İstanbul arsız bir şehir
Güncelleme Tarihi:
Onlar son yıllarda Ankara'da yetişen çok iyi rock gruplarından biri. Manga, Seksendört, Çilekeş gibi Ankaralı isimlerle aynı dönemden yeni bir dörtlü; GECE. Gökçe Eren Can Erdem isimlerinin baş harfleri grup ismini oluşturuyor.
GECE GRUBU FOTOĞRAFLARI - FOTO GALERİ
Tabii grubun isim hikayesi bundan ibaret değil. Kendi hikayeleri de öyle. İlk albümlerinin ardından Ankara'dan İstanbul'a taşınmış olsalar da burayı vahşi buluyorlar. Bir Ankaralı için İstanbul'un ruh trafiği, sıkıştırılmış hayatları, ilişkileri yabancı geliyor ama bu karışık duygular şarkılara olumlu yansıyor.
Tanıdığım en sakin, en ağırbaşlı ve en sempatik rock müzik yapan dörtlü. İlk albüm çalışmalarını Koray Candemir ile yapan ve kısa bir süre önce Gamsız isimli single albümlerini piyasaya süren GECE şimdi yeni bir albüme hazırlanıyor.
Ankara da çok iyi bir rock müzik potansiyeli var diyebilir miyiz?
EREN: Sadece rock değil de müzikle uğraşan bayağı bir genç kitle var. Ankara genel olarak çok düzenli bir şehir ve içine kapanık olduğu için müzik yapmaya yönlendiriyor olabilir insanı. Bu şehirde birbirinizle rahat bulaşabiliyorsunuz.
GÖKÇE: Bizim dönemimizde bizim jenerasyonumuz rock müziğe çok ilgi duyuyordu. Ankara’da müzik patlaması oluyor diyorlar ama hepimiz aynı jenerasyona ait insanlarız. O dönemlerde güzel bir jenerasyon yakalandı. O dönemin grupları belli yerlere gelebildi. İşte albüm çıkardılar daha bir profosyonel şekilde uğraşmaya başladılar.
CAN: Ama tabiki bize bu yola çıkarken ilham veren gruplar ve muzısyenler genelde istanbulda olanlardı.Bizden önceki jenerasyondan çok fazla değer verdiğimiz gruplar var.Ankara bir dönem yakaladı gerisi gelirmi onu bilemiyorum.Hep beraber görücez.
 |
| Soldan sağa; Eren, Can, Erdem, Gökçe |
Grubun isminin hikayesi nedir? Neden Gece?
CAN: Grup kurulduğunda ilk yapmaya çalıştığımız bestelerden birinin adı ‘Gece’ydi aslında. O dönemlerde grup ismi araştırıyorduk. Sonra bizim yakın bir arkadaşımız sizin baş harflerinizin birleşimi ‘Gece’yi oluşturuyor dedi. Ayrıca gece konseptini de seviyoruz, üzerimize yakıştırdığımız bir şey. Gecenin insanları birleştiren bir yanı var, hataları örten bir tarafı da var. O duyguyla da yaptığımız müziği örtüştürüyoruz ve bunun üzerine o baş harf durumu geldiğinde tamam oda varsa ne güzel oldu dedik.Gece her zaman birleştiricidir.
ALBÜM ÖNCESİ SINGLE
İkinci albümünüzden biraz bahsedelim, kimlerle çalışıcaksınız?
CAN:
Nerden çıktı Gamsız’ı single yapma fikri?
EREN: Şimdi şöyle bir şey oldu biz sahnede çalıyorduk zaten. Gamsızın sözleri bizim hayatımızla çok örtüştü. İlk albümden sonra şarkıyla böyle örtüşünce menajerimizle paylaştık ve böyle bir şey yapabileceğimizi söyledi. Şarkıda piyasada çok bilinen bir şarkı değildi.Yeni jenarasyondaki çoğu insan şarkıyla bizim yorumumuz ile tanıştı.Bu da cover yaparken amaçladığımız bir şeydi.Geri dönüşlerden ve çıkarttığımız işden tatmin olduk.
CAN: Orhan Atasoy’un ailesiyle tanıştık ve bu isteğimizi paylaştık. Orhan abi geçen sene vefat etti. Sevgili kızı Melodiyle konuştuğumuz zaman Orhan abinin ne kadar enteresan bir insan olduğunu öğrendik, şarkıyı yapmaya birazcık da bu itti bizi. O da çok nev-i şahsına münhasır bir insan, dönemine çok aykırı şeyler yapmış. Bu da bize çok iyi hissettirdi.Eminizki şarkıyı biyerlerde dinlemiştir o da ve umarız ki onu mutlu etmiştir.
İkinci albümde neler bekliyor dinleyiciyi sizin hedefleriniz neler?
CAN: Bence oldukça farklı olacak daha olgunlaşmış olduğunu düşünüyorum müziğimizin. Tempo olarak biraz daha yavaş diyebilirim ilk albüme göre.özünde daha duygusal olacak çünkü bizimde yaşadığımız dönemde galiba öyleydi. Başka bir şehre taşındık şimdi istanbulda yaşıyoruz bütün hayat değişti bizim önceden kafamızda kurduğumuz gibi bir dünya yok aslında. Biz burada her şeyi tekrar keşfediyoruz.ve bunla ilgilide kendi içimizde ki doğrularla normal hayatın gerçekleri arasında mesafe oluyor. O mesafeyi irdeleyen sözler yazdık.umutsuzluk yalnızlık ve aşk üzerine yazdığımız şarkılardan oluşucak yeni albüm.
