İşte Kilyos ve Şile’de hayatta kalma kuralları
Güncelleme Tarihi:
Süleyman ARAT
Oluşturulma Tarihi: Ağustos 01, 2005 00:34
İnce kumu, dalgaları ve görkemli doğal güzelliğiyle her hafta sonu binlerce tatilciye ev sahipliği yapan Kilyos ve Şile, son yıllarda hafta sonlarında denizde boğulan insanlarla anılır oldu.
Şirin sahil kasabalarının artık sadece boğulma olaylarıyla ilgili haber olmasını istemeyen cankurtaranlar sonunda bu olayları önlemek için el ele verdiler. ‘AB adayı bir ülkeye, her hafta sonu boğulma olayı yakışmıyor’ diyen cankurtaranlar, Kilyos ve Şile’de hayatta kalmanın altın kurallarını da belirlediler.
Karadeniz’in doğası gereği ‘tehlikeli su’ olduğunu belirten 20 yıllık şef cankurtaran Seyhan Ergin ‘Kurallara uyulursa kimseye bir şey olmaz. Kilyos ve Şile’de hayatta kalmanın kuralı iyi yüzme bilmek değil, cankurtaranların uyarılarına uymaktır’ dedi.
En tecrübeli cankurtaranlardan, doğma büyüme Kilyos’lu Ergin, Eski Turban olarak bilinen Tırmata Tesisleri’nin 800 metre sahili olduğunu belirterek, hafta sonu 13, hafta içi ise 7 cankurtaranla hizmet verdiklerini söyledi.
Sabah sahile geldiğinde ilk olarak denizde yaşanan değişimleri gözlemlediğini anlatan Ergin, ‘Karadeniz çok dalgalıdır. Bu sert dalgalar sahilde kırılınca, birlikte taşıdığı kum, geri dönen dalgayla kuyular açar. Biz bunlara ‘Longoz’ deriz. Bu longozlar sık sık yer değiştirir. Longozların içinde sert bir akıntı oluşur ve benim diyen yüzücü bile burada zorlanır. Biz sabah bu riskli bölgelere, üzerinde kırmızı bayrak olan şamandıra bırakırız. Ayrıca sahilde de bu alana kimse girmesin diye kırmızı-beyaz bariyerler çeker, buralara girilmemesi için gün boyu da Türkçe, İngilizce ve Rusça anonslar yaparız’ dedi.
EN TEHLİKELİ RÜZGAR KARAYEL
Boğulma tehlikesi geçiren bir kişiye elinde can simidi ve 200 metre uzunluğunda bir iple ulaştıklarını belirten Seyhan Ergin, ‘Mağdura ulaşınca ilk olarak ‘Panik yapma, seni kurtaracağım’ deriz. Daha sonra ani bir hareketle onu sırt üstü yatırır, can simidinin içine sokarız. Kıyıda cankurtaranın tuttuğu 200 metrelik ipi can simidine bağlayıp kıyıya çektiririz’ diye anlattı.
Son 3 sezondur sorumlu olduğu plajda hiç boğulma olmadığını belirten Ergin, ‘Mesleği bırakana kadar da bulunduğum yerde boğulma olayı istemiyorum. Tüm ekibim bunu iyi bilir ve bunun için titizlikle çalışır’ dedi.
Kilyos’un günbatısı, karayel, yıldız ve yıldız-karayel rüzgarlarını aldığını belirten Ergin, en tehlikeli olanının Ukrayna üzerinden gelen ve 4-5 metrelik dalgalara neden olan karayel olduğunu vurguladı.
HAYATTA KALMAK İÇİN BUNLARI YAPMAYIN
Şamandıra ve mantarlı dubalarla belirlenen alanların dışına çıkmayın.
Kırmızı bayrakla yasaklanan bölümlerde kesinlikle yüzmeyin.
Dalgalı denizlerde bot, şambrel, deniz yatağı kullanmayın.
Denizde top oynamayın, asla alkollü olarak denize girmeyin.
Çocuklarınıza sıkı denetim uygulayın.
Gösteriş uğruna yüzebilme limitinizi zorlamayın.
Yapılan uyarı anonslarını önemseyin
Cankurtaranın bulunmadığı ücretsiz plajlarda yüzmeyin.
