunda olan bir kız. Elindeki tek şey okulu. Kimya fakültesinde okuyor ve tek ideali okulu bitirmek. Zengin bir ailenin oğlu Baran’la (Özcan Deniz) tanışıyor ve İngiltere’ye gidip geldikten sonra hayat onun için değişiyor. Annesi genelevde çalışıyormuş, babası da annesinin şoförlüğünü yapıyormuş. Havin 4-5 yaşlarındayken babası kıskançlık krizi geçirip onun gözü önünde annesini doğruyor! Kız hayatı boyunca hep bu kabusu görüyor. Havin hayat kadını değil, hikayenin bir yerinde escort’luk yapmaya başlıyor. Havin, Baran’la tanıştığında da Baran evli değil. Daha sonra benim ortadan 5 yıl yok olmamla kendine yeni bir hayat çiziyor ve başkasıyla evleniyor. Ama ben döndükten sonra tekrar aşk başlayacak. Çok tutkulu bir aşk... Bu arada bana kalırsa Havin’in Julia Roberts’ın Pretty Women filmindeki karakteriyle benzerlikleri var.BEN NURGÜL DEĞİLİMÖzcan Deniz-Nurgül Yeşilçay ikilisinden sonraki ilk projede Özcan Deniz’le oynamaktan korkmuyorum. Çünkü insanlar çok farklıdırlar, bir kere ben Nurgül değilim, bu dizi de Asmalı Konak değil. Belki insanlar yine Bahar gibi birisini görmek isteyecekler. Ama ikimiz de farklı kişiler olarak farklı karakterler canlandırdık, bunun anlaşılması lazım. Çıkıp da ben ondan daha iyiyim ya da kötüyüm diyemem. Özcan’la oynamak beni çok mutlu ediyor. Bir kere şarkıcı kimliğinin dışında da bir sanatçı ruhunun ve yaratıcı gücünün olması çok güzel. Eğitimsiz ama kendisini çok iyi yetiştirdiğine, yetenekli olduğuna inanıyorum. Sonuç itibariyle o da benim için deneyimsiz diye düşünüyordur eminim. ÇAPKIN DEĞİLİMFilm izlerken abur cubur yemekten hoşlanırım. Sağlıklı beslenmemin yanında abur cubur yemekten kendimi alıkoyamam. Arkadaşlarımla bir ortamda paylaşmak,
yemek yemek, film izlemek dışarıya çıkıp geceleri gezmekten daha anlamlı. YaÅŸam felsefem her akÅŸam dağıtmak olmadı hiç, bunu da anlamıyorum zaten. Ne gereÄŸi var bu kadar hızlı yaÅŸamın anlamam. Adım duyulunca şımaracağımı da sanmam. Sevgilim olacak insana çok deÄŸer veririm. Tutup da benimle hemen evlen demem ama çok ciddi bir ÅŸekilde yaÅŸarım iliÅŸkimi. Ä°mza atmak deÄŸil olay, evli gibi düşünüp, güvenip, saygı duyup yaÅŸamak isterim. Lay lay lom olmaz. Çapkınlık huyum da yoktur. Gönlümde biri varsa baÅŸkasını düşünmem. Güvenilir bir çocuÄŸum ben. Hayatta en çok istediÄŸim ÅŸey kalabalık bir ailemin olması. EvleneceÄŸim kiÅŸinin baÅŸarısı da benim baÅŸarımdan daha önemli. Onun için çok büyük fedakarlıklar yapabilirim. Çalışma hayatım onun mutluluÄŸunu etkileyecekse, kendime dur derim. Çok büyük hırslarım yok.Â
button