İstanbul’un altında cinler cirit atıyor

Güncelleme Tarihi:

İstanbul’un altında cinler cirit atıyor
Oluşturulma Tarihi: Ağustos 19, 2007 00:00

Romanların, şiirlerin, filmlerin mekanı İstanbul artık bilgisayar oyunlarına da girdi. Bilinmeyen bir gelecekte Eminönü’nde geçen "İstanbul Kıyamet Vakti" oyunundan sonra şimdi de "İstanbul Hikayeleri" adlı bir başka oyun yaratıldı. Bilgisayar programcısı Murat Çileli’nin (26) oyun için hazırladığı senaryo, efsanelerden ilham alan fantastik bir hikaye. Kendilerine Yakaza adını takan yedi kişilik genç bir ekip tarafından hazırlanan oyun www.istanbul-hikayeleri.com sitesinden ücretsiz indiriliyor.

İnanışa göre, yeraltında tam yedi kat var. Dünyanın yüzeyine en yakın olan ilk katın adı Yeryüzünde Son Gece. En dipteki yedinci kata ise Teh-Çah, yani Kuyu Dibi deniyor. İşte İstanbul Hikayeleri adlı bilgisayar oyununda, diğer oyunlardaki gibi aşamalar değil, katlar yer alıyor. Oyuncu ilerledikçe bu katları tek tek aşarak en dibe ulaşacak.

Oyunun baş karakteri Tarık, eski bir hırsız. Karısının intiharından sonra, eski yaşamını terkedip kendine yeni bir sayfa açmaya karar veriyor. Bir süre sonra arkadaşı Salih’ten aldığı buluşma teklifiyle hayatı değişiyor. Çünkü buluşma noktasına gittiğinde Salih’le değil, bir kitap ve fenerle karşılaşıyor. "Işıksız Dünyalar Kitabı" adındaki el yazması ile tanışması da burada oluyor. İstanbul’un altındaki büyük bir hazineyi anlatan kitap, XV. yüzyılda yaşamış biri tarafından kaleme alınmış. Bu esrarengiz kişi, kimsenin ulaşmayı başaramadığı yerin son katı olan Teh-Çah’a (Kuyu Dibi) kadar inmiş ama bir daha yeryüzüne geri dönememiş. Yeraltında kaldığı süre içinde, Kul isimli bir yaratığın derisini ve kanını kullanarak "Işıksız Dünyalar Kitabı"nı yazmış. Kitabı ölümünden kısa bir süre önce, her yüzyılda bir hareket eden Hamal isimli yarı-mekanik yarı-canlı asansöre bırakmış ve böylece yeryüzüne ulaşmasını sağlamış.

Tarık kitaptaki insan tabiatına ve bilime aykırı yazıları okurken aniden esrarengiz bir varlık tarafından aşağıya doğru çekilmeye başlıyor. Uyandığında kendini bir bölümü kırılmış bir kafesin içinde buluyor. Etrafı keşfe çıktığında ilk önce Kul’u görüyor ve oyunda en dikkat çeken sahnelerden biri olan kovalama burada başlıyor.

Oyuncu, Tarık rolüne bürünerek doğaüstü yaratıklarla sürekli mücadele etmek zorunda. Örneğin dev hamam böcekleri fener ışığı üzerlerine tutulduğunda kaçıyorlar. Hamam böcekleri gerçek hayattan esinlenmiş ama İstanbul Hikayeleri’nin kurgusunda eski efsanelerden alınmış pek çok karakter var. Örneğin Anadolu’da bazı yörelerde var olduğuna inanılan "El Karısı"nı, İstanbul Hikayeleri’nde "El Kızı" olarak görüyoruz. Yine "Kara Gelin" karakteri oluşturulurken Ümmü Sübyan isimli şeytani bir varlıktan büyük ölçüde esinlenilmiş.

Şu anda oyun yeraltının ilk katında sürüyor. İkinci kat için oyuncuların bir süre daha beklemesi gerekiyor. Çünkü oyunun yaratıcılarından Murat Çileli, kurguyu oyunculardan gelecek yorumlara göre hazırlayacak.

KİTABI GERÇEK ZANNETTİLER

Murat Çileli, Işıksız Dünyalar Kitabı’nı, XV. yüzyılda yazıldığı için Osmanlıca olarak hazırladığını söylüyor. Bu durum, bazı oyuncuların gerçekten de böyle bir kitabın var olduğunu sanmalarına yol açmış:

"Kitap bölümünü internette yayınladıktan sonra kara mizah diyebileceğim bazı olaylar oldu. Kitabın bir kopyasını kendilerine göndermemi isteyen insanlar bir kenara, kitabı sahaflarda arayıp bulamayanlar, karşılığında para teklif edenler ve mesajlaşma sitelerinde ’Bu kitabı nerede bulabilirim’ mesajları bırakanlar çok oldu. Bu yüzden siteye ’Gerçekte böyle bir kitap yoktur’ uyarısı koymayı düşünmedim değil."

""Hikayede Osmanlı yeraltı ordusu Ahbel diye bir ordu yaratmıştım. Bu orduya katılacak askerler körleştirip sağırlaştırılıyordu. Bu tamamen benim hayalimden çıkmıştı. Ama birçok insandan ’Tarihte böyle bir şey yok, nereden uyduruyorsun’ gibi tepkiler aldım. Bunun için Ahbel adlı bu hayali orduya katılanlardan gönüllü askerler diye bahsetmek zorunda kaldım."

SILENT HILL’DEN ESİNLENDİ

İstanbul Hikayeleri’nin temeli, Murat Çileli’nin Atari 800 XL ile başlayan ve uzun yıllar Amiga 500 ile devam eden oyunculuk geçmişine dayanıyor. Silent Hill’deki gerilim sahneleri de yeni oyunun oluşumunda çok etkili. Sekiz yıldır çalıştığı yazılım sektöründe deneyimini daha da geliştiren Çileli, kafasında oluşan İstanbul Hikayeleri’ni ilk kez 2005 yılında kağıda döktü. Kendi imkanlarıyla hazırladığı ilk DEMO sürümünü aynı yıl internette yayınladı. Amatörce hazırlanmış olsa da, oyundaki atmosfer ve gerilim düzeyi yeterince ilgi görmesini sağladı. Besteci Murat Özdemir oyunun müziklerini hazırladı. Tasarımcı Mert Yavaşça da çizimleri yaptı.
Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!