Ä°ÅŸte Çelik’in minik Ata’sı

Güncelleme Tarihi:

İşte Çelik’in minik Ata’sı
OluÅŸturulma Tarihi: Mart 24, 2005 00:00

OÄŸlunu medyadan uzak büyütmeyi tercih eden Çelik, herkesin merak ettiÄŸi Ata’sını Kelebek aracılığı ile sevenleriyle tanıştırmayı tercih etti. Ä°ÅŸte Erişçi ailesi! Bizim tek sorunumuz kilo oldu. Dokuz ay boyunca Buket, Allah’ın her günü ‘Ben bu kiloyu nasıl vereceÄŸim’ sıkıntısı yaÅŸadı.Normalde asabi olan ben, dokuz ay boyunca, ‘Aman sinirlenmesin abla’ pozisyonunda yaÅŸadım. Alınmasın diyeAta dünyaya geldikten sonra Buket’e davranışlarımda daha dikkatli olmak zorunda kaldım. Telefonda direkt olarak Ata nasıl diye soramıyorsun. BuketçiÄŸim nasılsın diye baÅŸlıyorum, ondan sonra Ata’yı soruyorum. Ritim tuttuBir gün gitar çalıyordum, Buket de hamileydi. Karnından adamın ayak hareketlerini gördüm birden! Resmen gitarın sesini duyunca, ayağıyla ritim tutuyordu. Gitarı susturuyordum, o da duruyordu. Favori ÅŸarkıDoÄŸduktan sonra da fark ettim ki, bir çocuÄŸu uyutacak kaset yok Türkiye’de. Artık yapacağım albümü, ‘Bu ÅŸarkılar çocuk uyutur’ diye yapacağım. ‘O Åžimdi Asker’ ve Nazan Öncel’in ‘Köfte Dudaklarına’ ÅŸarkılarına bayılıyor adam. Bir bakıyor, kalbim yerinden çıkıyor Türkiye eski güzellerinden Buket Saygı ile evli olan Çelik, dokuz ay önce baba oldu. OÄŸlu Atilla Ata dünyaya geldikten sonra sadece albümünü çıkaran, müzik dışındaki her ÅŸey ile irtibatını kesen Çelik, bu özel dünyasının kapılarını ilk kez Kelebek için açtı. - Evlilik ya da çocukla ilgili hiç endiÅŸeleriniz oldu mu?Çelik Erişçi: Buket’in evlilikle, benim de çocuk konusunda oldu.- Buket sana güvenmiyor muydu?Ç.E: Güvenmiyordu. Aslında ben onunla birlikte yaÅŸamak istiyordum, çünkü seviyordum. Ä°yi niyetli olduÄŸumu nasıl anlatacağım diye kara kara düşünmeye baÅŸladım. Ama yılmadım, sonra anlaÅŸtık, bir ev tuttuk ve beraber yaÅŸamaya baÅŸladık.- Neden tedirgin olmuÅŸtun Buket?Buket Saygı: Bu iliÅŸkiyi aileme, yakın arkadaÅŸlarıma söylediÄŸim zaman herkes, ‘Aa kızım delirdin mi, onunla yapılır mı, bilmiyor musun, çok çapkındır’ dedi.Çok seviyordum ama adımları temkinli atmak istedim. Birlikte yaÅŸamaya baÅŸladıkça, onu tanıdım. Ve anlatılanlar gibi biri olmadığını gördüm. O anlamda kendisine biraz çektirdim diyebilirim.ANNELİĞİ BENÄ° ENDÄ°ÅžELENDÄ°RDÄ°- Çocuk konusunda endiÅŸelerin olduÄŸunu söyledin Çelik. Neydi bu endiÅŸeler?