"İSTANBUL ARSIZ BİR ŞEHİR"
İstanbul’a mı taşındınız?
EREN: Evet. Biz Can ile beraber ikimiz kalıyoruz Erdem ile Gökçe de gidip geliyorlar daha çok ama genelde buradayız.
CAN: genel olarak bu şehirde insanların hayatlarına baktığımız zaman böyle çok adapte olmak isteyeceğimiz bir yaşantı göremiyorum. Burada kimsenin kimseye ayıracağı zaman yok herkes çıkarı için, işinin yürüyebilmesi için bir birlerine vakit ayırıyor. Hiç kimsenin özünü ve samimiyetini paylaşacak vakiti yok. Herkes hafta içi çalışıyor sonra hafta sonu dışarı çıkıyorlar orda bütün hayatını, her şeyini o hafta sonuna sığdırmaya çalışıyorlar manyakça bir şekilde.Ve bunu yaparkende çok hoyratlar. Ve biz aslında böyle bütün arkadaşlarımıza çevremize göre sakin bir yaşantı sürüyoruz ve buradaki hayata ayak uydurmak isteyeceğimiz bundan mutlu olacağımız bir durum olmaz herhalde.
ERDEM: Amaçlarımızdan biri de şu herhalde nasıl olursak olalım her zaman en başındaki gibi olalım çünkü o bize müzik yaparken devam etmemizi sağlayan şey oluyor. İstanbul çok büyülü bir şehir kültürel açıdan, tarihi açıdan, her şey burada çok yaşayan bir şehir bu açıdan. Ankara ile kıyaslanamaz bile. Bir sanatçı olarak burada vakit geçirmek çok özel bir durum diğer bir yandan.
EREN: İstanbul birazcık da fütursuz, arsız, çılgın ama tabi genelleme yapmak da yanlış ama şehrin böyle bir arsızlığı var diye düşünüyorum
O arsızlık şarkılara yansıyor mu peki?
CAN: Şarkılara yansıyor, bu açısından iyi tabi problemiz yok.
ANKARALI HER GRUP İYİ İŞLER YAPIYOR
Manga da, Ankaralı karşılaştırma oluyordur ama…
ERDEM: Farklı müzikler yaptığımızı düşünüyorum.
O zaman ben karşılaştırayım. Yok tabi karşılaştırmayacağım tabii ki ama onlardan baktığınız örnek aldığınız yada o yoldan gittiğiniz bunu yaparız şunu yapmayız dediğiniz şeyler var mı?
CAN: Ne yaparsanız yapın yaptığınız iş eninde sonunda size benziyor.Bundan asla kaçamazsınız.Mangada yürekten bir şekilde yapmak istediği şeyi yapıyor.Birisi için doğru olan şey diğeri için uygulandığı zaman aynı şeye karşılık gelemeyebiliyor. Sırf manga içinde söylemiyorum bütün gruplara baktığımız zaman hepsinin kendi arasındaki kimyası amaçları farklı, müziği sunma şekli farklı. O yüzdende bir etkileşim olmuyor herkes bir birinden çok farklı.
EREN: Bence de herkeste gerçekten kalbinden geçeni yapıyor.Gruplara böyle bakıyorum, yani çoğunu da tanıyorum hatta hepsini tanıyorum; Manga ayrı bir yerde, Çilekeş ayrı bir yerde, Seksendört ayrı bir yerde yani herkes aslında istediği yolda yürüyor. Güzel olan nokta o yani. O yüzden bizimde kendi yolumuz amaçlarımız var ona doğru gidiyoruz.
BİZİM HAYRANLARIMIZ DAHA FARKLI
Peki, hayranlarınız var mı veya kadın hayranlarınız, fanlara hazır mısınız?
CAN: Var... Bizimle çok güçlü ve samimi bağları olan hiç tanımadığımız ama çok iyi tanıdığımız dinleyicilerimiz var.
GÖKÇE: Yani böyle şey oluyor bizimle onlar bir iletişime geçtiği zaman pop şarkıcıları gibi olmuyor. Bir rock grubu dinlemek ve onlarla iletişim kurmak aslında galiba diğerlerine göre daha farklı.ben kendi çocukluğumdan düşünüyorum daha ayrı bir his çünkü gruba böyle inanma durumu oluyor. Bir rock grubu için çok önemli kendine ve hayatına inandırmak dinleyicilerini. Görselle yada müzikle ilgili beğeni değil senin hayattaki gerçekliğine inanmak istiyorlar. Bizle de iletişime geçtikleri zaman bizi takip eden insanlar bir pop kafası olmuyor da daha çok samimi bir şekilde bizimle bu işi paylaştıklarını bize anlatıyorlar.
ERDEM: Bu bizi çok mutlu eden ve bu işi yaptığımız için kendimize teşekkür etmemizi sağlayan bir paylaşım. İyi ki varlar ve hep bizimle kalırlar.
İstanbulda çaldığınız bi yer var mı?
ERDEM: Bir yerde düzenli program yapmıyoruz.Konser agarlıklı oluyor sahne performanslarımız. Facebook, Twitter, Myspace/gecemusic uzantılı adreslerden ve geceonline.com dan konser tarihlerini takip edebilirsiniz.
Başka planlar?
CAN: Kafamızda sıraya koydugumuz planlarımız var ve bunları adım adım düşünüyoruz.Şuanda tek odağımız yeni albümümüz.Zamanımızın çoğunu stüdyoda çalışarak geçiriyoruz.Çok özel ve çok samimi bir albüm kaydedeceğiz. Bunun dışında diğer planlarıda zamanı geldiğinde sizlerle paylaşacağız.