KARI-KOCA CAN DERDİNE DÜŞTÜ
Kilyos’da görev yapan cankurtaran Erkan Gülsümbül, görev yaptığı Solar beach isimli tesisin 300 metre uzunluktaki kumsalında hafta içi 2, hafta sonu 5 cankurtaran olarak görev yaptıklarını belirterek ‘Birimiz iskelede, diğerimiz gözetleme kulesinde sürekli denize bakarız. Riskli yerlerde yüzenleri, önce düdükle uyarırız. Daha da riskli bir yerdeyse can simidiyle yanına yüzüp, sahile getiririz. Tavsiyem Kilyos ve Şile’de yüzmeyi çok iyi bilen kişi de sadece serinlemek ve atmosferi yaşamak amacıyla buraya gelsin. Bu sular gerçekten de tehlikelidir’ diye anlattı.
Sezon başında yüzerken boğulma tehlikesi geçiren bir çifti kurtardığını belirten Gülsümbül ‘Olayın ilginç yanı erkeğin kendisini kurtarmak için eşini suda yalnız bırakmasıydı. Bana da ‘Önce beni kurtar’ diye bağırdı. Ben ikisini de kurtardım ama onlar sahilde uzun süre kavga ettiler’ dedi.
ŞİLE’DE DEV KADRO
Boğulma olaylarına karşı amansız bir savaş veren İstanbul’un sayfiye ilçesi Şile, Büyükşehir Belediyesi’nin de desteğiyle kumsalda dev bir kadroyla çalışıyor. 7 kilometrelik plaj bölümünde 41 cankurtaran, 2 zodyak, 2 ATV(kumda giden küçük jeep), 2 ambulans, 2 doktor, 8 yardımcı sağlık elemanı, 15 gözetleme kulesi, 20 dürbün, tam kadro telsiz irtibatı ve megafonlarla görev yapan Şile Belediyesi, büyük ölçüde boğulmaları önlediğini belirtiyor. Yapılan istatistiğe göre 1992 yılı ile 2003 yılları arasında her sezon ortalama 26 ölüm olayının yaşandığı Şile’de bu yıl sadece 1 boğulma vakası olmuş.
10 yıllık cankurtaran sahil şefi Ergün Eken haftada 7 gün hava kararıncaya kadar çalıştıklarını belirterek ‘Bizim ikazlarımıza uyulsa hiç kimseye bir şey olmaz. Yine de giderek boğulma olayları sıfır seviyesine yaklaştı. Bu önemli bir başarıdır’ dedi.
Şile Belediye Başkanı Can Tabakoğlu ise Şile’de 100 kilometre denize girilebilir sahil şeridi olduğunu belirterek ‘Bunun tamamına denetim uygulamamız mümkün değil. Sorumlu olduğumuz alanlarda başarılı olduğumuzu rahatlıkla söyleyebilirim. Kurallar belli. Cankurtaranlarımız denize giren vatandaşlara bu kuralları sık sık hatırlatıyor’ dedi.
Karadeniz’in doğası gereği ‘tehlikeli su’ olduğunu belirten 20 yıllık şef cankurtaran Seyhan Ergin ‘Kurallara uyulursa kimseye bir şey olmaz. Kilyos ve Şile’de hayatta kalmanın kuralı iyi yüzme bilmek değil, cankurtaranların uyarılarına uymaktır’ dedi.
En tecrübeli cankurtaranlardan, doğma büyüme Kilyos’lu Ergin, Eski Turban olarak bilinen Tırmata Tesisleri’nin 800 metre sahili olduğunu belirterek, hafta sonu 13, hafta içi ise 7 cankurtaranla hizmet verdiklerini söyledi.
Sabah sahile geldiğinde ilk olarak denizde yaşanan değişimleri gözlemlediğini anlatan Ergin, ‘Karadeniz çok dalgalıdır. Bu sert dalgalar sahilde kırılınca, birlikte taşıdığı kum, geri dönen dalgayla kuyular açar. Biz bunlara ‘Longoz’ deriz. Bu longozlar sık sık yer değiştirir. Longozların içinde sert bir akıntı oluşur ve benim diyen yüzücü bile burada zorlanır. Biz sabah bu riskli bölgelere, üzerinde kırmızı bayrak olan şamandıra bırakırız. Ayrıca sahilde de bu alana kimse girmesin diye kırmızı-beyaz bariyerler çeker, buralara girilmemesi için gün boyu da Türkçe, İngilizce ve Rusça anonslar yaparız’ dedi.
EN TEHLİKELİ RÜZGAR KARAYEL
Boğulma tehlikesi geçiren bir kişiye elinde can simidi ve 200 metre uzunluğunda bir iple ulaştıklarını belirten Seyhan Ergin, ‘Mağdura ulaşınca ilk olarak ‘Panik yapma, seni kurtaracağım’ deriz. Daha sonra ani bir hareketle onu sırt üstü yatırır, can simidinin içine sokarız. Kıyıda cankurtaranın tuttuğu 200 metrelik ipi can simidine bağlayıp kıyıya çektiririz’ diye anlattı.
