OluÅŸturulma Tarihi: Ocak 18, 2003 00:00
MSÃœ Güzel Sanatlar Fakültesi ile Almanya'daki Münster Güzel Sanatlar Fakültesi ortak bir proje gerçekleÅŸtirdi.Projenin ana baÅŸlığı BuluÅŸma. Tekstil Bölümü'nden giysi tasarımcısı Yardımcı Doçent Özlem Süer de projeye katılan sanatçılardan biri. Saydam Tekstil'in sponsorluÄŸunu üstlendiÄŸi Mezur adlı çalışması, Ä°stanbullu terzilerin hayallerini anlatıyor. 20 terzi ona hayallerini anlatmış, o da o hayallerin gerçekleÅŸtiÄŸi anın giysilerini yaratmış. 20 öykü kahramanının giysilerini giyen Münsterli öğrenciler ÅŸehrin sokaklarında dolaÅŸarak, terzilerin rüyalarını canlandırdılar. Hikayelerin pek çoÄŸu hüzünlü. Aralarında anlatırken gözyaÅŸlarını tutamayanlar da olmuÅŸ. Özlem Süer, ileride bu hikayelerden bir öykü kitabı yazmayı düşünüyor.Mezur isimli projenizde Ä°stanbul'da yaÅŸayan 20 terzinin hayallerini anlatıyorsunuz. Nasıl seçtiniz o terzileri?-Sokak sokak dolaÅŸarak buldum hepsini. Biri Tarlabaşı'ndan, biri Güngören'den, bir diÄŸeri Haliç'in arka sokaklarından. Kapılarının önünden geçerken, bir bakışlarını, küçük bir detayı yakalayarak içeri girdim. Ben terzilere bizim meslektaÅŸlar diye bakarım. Onlar da yaptıkları iÅŸe duygularını katıyorlar, onlara da danışılıyor. Aradaki fark sanatla, zanaat arasındaki farktan kaynaklanıyor. Peki neden onların hayallerini canlandırmak istediniz?-BirÅŸey tasarlarken kağıt üzerinde kendinizi bir ÅŸeyle buluÅŸturursunuz. Dikerken iÄŸnenin ucunda yaÅŸadığınız aslında hep kendinizdir. Ä°ÅŸinize konsantrasyonunuzun arkasında hayalleriniz vardır aslında. Birdenbire ortaya çıkıp, hiç tanımadıkları biri olarak onlara hayallerini sorduÄŸunuzda nasıl tepki verdiler?-İçeri girip, kendimi tanıttım, biraz sohbet etmek istediÄŸimi, bir projem olduÄŸunu anlattım. Ä°lk kez sana anlatıyorum, sır saklar mısın diye soranlar oldu. Ä°lk kez anlattıkları için cümleleri hemen yerini bulmadı ama hayalleri hep akıllarında olduÄŸu için paylaÅŸmaları kolay oldu. Temas kuramadığım ya da öykülerini kendime yakın bulamadığım için deÄŸerlendirmediÄŸim insanlar oldu. Maalesef hikayelerin çoÄŸu pek neÅŸeli deÄŸildi. Aralarında evli olduÄŸu halde hala aÅŸk acısı çekenler var. Onlar isimlerinin kullanılmamasını istediler. Hayatı boyunca evlenmeyi hayal etmiÅŸ, bir türlü o insanla karşılaÅŸamamış ama hayatı boyunca gelinlik dikmiÅŸ insanlar var onların arasında. Anlatırken aÄŸlayanlar, eski fotoÄŸrafları, mektupları çıkaranlar oldu. Onların projedeki payı bu kadar mıydı, dükkanlarından çıktınız ve onlarla olan baÄŸlantı bitti mi?-Evet, projedeki payları bu kadardı. Ama aralarında hala baÄŸlantı kurduÄŸum terziler var. Büyük bir kısmı tasarımları görmek istedi. Hepsine fotoÄŸrafları yolladık. FotoÄŸraflara bakınca bir performans izlenimi uyandırıyor proje.-Bu bir performans zaten. Projede yer alan giysilerin moda olgusuyla uzaktan yakından ilgisi yok. Giysiler birer yaÅŸam öyküsü kostümü, daha teatral tasarımlar. Münster Projesi'nin ana baÅŸlığı BuluÅŸma, sizin projenizde buluÅŸma temasının payı nedir?-Benim projem terzilerin hayallerinin gerçeklikle buluÅŸmasını anlatıyordu. KavuÅŸma gibi aslında. Neden podyuma çıkarmadınız giysileri de sokakta sergilemeyi tercih ettiniz?-Çünkü onlar podyum için anlatılan öyküler deÄŸil, sokakta yaÅŸanan öykülerdi. BaÅŸka hayatlarda, baÅŸka bedenlerde, baÅŸka sokaklarda canlanıp yürüdüler. Manken olarak öğrencileri seçmenizin nedeni nedir?-Bu iki üniversite arasında, öğrencilerin de dahil olduÄŸu ortak bir projeydi. Çok farklı ırklardan gelen insanlar giydi tasarımlarımı böylece. Åžu anda ilgilendiÄŸiniz baÅŸka bir proje veya koleksiyon var mı?-Bu ara en büyük projem Ä°TKÄ°B desteÄŸiyle, 1 Åžubat'ta Düsseldorf Fuarı'nda gerçekleÅŸecek olan gösterim. Denize kurban edilmiÅŸ balıkçılara adanmış bir gösteri. Yaklaşık 45 parça var. Â
button