Ç.E: Çapkınlık yapayım, gezeyim, tozayım gibi en ufak bir fikrim olsa, bir saniye bile durmam, giderim. Hakikaten bir çapkınlık yapacak olsam da, bunu hiç kimse fark etmez. Ä°ÅŸte benim korkum Buket’in anneliÄŸi konusunda oldu. EÄŸer çocuÄŸumuz olduÄŸunda yanlışlıkla bir hata yaparsa, benim için çok büyük problem olurdu. Sorumsuz, ilgisiz anneye tahammülüm hiç yoktur. Benim tek korkum buydu. Tamam onun nasıl biri olduÄŸunu biliyordum ama bir anne olarak bilmemin imkanı yoktu. Hamilelik döneminde bu korkum tamamen bitti. Çünkü Buket, hamile olduÄŸunu öğrendiÄŸi günden itibaren bambaÅŸka bir kadın oldu. Bir kere Çelik’le ilgili endiÅŸelerini tamamen unuttu. Çelik gitti mi, geldi mi, ne yapıyor bitti, tamamen bebeÄŸine yöneldi. Bebekle ilgili bütün kitapları okudu, araÅŸtırdı, saÄŸlığına dikkat etti. Ä°ÅŸte bunlar, bütün endiÅŸelerimin gitmesine neden oldu. Tabii ufak tefek sıkıntılarımız oldu.- ‘Eyvah ben ÅŸiÅŸmanlıyorum, çirkinleÅŸiyorum’ sıkıntısı gibi mi?Ç.E: Aynen! Dokuz ay boyunca, Allah’ın her günü ‘Ben bu kiloyu nasıl vereceÄŸim’ sıkıntısı yaÅŸadık. Kilo dediÄŸi de 16 kilo aldı. Her gün bu çekilir mi? Bir gün doktoru bana, ‘Hamile kadınlar sinirli olur, siz anlayışlı olacaksınız’ dedi. Normalde asabi olan ben, sinirli olmamaya çalıştım. O yüzden dokuz ay boyunca, ‘Aman sinirlenmesin abla’ pozisyonunda yaÅŸadık. HamileliÄŸinin yedinci ayında, çıktım gittim evden. O hamile diye biz ölecek miyiz yani. Arkadaşımın evine gittim, bira içip dertleÅŸtim onunla. Åžimdi birisi gelir yanıma, laf olur, huzursuzluk olur diye arkadaşımın evinde oturdum. Sonra da evimin yolunu tuttum. AÄžLADIÄžINDA KARIMA KIZIYORDUM - Gelelim Ata’ya. Onu ilk kucağınıza aldığınızda neler hissettiniz?Ç.E: Ata’yı doÄŸduktan birkaç dakika sonra kucağıma aldım. Kapıda bekliyordum, birisi sarıp sarmalanmış bir çocuÄŸu, ‘Al iÅŸte senin oÄŸlun’ diyerek kucağıma bıraktı. O an hiçbir ÅŸey hissetmedim. O seni öyle bir içine alıyor ki, kalbin onun içinde atmaya baÅŸlıyor. Onunla bazen konuÅŸuyorum, beninle hiç ilgilenmiyor gibi yapıyor. Fakat bir an kafasını çevirip gözümün içine öyle bir bakıyor ki, yemin ediyorum kalbim yerinden çıkacakmış gibi oluyor. - Ata’yla ilgili çok sık tartışıyor musunuz?Ç.E: Hastaneden çıkıp, eve geldiÄŸimiz akÅŸam gerçekten Buket’in üstüne yürüyordum. Ata aÄŸlıyordu ve neden aÄŸladığını bilmiyorsun. Ä°ÅŸte o sırada Buket’e karşı, Ata’nın sıkıntısına çare bulamıyor, yapmak istemiyor diye tuhaf bir ÅŸekilde doldum. Kadına bakışın deÄŸiÅŸiyor. Ciddi ciddi kızarak bakıyordum ama artık geçti bütün bu kaoslar.