Son 3 sezondur sorumlu olduğu plajda hiç boğulma olmadığını belirten Ergin, ‘Mesleği bırakana kadar da bulunduğum yerde boğulma olayı istemiyorum. Tüm ekibim bunu iyi bilir ve bunun için titizlikle çalışır’ dedi.
Kilyos’un günbatısı, karayel, yıldız ve yıldız-karayel rüzgarlarını aldığını belirten Ergin, en tehlikeli olanının Ukrayna üzerinden gelen ve 4-5 metrelik dalgalara neden olan karayel olduğunu vurguladı.
HAYATTA KALMAK İÇİN BUNLARI YAPMAYIN
Şamandıra ve mantarlı dubalarla belirlenen alanların dışına çıkmayın.
Kırmızı bayrakla yasaklanan bölümlerde kesinlikle yüzmeyin.
Dalgalı denizlerde bot, şambrel, deniz yatağı kullanmayın.
Denizde top oynamayın, asla alkollü olarak denize girmeyin.
Çocuklarınıza sıkı denetim uygulayın.
Gösteriş uğruna yüzebilme limitinizi zorlamayın.
Yapılan uyarı anonslarını önemseyin
Cankurtaranın bulunmadığı ücretsiz plajlarda yüzmeyin.
KARI-KOCA CAN DERDİNE DÜŞTÜ
Kilyos’da görev yapan cankurtaran Erkan Gülsümbül, görev yaptığı Solar beach isimli tesisin 300 metre uzunluktaki kumsalında hafta içi 2, hafta sonu 5 cankurtaran olarak görev yaptıklarını belirterek ‘Birimiz iskelede, diğerimiz gözetleme kulesinde sürekli denize bakarız. Riskli yerlerde yüzenleri, önce düdükle uyarırız. Daha da riskli bir yerdeyse can simidiyle yanına yüzüp, sahile getiririz. Tavsiyem Kilyos ve Şile’de yüzmeyi çok iyi bilen kişi de sadece serinlemek ve atmosferi yaşamak amacıyla buraya gelsin. Bu sular gerçekten de tehlikelidir’ diye anlattı.
Sezon başında yüzerken boğulma tehlikesi geçiren bir çifti kurtardığını belirten Gülsümbül ‘Olayın ilginç yanı erkeğin kendisini kurtarmak için eşini suda yalnız bırakmasıydı. Bana da ‘Önce beni kurtar’ diye bağırdı. Ben ikisini de kurtardım ama onlar sahilde uzun süre kavga ettiler’ dedi.
ŞİLE’DE DEV KADRO
Boğulma olaylarına karşı amansız bir savaş veren İstanbul’un sayfiye ilçesi Şile, Büyükşehir Belediyesi’nin de desteğiyle kumsalda dev bir kadroyla çalışıyor. 7 kilometrelik plaj bölümünde 41 cankurtaran, 2 zodyak, 2 ATV(kumda giden küçük jeep), 2 ambulans, 2 doktor, 8 yardımcı sağlık elemanı, 15 gözetleme kulesi, 20 dürbün, tam kadro telsiz irtibatı ve megafonlarla görev yapan Şile Belediyesi, büyük ölçüde boğulmaları önlediğini belirtiyor. Yapılan istatistiğe göre 1992 yılı ile 2003 yılları arasında her sezon ortalama 26 ölüm olayının yaşandığı Şile’de bu yıl sadece 1 boğulma vakası olmuş.
10 yıllık cankurtaran sahil şefi Ergün Eken haftada 7 gün hava kararıncaya kadar çalıştıklarını belirterek ‘Bizim ikazlarımıza uyulsa hiç kimseye bir şey olmaz. Yine de giderek boğulma olayları sıfır seviyesine yaklaştı. Bu önemli bir başarıdır’ dedi.
Şile Belediye Başkanı Can Tabakoğlu ise Şile’de 100 kilometre denize girilebilir sahil şeridi olduğunu belirterek ‘Bunun tamamına denetim uygulamamız mümkün değil. Sorumlu olduğumuz alanlarda başarılı olduğumuzu rahatlıkla söyleyebilirim. Kurallar belli. Cankurtaranlarımız denize giren vatandaşlara bu kuralları sık sık hatırlatıyor’ dedi.