Oluşturulma Tarihi: Temmuz 10, 2006 00:00
Amerika, İngiltere ve Fransa’da yayımlanan dünyaca önemli iki gazete ve bir dergi son sayılarında Türkiye’yi öve öve bitiremediler. Fransız Le Figaro Dergisi’nin muhabiri İstanbul’un hiç bitmeyen gece hayatından ve kültüründen etkilenmiş, İstanbul’un galeri ve müzelerini sayfalarına taşımış.
İngiliz The Guardian Gazetesi’nin gezi eki yazarının aklı belli ki İstanbul adalarında kalmış. New York Times’ın seyahat ekinin kapak konusu ise mavi yolculuk.
Fransa’nın en saygın dergilerinden Le Figaro, son sayısında altı sayfayı 2010 senesinin Avrupa Kültür Başkenti olarak seçilen İstanbul’a ayırdı ve şehri öve öve bitiremedi: Çağdaş, yaratıcı, hareketli ve hiperaktif. İstanbul’un kültür-sanat yaşamından fotoğraflarla birlikte övgü dolu bir yazı kaleme alan Beatrice Comte’un yazısında İstanbul’un müze, galeri,
sinema, tiyatrolarından bahsediliyor ve Ara Güler, Burhan Öçal, Hüsnü Şenlendirici, İsmail Acar, Zeynep Oral, Zeynep Tanbay gibi Türk sanatçıları tanıtılıyor. TÜSİAD gibi kuruluşların sanata katkılarının da anlatıldığı yazıda İstanbul Modern, Proje 4L, Pera Müzesi ve özel kültür merkezlerinin başarısı örnek gösteriliyor.
İşte Beatrice Comte’un tespitleri:
8 12 milyonluk şehir, 24’te 25 saat süren bir kültürel hareketliliğe sahip
8 90’larda 50 bin kişinin gittiği sinemalara şimdi iki milyon izleyici gidiyor
8 İstanbullular şehirlerini "Doğu’nun New York’u" olarak tanımlıyor
8 Şehirde 270 galeri, 30 tiyatro ve bir o kadar da caz barı var
8 Güzel Sanatlar Akademisi’ne her yıl altı bin kişi arasından seçilen 1200 öğrenci alınıyor
8 Viyana, Londra ve Berlin Filarmoni orkestraları solist Burhan Öçal’a eşlik ederken İstanbullu klarnetçi Hüsnü Şenlendirici New York Central Park’a konser vermeye gidiyor.
Mavi yolculuk, The New York Times’ın kapağında
Türkiye seyahati dendiğinde Avrupalıların aklına ilk gelenlerden olan mavi yolculuk, The New York Times’ın 2 Temmuz tarihli gezi ekinin kapak konusuydu. Kapak dışında iç sayfalarda da iki tam sayfa ayrılan haberde Taylor Holliday "Türkiye’de egzotizme yolculuk" başlığıyla hazırladığı yazıda, Turgutreis ve Gökova’ya yaptığı gezileri anlatırken, lüks guletler ve kiralık yatlarla yapılan deniz yolculuklarından da bahsediyor. Holliday, yazısında ayrıca Kuzey Amerika ve Avrupa’daki liman şehirlerini Türkiye’dekilerle karşılaştırıyor: "Türkiye’deki liman şehirleri, adeta zenginlerin oyuncağı olmuş Kuzey Amerika ve Avrupa limanlarından çok farklı. Türkiye’de mola verdiğimiz küçük limanlar, her günkü geleneksel yaşamı içlerinde barındırıyor, bir tüketim mekanından çok insanların ikinci evleri gibi görünüyordu. Üstelik halk bizleri bir turist gibi değil, sanki evlerine gelen bir misafir gibi karşılıyordu." Holliday yazısında ayrıca ülkemizin bu bölgesindeki güzellikleri tarihsel bilgiler eşliğinde anlatmış.
The New York Times’ın yazısıyla aynı hafta, İngiliz gazetesi The Guardian’ın seyahat eki de kapak sayfasında Türkiye’ye yer verdi. İstanbul’un gürültülü kalabalığına hem çok yakın, hem de yaşam tarzıyla çok uzak olan Adalar yazısı Kevin Gould imzasıyla yayınlandı.
Büyükada, Kınalı, Burgaz, Sedef Adası ve Heybeliada’dan oluşan adalarda daha çok İstanbul’un azınlıklarının yaşadığını gözlemleyen Gould, Kınalıada’dan başlayarak her bir adayı ayrı ayrı anlattı: "Her ne kadar kışın bu bölgede çok fazla yaşayan olmasa da, mayıs-eylül ayları arasında buradaki yaşam oldukça renkli. Kürek çekerek adaların etrafında dolaşan sandalcılar ve sebze-meyve yetiştiren çiftçiler ise adaların daimi sahipleri." Kevin Gould, yazısında İstanbul’daki harabeyi andıran yapılaşmayı ve İstanbul siluetini bozan televizyon ve radyo antenlerini de eleştirmeden edemiyor. Ancak Adalar’ın güzelliği onu oldukça etkilemiş gibi görünüyor.