- Dikkat ettim, evde dadı yok galiba.B.S: Ben istemiyorum. Aile gelip görüyor ama ben çocuÄŸun, anne ve babayı bir tarihe kadar görmesini, hissetmesini istiyorum. Kalktığı zaman o direkt bizi görüyor. Öyle durumlar var ki çocuk aÄŸladığı zaman annesine gitmiyor, bakıcısına gidiyor. Ben böyle bir ÅŸey yaÅŸamak istemediÄŸim için ben bakıyorum. Kimseyi kurduÄŸum düzene karıştırmıyorum.Her gün iki kilo dondurma yedim - Dokuz ayda eskisi gibi olmuÅŸsun Buket. Hamilelik sırasında neler yaptın? Biliyorsun Ebru Åžallı ‘BebeÄŸini aç bıraktı’ diye çok eleÅŸtirilmiÅŸti.B.S: SaÄŸlıklı bir hamilelik geçiriyorsan, spor yapmakta bir sakınca yok. Ben günde üç kilometre yürüdüm. Sekizinci aya kadar böyle devam ettim. SaÄŸlıklı beslenmeye gayret ettim. Çok abartılı yemedim.Ç.E: Abartılı yemedin mi? Günde kaç kaç kilo dondurma yediÄŸini söylesene?B.S: Her gün iki kiloya yakın dondurma yedim. Ama iki kilo erik, iki kilo kiraz da yiyordum. Yani her ÅŸeyden fazla miktarda tükettim. ÇocuÄŸumun beslenmesi açısından canım ne istiyorsa yedim. Sadece yaÄŸlı ÅŸeyler yemedim. DoÄŸumdan sonra da yediklerime dikkat ettim. 68 kilo oldum. DoÄŸumdan sonra 10 kilo gider dediler. Bir baktım 3 kilo gitmiÅŸ. Eve geldiÄŸimde de 5 kilo. ‘Bu kilolar gitmeyecek’ diye günlerce sorun yaptım kendime. Gram oynasa, böyle bel, kalça bölgelerimde bir taÅŸma olsa, kendimi çok kötü hissediyorum. Hemen dikkat ediyorum yediklerime. Hastalık aslında bu. Dört ayda 14 kilo verdim. Åžimdi 52 kiloyum, yani eski kiloma geldim.Çocuk uyutan kaset yapacağımBir gün gitar çalarken karımın karnını gördüm. Adam, resmen gitarın sesini duyunca ayağıyla ritim tutuyordu. Gitarı susturuyorsun, o da duruyordu. Åžimdi benim ÅŸarkılardan baÅŸka hiçbir ÅŸarkıyla uyumuyor. Bir çocuÄŸu uyutacak bir kaset yok Türkiye’de. Åžimdi yapacağım bu albümü, ‘Bu albüm çocuk uyutur’ diyeceÄŸim. Bir de bez firmasıyla, bez alana bu kaseti yanında verin diye anlaÅŸma yapacağım. ONLAR BENÄ°M CANIMBebek doÄŸduktan sonra Buket’e olan davranışlarımda daha dikkatli olmak zorunda kalıyorum. Mesela telefonda direkt olarak Ata nasıl diye soramıyorum. BuketçiÄŸim nasılsın diye baÅŸlıyorum, ondan sonra Ata’yı soruyorum. Kadınlar bu konuda biraz daha agresif. Hep çocukla ilgileniyorsun, biraz bize de ilgi göstersen durumu kadınlarda var. Ben ne Buket’i ne de Ata’yı birbirinden ayırt ederim. Onlar benim canımlar.OÄŸlumla çapkınlık bile yapacağımVe Ata uyanıp yanımıza geliyor... Uyku mahmurluÄŸu ile pek tatlı. Pembe pembe yanaklar. Gözü televizyonda ve reklamları büyük bir ilgiyle izliyor. Tabii Ata’nın gelmesiyle birlikte röportaj zorunlu olarak bitiyor. Çünkü bütün ilgi minik Ata’nın üzerinde. Ve sözü alıyor baba Çelik... Ç.E: Biliyor musunuz benim onunla akÅŸamları erkek erkeÄŸe ‘gece sohbetlerimiz’ oluyor. Tabii bu muhabetlere anneyi dahil etmiyoruz. Onunla her ÅŸeyi yaÅŸamak istiyorum. OÄŸlumla çapkınlık bile yapacağım. Ata’yı ülkeme hayırlı bir evlat olarak yetiÅŸtireceÄŸim... Â
Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!